*DÜZENLENDİ*
Bölüm 1
Sonunda okul bitmişti ve eve gidebilecektim. Hava kararmıştı. Bugün kursum olduğu için geç çıkmıştım. Dolmuşa bineceğim yere doğru yürümeye başladım.
Durağa geldiğimde paramı çıkarıp dolmuşu beklemeye başladım fakat tedirgindim. Arkamda bir grup erkek sigara ve içki içiyorlardı. İçlerinden bir tanesi ayaklanınca burada durmanın kötü olacağını düşünüp ilerlemeye başladım. Dolmuşa başka bir yerde de binebilirdim. Güvenli bir yerde.
Ayak sesleri yaklaşınca adımlarımı hızlandırdım. Koşmaya başlayacağım sırada bir el ağzımı kapattı ve beni yere yatırdı. Ağlamaya başladım, korkuyordum.
Adamın iğrenç nefesini boynumda hissettiğimde ağlamam şiddetlendi. Omuzlarına vurup ittirmeye çalışsamda fayda etmiyordu. Son çare yalvarmaya başlamıştım. "Bırak beni yalvarırım. Ben daha çok küçüğüm."
Kurtuluşum olmadığını anlayınca gözlerimi kapattım. Adamın üzerimdeki baskısı yok olurken birkaç vuruş sesi duymuştum ama gözlerimi açamıyordum. Korkuyordum.
Havalandığımı hissettiğimde gözlerimi araladım. Birisi beni kucağına almış bir yere götürüyordu. O adamlardan birisi olduğunu düşünerek çırpınmaya başladım. "Bı-bırak beni." Hem çırpınıyor hem de omuzlarına vuruyordum.
Adam beni yere bıraktı. "Tamam,sakin ol. Benden korkmana gerek yok. Seni evine bırakacağım." dedi. Gözlerine baktım. O adamlardan birisi değildi. Annem bana ne kadar yabancıların arabasına binmememi söylese de bu abiye güvenmiştim. Hem de bu saatte tek başıma eve gitmek istemiyordum. Başımı onaylar anlamda salladım.
Beni bir yere yönlendirmeye başladı. Peşinden gidiyordum. Çok güzel bir arabanın önünde durduk. Arka kapıyı açıp binmemi bekledi. Açtığı kapıdan içeri geçtim. Çantamı kucağıma bırakıp emniyet kemerimi bağladıktan sonra sürücü koltuğuna geçti.
Yolculuk boyunca benim yönlendirmelerim dışında konuşmamıştık. Ona bir teşekkür borçluydum. O gelmeseydi nerede olabileceğimi düşünemiyordum bile.
"Burada durabilirsin."diye seslendim. Arabayı sağa çekip durdurdu. Kemerimi açıp çantamı kucağıma aldım. "Teşekkür ederim. Beni kurtardığın için."
Gülümseyip kemerini çıkardı ve arabadan indi. Benim kapıma gelerek açtı ve inmemi bekledi. Ben de gülümseyip arabadan indim. Arkasındaki eve baktı ve "Evin burası mı?" diye sordu. Başımı onaylamaz anlamda salladım. "Hayır bir aşağı mahalle. Sizi görmesinler." dedim.
Başını sallayınca "İyi akşamlar." diyerek yürümeye başladım. Burayı bildiğim için rahattım. Arkamı dönüp abiye baktım. Arabanın önüne yaslanmış bana bakıyordu. El sallayıp yürümeye devam ettim.
✸✸✸
"Günaydın."diye mırıldandım uykulu sesimle annem ve babama. Sabah 7'de uyanıp okula gitmek benim için her zaman çok zor oluyordu. Banyodaki işlerimi hallettikten sonra ablamı uyandırmamaya özen göstererek odadan eşyalarımı alıp salona geçtim. Ablam benden yarım saat sonra uyanırdı çünkü dersi geç başlıyordu.
Üstümü giyinip saçlarımı taradıktan sonra telefonumu alıp dışarı çıktım. Hava yağmurluydu ve dondurucu soğuk vardı. Botlarımı giyerek evin önüne çıktım. Dolmuşun gelmesini beklerken gözüm saatteydi. Okula geç kalmak istemiyordum.
Dolmuş geldiğinde bindim ve parayı ödeyip boş koltuklardan birine oturdum. Kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım. Müzik beni rahatlatırdı. Aklımdaki kötü düşünceleri kısa bir süreliğine de olsa kafamdan atmama, huzuru bulmama yardım ederdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Abim
ChickLitTek bir lambanın aydınlattığı odada gezdirdiğim yaşlı gözlerimi karşımdaki insanlara çevirdim. Ben bunları yaşamak için ne yapmıştım bilmiyordum. Henüz yaşım 12'ydi. Benim yaşıtımdakiler alacağı notları, derslerini, oynayacağı oyunları düşünürken be...