'Benim Kararlarım' Bizim Hayatımız'( Gerçek Bir Hayat Hikayesi)

Seni Seviyorum

🌼Selamun Aleyküm

🌼 Yeni Bölüme Hoş Geldiniz

🌼 Bölüm Sonundaki Soruları Cevaplayın, Olur Mu?
______________________________________________________________

Turan Künet'den

Beyaz'a hak ettiği  cevabı verecektim ki, son anda  Sultan'nın 'Mola' demesiyle durup birşey demedim. Bu kız Alya'nın arkadaşı olması imkansızdı. Çok bilmiş ve soğuk davranan bir kızdı.
Oyunu çok güzel oynuyordu. Bu konu hakkında hakkını yiyemezdim. Kız voleybol takımının kaptanı ve her yıl ödül alan kızdı. Tabikide güzel oynayacaktı.

Sultan ve Güllbaharla çok iyi anlaşmıştım. Ama Beyaz'a çok kötü gıcık olmuştum. Ne yalan söyleyeyim, bu kıza hiç ısınamadım. Beyaz kendini soğuturuyorsa bizim yapacağımız başka birşey yoktu. Keyfi bilirdi.
Neyse o kız hakkında daha fazla konuşmak istemeyip markete doğru yürümeye başladım.

Orda Yunus varken,  niye beni gönderdi Kadir? Bide o kıza da kola alacaktım. Ben ve market asla yan yana gelmeyiz. O ne? Kadınlar gibi sepet al, eline doldur eşyaları. iyiki bu işleri Yunus yapıyordu. Yoksa işimiz yaştı. Benimki yaştı diyelim.

"Esra bunu da alalım, olur mu?" Onun güzel naif   sesini duyduğumda arkama baktım. O güzel ela gözleriyle karşımda duruyordu. Siyah dar bir kont ve beyaz bir tişört giymişti .  Güzel siyah saçları 'Ben burdayım ' diye haykırıyordu. O siyah saçları beni benden alıyordu. Onu ne kadar çok istediğimi bilmiyordu.  Ne aldığına bakmak için başımı hafiften sağa doğru çevirdim.

Gördüğüm manzara karşısında bir 'Yuh' çektim.  Bir kutu çikolatayı sepete koyduğunu gördüm. Onun için öncelik bu çikolatalardı. Kızların hepsi çikolatayı çok seviyordu. Neden bu kızlar bir çikolatayı bu kadar severlerdi? Firdevs çikolatayı benden daha çok sevdiğine emindim. Ama Firdevs biraz daha fazla çikolata yemeye devam ederse ,  size yemin ederim ki  bu kız komaya girerdi.

Benim bildiğim kızlar depresyona girince çikolata yerdi. Firdevs'in öyle bir lüksü yoktu. Zaten okulda elinde ya çikolata görürüm yada şeker.
Evet yiyordu. Tamam yesin de küçük yaramaz çocuklar gibi üstünü de batırıyordu. Çikolata yerken hepsini ağzının yan tarafına  sürüyordu.

Esra elini anlına vurup yerinde ayağıyla ritim saymaya başladı. Kızacak mıydı Firdevs'e bu kadar çikolata yediği için? Merakla Esra'nın ne diyeceğini bekledim. Esra'nın dudakları kıvrılırken, bir saniye sonra aynı anda gülmeye başladılar.

"En sevdiğim Dido'dan da almayı unutuyorsun hep." Dedi Esra gülmesini kesmeyerek. Ne bekliyordum ki? İki deli kuzenin çikolataya olan aşkları bitmiyordu bir türlü. Ne vardı bu çikolatalarda? Keşke Firdevs çikolatayı nasıl seviyorsa, beni de öyle sevseydi.
Esra ve Firdevs'in yanına gittiğimde Firdevs görünce şaşırdı. O  güzel gözlerini kocaman açıp yutkundu. 

"Senin ne işin var burada?" Diyerek üzerime tısladı. Yine başladı. Kızlar biraz kibar olurdu. Fakat Firdevs, o kibar olan kızlardan biri değildi. Onu ciddiye alıp burdan gitmeyeceğim tabiki de.
Hata onun yerine  ona kocaman gülümseyerek, "Burası halka açık bir yer güzelim. " Dedim.  Doğru değil mi? Herkese açık bir yerdir market.

Firdevs gözlerini devirerek Esra'ya çevirdi. Laf bulamayınca hep böyle yapardı ve ben onu böyle hep tatlı bulurdum.
"Beğenmedin  mi sana yazdığım şiiri?" Diyerek konuyu değiştirdim. Evet Firdevs'e şiir yazmıştım. Dersi dinlemeyip ona bakarak bir şiir yazmıştım. Okuduğunu biliyordum. Çünkü gözleri dolmuştu. Biraz duygusal bir şiir yazdığım doğrudur.