Herkes ne diyecek? Herkesten ne gördüm ki? Bu herkes dedikleri şey beni üzülmekten,hayatımı manasız hâle sokmaktan başka ne yaptı?
~Sabahattin Ali💫💫💫
Karışık Kız:
Umarım şu anda iyisndir çünkü burada hiç güzel şeyler omadı.
Acil buraya bak
Buse baksana
Buseğeğeğe
Acil diyorum baksanaaaa
Buse
Yavrum bakacan mı¿
Baksana buraya.
Mesaj iletilmiyor bile.Ben:
Noldu?
Interneti yeni açtım mesajlarını yeri görüyorum kusura bakma.Karışık Kız:
Oh şükür sonunda bakabildin.
Zahmet olmadı umarım.Ben:
Noldu?
Acil olan şeyde ne?Karışık Kız:
Eve gel o zaman anlarsın.
Seni almaları için korumalarımı yolluyorum.
O yüzden acele et.
Bizde kalabilirsin ona göre izin al.Ben:
Tamam.Cemre'nin attığım son mesaja görüldü atması ile telefonu cebime koyup yarınki ders programına göre çantamı hazırlayıp çantamı sırtladım ve aşağıya yazarın bana annem olarak uygun gördüğü karakterden izin almak için indim. Salona baktığımda salon bomboştu. Mutfağa doğru adımladım. Mutfağın bahçeye açılan kapısının oradan geçerken bahçede bir beden görmemle adımlarımı bahçeye yönlendirdim.
Yazarın bana annem olarak uygun gördüğü karakter bahçedeki hamağa oturmuş elinde kahve ile yıldızları seyredalmıştı. Hamağa yanındaki boşluğa oturduğumda bana dönüp tatlı bir tebessüm attı. Bende güldüm. Direkt konuya daldım.
"Şey ben Cemregile gidebilir miyim?". Kafasını olumlu anlamda sallayıp ayriyeten "Tabii ki de gidebilirsin." dedi. Nasıl yani? "Ney? Beni reddetmeyecek misin yani? Saat geç olmadı mı? Niye gönderiyorsun beni?". Güldü ve "Gitmek istemişsin ki bana soruyorsun. Gitmene bir şey demiyorum. Hadi git. Hatta istersen bugün onlarda kal." dedi.
Tuhafsayarak ayağa kalktım. Manyak kadın. Sen niye bu kadar çabuk kabul ettin ki? Normalde annem beni bir hafta uğraştırırdı. Bu uygulamanın anneleri de bir tuhafmış. Art arda gelen korna sesi ile ayaklanıp yazarın bana uygun gördüğü karakere "Ben gidiyorum." dedim. O da başını olumlu anlamda sallaması ile mutfağa açılan bahçe kapısından geçip mutfağa girdim. Oradan da çıkıp dış kapıya yöneldim ve evden çıktım. Evin önündeki Cemre'nin korumalarından birini görmemle bu arabayı Cemre'nin gönderdiğini anlayıp oraya doğru yöneldim. Arabanın yanına gelince korumanın kapıyı açmasıyla arka koltuğa bindim ve emniyet kemerimi bağladım.
Hareket etmemizle kafamı cama çevirip yolu izledim. Akıp giden yol... Şehrin gürültüsünden uzaklaşıp sakin bir yerde ilerlemeye devam ettiğimizde camı indirip elimi dışarıya çıkarttım ve dışardaki elimi rüzgarla birlikte hareket ettirdim.
Yüzüme ve ellerime vuran rüzgâr ile tebessüm ettim. Bazen en ufak şeyler ile mutlu olmayı bilmeli insan. Bir siteye girmemiz ile elimi arabanın içine çekip kucağımda bıraktım. Arabanın sitede yeşil iki katlı büyükçe bir villanın önünde durması ile arabadan indim. Villanın dış kapısına doğru yürürken kapıyı Cemre'nin açmasıyla ona tebessüm ettim. Yanına gidip ona sarıldım. O da benden ayrılıp beni hemen ikinci kata çıkardı.
Katta sağdaki ilk kapıdan girip kapıyı kilitlemesi ile kaşlarımı çattım. Çok endişeliydi. Telefon ile mesajlaşırken böyle endişeli gözükmüyordu. Ondan kafamı çevirip girdiğimiz odaya baktım. Girdiğimiz kapı dışında odada iki kapı daha bulunan mat gri duvarları olan odada beyaz ve gri renk ağırlıklı eşyaların bulunduğu bir odaya girmiştik. Odada beyaz çarşaflı yatak ve yatağın yanında beyaz renkli bir tane şifonyer,pencerenin yanında beyaz çalışma masası ve çalışma masasının biraz uzağında kitaplarla dopdolu olan bir kitaplık,gri renkli makyaj masası bulunan bir odaydı. Çantamı kapının yanına bırakıp çalışma masasının önündeki döner sandalyeye oturup ona baktım.
![](https://img.wattpad.com/cover/230583077-288-k6658.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WATYLAND (Kısa Hikaye)
FantasyBir yanlışlık sonucu en yakın arkadaşın ile bir wattpad kitabının içine girseniz ve her şey düşünüldüğü gibi toz pembe olmasa naparsınız?