" büyük efendi, genç efendi üstün ejder kılıcı ile bağlandı biraz dinlenmek için bir yer aradığını söyleyince bizde buraya getirdik." büyük usta dedikleri ihtiyar "Demek sen ağabeyimin çocuklarından birinin oğlusun ha bana bundan sonra büyük baba diyebilirsin çünkü ben sana torunum diğeceğim." dedi bende "Tam olarak en küçük oğlunun yaşayan en büyük oğluyum sevgili büyük baba" dedim. karakteri düşündüğümden daha sevecen ve iyiydi bu arada kılıç muhafızları aynı anda hançerlerini hazırlayarak "görvimiz bitiğine göre artık bize ihtiyaç kalmadı demektir elveda Genç efendi" dediler ve ne bana nede başka birine bir şeyler diğecek zaman vermeden kalplerini deştiler.
bende üzülsem bile olmuşla ölmüşe çare yok derler diye bari ziyan olmasınlar diye "büyük baba izin verirsen kanlarını istediğim gibi kullana bilirmiyim?" dedim biraz şaşırsalarda "tabiki torunum" dedi bende kan alevini kullanarak kanlarını ve ruhsal güçlerini özümsedim üç kişiden tam 20L kan çıkması beni hayal kırıklığına uğratsada bu kısa sürdü seviyeme baktığımda yıldız atlamıştım ve 8 yıldız opal in zirvesinde olduğumu fark etim ve büyük babama dönerek "Büyük baba bana bu günlük dinlenebileceğim bir oda verir misin yarın buradan ayrılıcam zaten"dedim o ise biraz üzüldüğünü belli ederek "Tabiki de torunum sen nasıl istersen ama gönül isterdi'ki daha uzun kal" ben ise uzatmadan "yapamam yoğun bir takvimim var" dedim o ise "anlıyorum (ardından kahyaya dönerek ) onu genç efendi odalarından birine götürün de dinlensin" dedi.
Kahya hiçbir şey söylemeden kafası ile onaylayarak ban takip et işareti yaptı ve odadan ayrılıp kolidor'un diğer ucundaki merdivenlerden yukarı çıktık iki kat yukarı çıkınca içinde dört oda bulunan bir kolidora geldik kontro etiğimde dört odadan üçü doluydu ve hepsinden 5yıldız yeşim ağurası yayılıyordu ruh ve ağura yaşına baktığımda ise benimle yaşıt olduklarını görüm.
Şaşkınlıkla kah yaya "neden diğer odalardakiler yaşıt olmamıza rağmen benden güçsüzler?" dedim o ise sırıtarak "Herkez sizin gibi canavarımsı bir potansiyele sahip değil efendim" dedi mütevazi bir şekilde.
Ben ise "eğe oda ve kat dağılımı ne şekilde" dedim o ise bilmiş bir tavırla sırıttı ve "bu kat 16 yaşındaki genç efendiler için, alt kat 15 yaşındaki genç efendiler için üst katta ise 17 yaşındaki genç efendiler bulunmakta diğer katlarda ikisi kız ikisi erkek olmak üzere dörderli dir sadece bu kat istisnaği bir şekilde sadece erkeklerden oluşur" dedi ve beni odalardan birine yerleştirdi.
O çıkalı ve ben dinlenmek için lüks döşemeli kendi banyosu olan geniş odamın rahat yatağına bırakalı daha 1dk olmadan kapım çaldı ve içeriye benimle yaşıt iyi giyimli üç erkek girdi sanırım ağuramı hissetmiş olmalılar.
Ellerinde kutu meşrubatlar vardı bütün günün sitresine iyi geleceğine inandığım soğuk meşrubatlar. en önde ve ortada duran kişi elindeki soğuk ananas suyunu uzatırken sevecen ve güler bir yüz ile "Merhaba" dedi bende kutu içeceği alıp aynı tbesüm ile "Buyrun" dedim ve onlara yol verdim içeri girdiler ve varlığını yani fark etiğim oldukça şık olan masanın sandalyelerine oturdular bende gidip boş olanlardan birine oturdum ve kimseyi beklemeden konuşmaya başladım"Her zaman bu kadar kalabalık mı gezersiniz?" dedim onlarsa "Üç kişinin kalabalık olduğunu sanmıyorum" dedi bende bilmiş ve hafif kibirli bir yüz ifadesi ile "Zaten sizden değil gölgeleriniz'de ki beşerli kişi topluluklarından bahsediyorum" dedim benim için anlaması kolay olmuştu sebebi ise sanırım ruh avcısı olmam olabilir.
şaşkın üçlünün aynı anda "Ne?" diye seslerini yükseltmeleri ile hiçbirinin farkında olmadığını anladım anlaşılan sevgili büyük babam biraz fazla korumacı biri.Ben ise bu şaşkınlığa aldırmadan "siz on beşiniz farkedildiniz işte daha fazla uzatmadan kaybolun köstebeklerden yada gizlice dinleyenlerden nefret ederim siz köşelerdeki dördünüz'de hemen kaybolun!" dedim sert ve tehtitkar bir ses tonuyla aniden odamda dördümüz harici on dokuz kişi daha belirdi ve "Yeni genç efendiyi selamlıyor,özür diliyor ve çekiliyoruz" deyip ortadan kayboldular.
Bense üçüne bakarak "Tamam gittiler öncelikle kendimi tanıtayım ismim Ekrem Kaan sadece Kaan diğebilirsiniz buraya özel bir iş için geldim geçerken de dinlenmek için uğradım yağrın akşama doğru en geç yarından sonra gün doğumunda buradan ayrılacağım." dedim bana içecek veren mavi saçlı mavi gözlü ve gözlüklü olan kişi "ben Ren tanıştığımıza memnun oldum." beyaz saçlı mor gözlü olansa "bende Yami." dedi ve en sona yeşil saçlı ve zümrüt rengi gözleri olan çocuk "Albert tanıştığımıza memnun oldum" dedi "Bende çok memnun oldum içecek içinde teşekkür ederim" deyip kocaman bir yudum aldım ben aldığım yudumu yutunca Ren "akşamki baloda kendini nasıl tanıtacaksın?" diye sordu ben ise "Ne balosu?" diye sordum üçüde bana inanmaz gözler le bakarken ciddi olduğumu anladıklarında ise Yami "Senin onuruna düzenlenecek olan onurlndırma balosu sakın katılmıyacağı'nı söyleme mecburi katılım zorunluluğu var." "Beni bir şeye zorlamak mı? O biraz zor olamadı büyük babaya söylerim bir istisna yapı versin ne olacak?" dememle birlikte üçü bir "Büyük baba da kim?" dediler ben ise "şu kılan efendisi işte" dedim.
Onlar ise "yoksa sen ana aileden misin?" dediler bense "bilmem büyük babam onun ağabeyiymiş"dedim ren ise gözlükleri ile oynarken "büyük babanın ismi nedir?" diye sorunca bende ona kısaca "Âmir" dedim ve demez olaydım bayıldılar baya bilinçleri gitti bende yüzlerine su atarak onları ayılt tım onlar ayılana kadar da bir teknik öğrendim aslında iki teknik hayalet izi adında benim gücümü ruhumu saklayan bir teknikle birlikte birde gölgedeki suikastçi tekniğini öğrendim böylece seviyem hızlıca 1 yıldızlı yakut olmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
JOKER
FantasySıradan bir genç olan ben... sıradan bir kaza... akıl almaz sonuçlar... (kendimden bir şeyler katım ismim gibi,geçmişimin küçük bir kısmı gibi. Karakter ile bağdaşmamı sağlasın diye) [- Alem: 1 -Parapisikoloji: 2 -Mutasyon: 3 -Seviye:6 -Tarika...