Submarine | Taekook

20 ✘

İyi okumalar~

⛵

"Bize yardım etmen gerek."

"Submarine'e gelmen gerek."

. .

Taehyung hızla ayağa kalktığında ne yaptığını bilmiyordu. Ailesinin başı dertteydi. Jimin'in sesi çok kötü geliyordu. Gözlerinin dolmasını engelleyemez iken kendini evden dışarı çıkarken bulmuştu.

Ayakları birbirine dolanırken koşmaya çalıştı. Kendini çok çaresiz hissediyordu.

Jimin neden yardım istiyordu?

Babaları niye bir şey yapmıyordu?

Hatırladığı kadarıyla kumsalın olduğu yere doğru koşmaya devam ederken ağladığından bir haberdi.

Gördüğü Ay'ın ışığının parlattığı suya hızla atladı.
Suyun altına doğru yüzerken kaybolan bacaklarının yerini mavi kuyruğu almıştı.

Uzun süredir yüzmediği için ağır gelen bedeniyle zorlukla ilerlemeye devam etti. Gördüğü tapınakla oraya doğru giderken sessizlik içinde olan yere baktı. Bu onun duraklamasına sebep olduğunda duyduğu ses ile arkasına dönmek bile istemedi.

"Hoş geldin, Taehyung."

∆

Güneş'in ilk ışıklarıyla gözlerini açan Jungkook yanındaki boşlukla ürperdi.
Sol kolunu yanındaki boş yere attığında bulamadığı bedenle hızla yataktan doğruldu.

Odadaki banyoya girerken hiç düşünmeden kapıyı açtı. Karşılaştığı boşluk onu endişelendirirken odadan çıktı. O sırada merdivenlerden inen annesiyle göz göze gelince annesi Jungkook'a gülümseyerek yanına ilerledi.

"Günaydın Jungkook."

Jungkook aniden "Anne, Taehyung'u gördün mü?" diye sorunca kadın ne olduğunu şaşırmıştı.

"Hayır görmedim."

Annesinin cevabıyla yukarı kata çıkıp odalara göz atmış, yine de Taehyung'u bulamamıştı.

Çıktığı merdivenleri üçerli inerek kendini evden dışarı attı. Annesinin arkasından seslenmesini görmezden gelerek koşmaya başladı.

Neredeyse tüm sokakları, mekanları, alakasız her yeri gezdiğinde soluklanmak için yere oturdu.

Nefesleri normale dönerken dönmeye başlayan başını elleri arasına alıp gözlerini kapattı.

"Nereye gittin Taehyung?"

∆

"Taehyung geri mi dönmüş?"

Jimin'in heyecanlı çıkan sesine karşılık Hoseok başıyla onayladığında oturduğu yerden kalkarak kardeşinin tapınağına doğru yüzmeye başlamıştı. Taehyung'u çok özlemişti.

"Jimin!" Hoseok arkasından seslendiğinde dönüp ona bakmış ve devam etmesini istemişti.

"Taehyung kendi tapınağında değil,"

Hoseok yutkunduğunda Jimin hemen bir şeyler olduğunu anlamıştı.

"Nerede peki?"

"Donggyu'nun tapınağında."

Jimin'in kaşları çatılırken Hoseok onu kolundan tutmuş ve tersi yönüne yüzmeye başlamışlardı.

Geldikleri tapınağın önündeki kalabalığa baktıklarında tek ikisinin eksik olduğunu anlamışlardı.
İkisi de hiçbir halt bilmezken kalabalığı yararak en öne geçtiler.
Görmeyi bekledikleri şey kesinlikle Donggyu ile el ele tutuşan Taehyung değildi.