🌼Selamun Aleyküm Canımın İçleri
🌼 Yeni Bir Bölüme Daha Hoş Geldiniz
🍁 Başlama Tarihini Yazalım
🍁 Başlama Saatini Yazalım
🍁 Bölüm Sonundaki Soruyu Cevaplayalım...
_____________________________________________________Kadir Fener'den
Benim onlardan bir farkım olmalıydı. Onlar gibi olup onlar gibi davranarak elerine koz veremezdim.
Benim kesinlikle onlardan bir farkım olmalıydı. Onlardan kastım mesela Babam....
Benim ondan kesinlikle bir farkım olmalıydı. Kendimi bildim bileli, şuana kadar sürdüğüm yaşantımda kesinlikle ondan bir farkım olması için özellikle ve titizlikle çaba harcardım.Bir kadını iki çocuğuyla yarım ve ortada bırakıp gitmiş bir adamdan farkımın olması için elimden ne geliyorsa yaptım, yapmaya da devam ediyorum.
Evlendiğim kadından bir çocuğum olursa ona bunun hayatının felsefesi haline getirmesi için
"Bak ilerde evlenirsen ve evlendiğin kadından bir çocuğum olursa onları asla ve ortada yarım bırakmayacaksın" öğüdünü her daim söyleyeceğim.Belki bir kadını iki çocuğuyla fırtınalı bir hayatın göbeğinde ortada bırakıp gitmiş bir şerefsizin oğlu olabilirim. Fakat ben asla böyle bir baba olmayacağım ve benimde oğlum olursa böyle bir baba olmaması için gerekirse dişimi tırnağıma takacağım.
Gerekirse kendimi feda bile ederdim.İkinci evliliği 5 yıl devam eden annemle eşi boşanma kararı almıştı. Bu haberi aldığımda en çok küçük kız kardeşim Melis için üzülmüşttüm. Bu üzüntü beni bir süre türbülansa sokmuştu. Melis'in yaşayacaklarının da benimkiyle aynı olmasını istemiyordum. Çünkü babasızlığın ne denli ağır ve acı olduğunu çok iyi biliyordum.
Sırf benim yaşadıklarımı Melis de yaşamasın diye annemin eşini karşıma alıp konuşmuştum ama boşuna dil dökmüştüm. Karar çoktan verilmişti , dava çoktan karşılıklı olarak açılmıştı. Çok sonradan öğrenmştim annemi aldatığını. Pislik biri olduğunu.
O piç adamı karşıma alıp insan yerine koyup çalıştığım için kendimden nefret ettim. Belki düzelir, hatasını anlar diye konuşttum. Ama hepsi boşunaydı. Eğer dediklerimi anlasaydı şuan bu durumda olmazdık.
Ama bilemezdim ki..... İnsanlar o kadar düşmüş ki , o kadar pislikler ki bunu o an yine anladım. Annemle o şerefsiz boşanmış , küçük kız kardeşim Melis'in velayeti anneme verilmişti.Melis hiçbir şey bilmeden çocukluğunu yaşıyordu. Benim yanımda bırakın bir babam olmamasını, bir abim bile yoktu. Kimsem yoktu. Annem haricinde.
Belki Melis'e bir babanın yerini tutamazdım ama iyi bir abi olacağımdan emindim.Ama keşke bu acıyı o da yaşamasaydı. Bu acıyı tatmasını istemezdim ama eksik büyüyecek olan kervanına hoş geldin tatlı kardeşim.... Demekten başka çarem yoktu.
Eksik büyümenin ne demek olduğunu yalnızca eksik büyüyenler bilir. Gerisi boş!"Ben babasız büyüdüm Anne! Melis'in bu acı hayatı çekmesine sen izin veriyorsun." Dedim. Annem beni ve Yunus ve Turan'ı akşam yemeğine davet etmişti. Arkadaşlarım annemi kırmazlardı. Ve davetini kabul edip gelmiştik.
"Sende olayı biliyorsun oğlum, neden sadece beni suçluyorsun? Neden üzerime geliyorsun? Ben ister miydim böyle olacağını? " Ona evlenme dedim, sana ve kardeşime bakarım dedim ama beni dinlememişti bile. Gözlerinin içine baktım. Perişan bir haldeydi şuanda.
"Abi, lütfen anneme kızma o geceleri hep ağlıyor." Tatlı sesiyle konuşan ve yanımda oturan, bana masumca bakan hiçbir şeyden haberi olmayan Melis'e baktım. Alya'nın kardeşi Yaseminle aynı yaştaydılar. İkiside habersizdi ne yaşadıklarından, çektiklerinden, bilmesizlikten...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'Benim Kararlarım' Bizim Hayatımız'( Gerçek Bir Hayat Hikayesi)
Phi Hư Cấu6 Yıl önce çocukluğunu, mutluluğunu, huzurunu, kahkahalarını, sevincini, hayat olan bütün hayallerini... En önemlisi ablasını kaybeden yaralı genç bir kız.. Alya! 6 Yıl sonra onu hayata bağlayan kardeşleri oldu. Sadece kendi acı yaşadığını ve karanl...