Hayatın Samimiyetine İnanmıyordum

1.3K 1.1K 189
                                    

Selamun Aleyküm

Lütfen Soruları Cevaplayalım.

❤Başlama Tarihini Yazalım

❤Başlama Saatini Yazalım

________________________________________________________

                                        &&&

Ağzımın üstündeki yumuşak ne olduğunu, bilemediğim ve deli gibi merak ettiğim şeyi ittirdiğimde bunun bir ayak olduğununun farkına vardım. Varır varmaz ise gözlerimi sanki hiç kapatmamışım gibi bir anda araladım ve çığlık atmaya başladım.

Hemde ne çığlık! Bunu düşünmek bile istemezsiniz bence.
"Ayyyyy, ne oldu?" diye aniden odaya giren Seval Teyzemin varlığı, attığım çığlığa kesmeme sebep olurken Esra Hanım derin bir oh çekti.
Sevval Teyzeme öz kısa ve net bir açıklama yapıp alayıcı ve gülüşüne maruz kaldıktan sonra odadan çıkmasını bekledim.

Seval Teyzem odadan çıkar çıkmaz Esra'nın üzerine çıkıp derhal kalkmasını söyledim. Zaten hep ben yerin dibine girerdim.
Durmayacağımı ve o uyanana kadar devam edeceğimi nihayet anlayabildiğinde ise aynı benim biraz önce yaptığım gibi hiç kapatmamış gibi gözlerini açtı ve "Ne var?" diye bağırdı. "Aldattıldım lan ben, ne var? Ne?"

O an çok fazla boşluğuma gelmiş olmalıydı ki, "Aldattılan insan uyandırılmaz mı?" Diye sordum saf saf.
"En hassasından delisin" dediğinde gülümseyerek, "Kime çekmişim acaba?" diye sordum
"Kalk bir kahvaltı yapalım canım. Biraz kendimize gelelim" diye ekledim.

"Yeterince kendimdeyim ben" diye küçük bir çocuk gibi benimle inatlaşacagını belli ettiğinde gözlerimi devirdim.
"Akşamdan kalma gibiydin" dedim. Hala İbrahim'in ona bunu nasıl yaptığını düşünüyordu.
"Hayır" diyerek karşı çıktı. "Ben sadece... İbrahim'den kalma gibiyim " diye devam ettikten sonra bir anda doğrularak "Aramış mıdır?" diye kendi kendine sorup komidinin üzerindeki telefonunu aldı.

Yüzünde hüzünlü bir gülümseme oluştuğunda "Kaç kez aramış?" diye sordum. Birkaç saniye daha o gülümseme ile kalıp bir rüyadan uyanmış gibi irkilerek bakışlarını bana çevirdikten sonra "Aradığını nasıl bildin lan?" diye sordu. Ona kısa süreliğine düz düz baktıktan sonra sonra elimi uzatarak telefonu istedim. Dudaklarını büzüp telefonu bana uzattı. İlk önce altmış beş cevapsız çağrıya ve daha sonra yeni gelen sekiz mesaja baktım.

GÖNDEREN: ODUNNN
Hayatım, telefonum sessizdeydi
Son mesajlarını attığında da şarjı bitmiş, kapanmış
Aşkımmm
Mesajlarını yeni gördüm, ne olur aç aramalarımı
Hayatım, lütfen!
Açar mısın? Bebeğim
Uyuyor musun? Hala
Sana geliyorum.

"En son iki mesajını" bakışlarımı saate çevirip baktıktan Sonra "On dakika önce attmış" Kaşlarını ilgisizce kaldırıp indirdikten sonra "Beş dakika sonra burda olur o zaman" diye konuştu ve ben bu söz üzerine 'Yok artık' bakışımdan atmaya çalıştım.
Atmadıgım bakışımın üzerinden beş dakika geçince "Hani gelmedi" diyerek onunla dalga geçmek üzereyken kapı zilinin sesini duyduğumda "Yok artık" dedim.
Bu sefer bakışla makışla uğraşmamayı tercih ederek.

"Sen konuşur  musun onunla?" diye fazlasıyla yorgun çıkan ses tonu kullanarak sorduktan sonra "Konuşmak için halim yok " diye devam etti. Yalan söylüyordu. Sadece İbrahim'in yüzünü görmek istemiyordu. Nereye kadar devam edecekti bu böyle?

 'Benim Kararlarım' Bizim Hayatımız'( Gerçek  Bir Hayat  Hikayesi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin