[Marilyn Manson-Tainted Love]
•
Taeyong elindeki kalemi masaya bıraktı. Kafayı yiyecek gibi hissediyordu. Önünde Min Sun'un dosyası vardı.
Taeyong düşüncelerinde yüzmeyi unutmuş, boğuluyordu. Onu kurtarmak içinse odaya Johnny girdi.
"Dosyayı kapatacak mısın?"
Taeyong kafasını iki yana salladı.
Dosyayı askıya alamazdı çünkü katili biliyordu.
Ve daha önemlisi, katili tanıyor, ona aşık olmuştu.
"J.J, abimin katiline aşık olabilir miyim? Bu çok mantıksız. Onu aklımdan çıkarmam gerek."
"Sen onu aklınla sevmedin ki Taeyong. Aşkta mantık arayamazsın. Ama ona aşık olduğuna emin misin?"
Taeyong, Johnny'in sorusuyla beraber kaşlarını çatıp ona dik dik baktı.
"26 yaşındayım, duygularımı anlayabilecek biriyim."
"Ty, 26 yaşındasın,18 yaşından itibaren tek başına yaşamaya başladın. Arkadaş olarak adlandırabileceğin kişiler biziz. Sosyal değilsin. Belki de sahiplenilme duygusu hoşuna gitmiştir. Çünkü Jaehyun birini sevdiğinde o kişiyi sahiplenir. Ve sen-"
"Bunca zaman sahipsiz miydim? John bu konuda yanılıyorsun, sahiplenilmeye ihtiyaç duymadığım için böyleydim. Ama Jaehyun'un yanında kendimi sahipli hissetmiyorum. Ben eşya değilim, hayvan değilim. Aşık olduğumu anlayabilecek kadar iyi duygularımı tanıyan bir dedektifim."
Johnny 32 diş sırıtıyordu. Ellerini birbirine vurarak seviniyordu.
"AZ ÖNCE İLANI AŞK YAŞADIK." odaya Renjun girmiş, bağırarak sevincini belli etmişti.
Taeyong şaşkın gözlerle John ve Renjun ikilisine bakıyordu.
"Dedektif, duygularını anlayabilecek kadar harikasın ama konu aşk olunca dikkatsiz olacak kadar şapşalsın." Johnny konuştu. Taeyong hâlâ şaşkınca onlara bakıyordu.
Belki de vazgeçerdi katili yakalamaktan. Eğer Jaehyun'u yakınında tutarsa başkalarını öldürmekten vazgeçerdi.
Taeyong şaşkınlığını attıktan sonra ceketini alıp odadan çıkacakken John sordu.
"Kararını verdin mi?"
"Kelepçelerimi verir misin, sol çekmecede?"
•
Kapının zilini çaldı Taeyong. Jaehyun'un evine gelmişti. Bu eve alışmıştı. Bu evde Jaehyun'un kötü anıları olmuştu ama beraber yeni ve güzel anılar bırakabilirlerdi.
"Kim o?"
"Merkez Dedektifi Lee Taeyong, hakkınızda suçlama var bay Jeong. Yavaşça kapıyı açmanızı talep ediyorum."
Yavaşça kapı aralandı ama kimse yoktu. Taeyong şaşkınlıkla içeri girdi.
Arkasında beliren bedenle irkildi. Jaehyun, Taeyong'a sarılmış, burnunu saçlarına sürtüyordu.
"Üzgünüm korkutmak istemedim. Silahsızım merak etme. Sadece, gitmeden önce seni kendime kazımak istedim. Görüntün aklımda, sesin kulağımda ve kokunu unutmak istemedim."
"Gideceğini bu kadar kabullendin mi?"
"Evet dedektif ama hiçbir şeyden pişman değilim, sadece- sadece seni üzmek istemezdim. Eğer olur da dünyaya bir daha gelirsek, bu tip bir karşılaşma yaşamayalım. Umarım ben gittikten sonra, yine bir katile aşık olmazsın dedektif."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Triggerman † Jaeyong
Fanfic"Gözlerindeki kırgınlığı gördüm. Herkese yorgunluk desen de biliyorum, içinde bir yerlerde çocuk ölmüş, genç yaşında. Sense onu istemeyerek gömmüşsün. Gözyaşlarınla sulamışsın toprağını. " °Jaeyong° ©mndln0