İki günlük bir hikaye için 16 okuma... Teşekkür ederim ben hiç reklam yapmadığım ya da arkadaşlarıma haber vermediğim için bunu bile beklemiyordum :)
Hikayeyi beğendiyseyniz, arkadaşlarınıza öneririseniz çok sevinirim, dediğim gibi hiç tanıtım vs. yapmadım çünkü:) Bir de yeni bölümler artık perşembe ve cumaları gelecek. Hikayemi okuduğunuz için teşekkürler. Sevgilemle...
Donup kaldım, böyle bir şeyle karşılaşacağımı düşünmemiştim. Bora hafifçe gülümsedi
"En iyisi ilk ben sorayım, şaşırdığı zaman hep böyle gözlerini kırpıştırır mısın?"
Ben gözlerimi mi kırpıştırıyordum, farkında bile değilim!
"Bilmiyorum." dedim "Bunu ilk söyleyen kişisin ve ben de hiç fark etmemişim."
"O zaman haberin olsun, kırpıştırıyorsun. İstisnasız..."
Kaşlarımı çattım
"Sen nereden biliyorsun bunu?"
Bora elimi tuttu
"Çünkü seninle geçirdiğim her an sadece sana odaklanıyorum ve yaptıklarını aklıma kazıyorum."
Ne diyeceğimim bilemedim, daha önce kimse bana böyle şeyler söylememişti. Bir dakika daha önce benden hoşlandığını belirten biri olmadı ki bunları duyayım! Heyecan mı şaşkınlıktan mı bilmiyorum boğazımın kuruduğunu hissettim. Masada duran şişe suyunu açıp şişenin yarısına kadar içtim. Bora gözlerini dikmiş bana bakıyordu, bu adam gerçekten benimle ilgileniyor ve ben bunu yeni fark ediyorum, aferin bana, şimdiye kadar sevgilim olmamasına şaşmamalı.
"Pekala."dedim biraz durup konuşmaya başladım "Açıkçası soracak bir şey bulamıyorum, istediğin konudan başlayabilirsin."
Bora anlatmaya başladı. Çocukluğunu, İngiltere'yi, lisede ilk kes hoşlandığı kızı(ki bu noktada hafif bir kıskançlık yaşadığımı itiraf etmeliyim), Türkiye'ye gelişini, hobilerini... O kadar çok şey anlattı ki... Ama zerre sıkılmadım, üstelik garson gelip siparişleri sorana konuşma devam etti ve yine o ana kadar Bora'nın hala elimi tuttuğunu fark etmedim. Siparişleri verirken çektim elimi. Siparişler gelince Bora anlatmasını bitirdi
"Şimdi sıra sende." dedi
"Benim hayatım seninki gibi değil, oldukça sıradan. Dinlemek istemeyebilirsin."
"Sıradan olabilir ama senin hayatın."
"Pekala bayım, siz kaşındınız." dedim gülümseyip "Sıkılırsanız karışmam."
Orada kaç saat kaldık bilmiyorum. Yemekti sohbetti derken hava kararmak üzereyken çıktık kaffeden. Sahilde yürürken Bora bir anda durdu, b,r nokta uzun süre baktıktan sonra
"Fazla uzaklaştık." dedi "Bunun birde eve yürümesi var, dönemlim mi?"
Daha cevap vermeden eve doğru yürümeye başladı.
"Yoksa üşüdün mü?" dedim "Hani sen soğuktan öyle etkilenmezdin?"
"Ne yalan söyleyeyim üşüdüm."
Dairelerimizin önüne gelince anahtarımı çıkarttım
"İyi geceler." dedim "Gerçekten çok eğelendim."
"Ben de." dedi Bora "Umarım artık birbirimizi tanımışızdır."
"Bilemeyeceğim." dedim Bora'nın o an yüzündeki muzip gülüşe benzer bir gülüş takınıp.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Buz ve Ateş
RandomBora hayatıma girene kadar hayatım oldukça sıradandı. Sıradan bir hayatı olan sıradan bir dansçı... Bora'nın hayatıma girmesiyle her şey değişmeye başladı. Başlangıçta oldukça iyi olsa da zamanla her şey değişti.