🌼Selamun Aleyküm
🌼 Yeni Bölüme Hoş Geldiniz
🌼 Başlama Saatini Yazalım
_______________________________________________________________&&&&
Zil çaldığında çantamı alıp sınıftan çıktım. Son dersin bitmesini heycanla bekliyordum. Bugün volleybol oynayacaktık. Bunun için dersi bile doğru düzgün dinliyememiştim. Bir yandan bir yanım heycanlıyken diğer yanımı ise korku sarmıştı. Korkum Beyaz'ın onlara nasıl bir tepki vereceğiydi.
Merdivenlerden inerken Yunus'un "Küçük cadı?" Demesiyle durdum. Allahım, küçük cadı nedir? Belki yaşım küçük evet ama cadı ne demek? Cadıya benzer bir halim mi vardı? Kolunu omzuma attığında ona bakıp gözlerimi devirerek dışarı çıktık. Okulun avlusuna girdigimizde Turan ve Kadir'i beklemeye başladık. Bizimkiler şimdi gelmişlerdir.
İbrahim'i gördüğümde gülümseyerek ona el salladım. İbrahim sadece gülümseyip başını salladı. Tuhaf bir çocuktu. Okulda pek görünmeyip, üzerine bir de çok suskun biriydi. Böyle olmasının bir sebebi var mıydı acaba? Yok ya, karakteri böyledir herhalde! Belki sesizliği seviyordur.
"İndir o elini! " Yunus'un sert sesini duyduğumda şaşkınlıkla ona baktım. İlk Kadir şimdi de Yunus! Aralarında ne geçmişti ki bu kadar birbirlerinden nefret ediyorlardı? Bu nasıl bir nefret? Neden birbirleriyle konuşmuyorlar? Bu olayın arkasında nasıl bir sebep var?
İbrahim iyi biriydi. Kendinden bu kadar nefret edicek ne yaptı? Ona baktığımda bana değil de İbrahim'e bakıyordu. Kötü bakıyordu Yunus, suskun İbrahim'e! İbrahim ise masumca bakıyordu, Yunus'a! Ayrılmış iki sevgili de değildi! Zaten olamazdılar! Çünkü ikiside erkekti! Bu dediğime içimden gülüp sonra Yunus abimi dinleyerek havada olan elimi indirdim.
Bunu Yunus'a sorup cevabını da öğrenmek istiyordum. Hatta şimdi sorucağım. Beni terslemesini
umursamayacağım.
"Neden birbirinizden nefret ediyorsunuz Yunus? O çok iyi_"
"İyi biri falan değil o!" Bağırarak sözümü kesince yerimde sıçradım. Lan? Az daha öbür dünyaya gidiyordum.Kadir'e mi benziyor bu bağırışıyla? Neden o kadar bağırıyor ki? Alt tarafı birşey sorduk be! Bu bağırışıyla bazı öğrencilerin dikkattini üzerine çekmeyi de ihmal etmemişti. İnsanca cevap vermeyi bilmiyorlardı zaten! Şimdi meselemiz bu değildi.
Neden böyle dedi şimdi? Nasıl iyi biri değil? Neden kimse birşey anlatmıyor? Konu nedir? Aklımda birsürü soru ama bunlar hepsinin cevabı olmayan sorulardı.
"Anlamadım?" Dedim. Ellerini cebine koyarak göz ucuyla bana baktı. Ya niye cevap vermiyor? Neden sorularımı cevabsız bırakıyor? Nasıl öğreneceğim?"Geçmişte ki olayları açma Alya, sakın!" Bu sefer acıyla söyledi. Peki ne olmuştu geçmişte? Bu kötü olan geçmiş, bu sefer kimin hayatını mahvetmişti? Kimlerin dostluluklarının bozulmasına sebep olmuştu? Kimlerin sevdiklerini kaybetirtmişti? Hiçbir şey anlamıyordum.
Beynim durmuştu sanki. Bunların hepsini bir kenara koydum. Hatta her şeyi boşverip bunlara neden olan kişiyi sordum. Bunların arkasında biri vardır değil mi? İllaki var! Yoksa nedensiz yere olmazdı bunlar!
"Peki suçlu kim?" Bütün cesaretimi toplayarak sordum. Yine cevap vermedi. Cevap vermeyince tekrardan soracaktım ki Turan ve Kadir'in geldiğini gördüm. Şimdi konuşmasam daha iyi olurdu . Daha sonra tekrar sorarım diyerek sustum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'Benim Kararlarım' Bizim Hayatımız'( Gerçek Bir Hayat Hikayesi)
Non-Fiction6 Yıl önce çocukluğunu, mutluluğunu, huzurunu, kahkahalarını, sevincini, hayat olan bütün hayallerini... En önemlisi ablasını kaybeden yaralı genç bir kız.. Alya! 6 Yıl sonra onu hayata bağlayan kardeşleri oldu. Sadece kendi acı yaşadığını ve karanl...