YENİ BÖLÜM🌼
İYİ OKUMALAR 🌼Susmak korkaklık değildir. Susmak incitmemektir susmak düşünmektir susmak içine atmaktır birilerinin kalbini kırmamaktır. Susan insanlar sizi düşündüğü için susuyorudur. Korktuğu için değil. En çaresiz zamanlarımda susmayı ve ağlamayı tercih ederim. Derdimi birilerine anlatmak yerine susarım, taki feryatlarıma yoldaş olan susmalarım ağlayana kadar.
Eve geldiğimizde içime bir öküz oturdu. Bu evde çok anımız var bizim. Üzüntümüz, mutluluğumuz, çaresizliğimi. Şimdi bu evden ya ölüm yada yeni bir başlangıç olmak üzere çıkacaktık.
Ayça belli etmesede perişan. O kafasına takmazdı böyle şeyleri. Ama konu ben olunca bütün hırçınlığı diner. Benim hayatımı mahvettiğini düşünüyor. Ama o olmazsa ben yaşayamayacağımı biliyor bu yüzden susuyor.
Odama çıkıp uyumak istiyorum. Ama duşa girmem lazım. Belkii düşüncelerim, çaresizliğim, üzgünlüğümde suyla beraber akıp gider. Kıyafetlerimi hazırlayıp banyoya girdim. Aynaya baktığımda karşımdaki kişi ben değildim. Ne olmuştu bana böyle. Siyah saçlarım belime kadar geliyordu. Babam saçlarımı çok severdi hep o tarardi. Ve kesmeme izin vermezdi. Bende saçlarımı hiç kesmedim.
Gözlerimin altı morarmıştı. Kaç gündür doğru düzgün yemek bile yemiyorum. Kıyafetlerimi çıkartıp suyun altına girdim. Omuzunda hissettiğimi sıcak su gözyaşı gibi akıp gidiyordu. Kendimi suyun akışına bıraktım.Pijamamı giyip üstüne sıfır kol bir üst giyip ayça'ya bakmaya gittim. Koltuğun üzerinde uyuya kalmış. Üstüne ince bir battaniye örttüm. İstanbulun havası belli olmuyor birgün sıcak birgün yağmurlu. Keşke hep yağmur yağsa bütün pislikler akıp gitse.
Aradan baya saat geçmişti. O sırada hep düşündüm. Düşündüğümü tek şey asil'di. Aslında herkes ona Mehmet diyor acaba asil dememden rahatsız oluyor mu? Bunu sorarım bi ara. Ama gerçekten ismi gibiyim asil biriydi. Daha 4 gündür tanıdığım biri halkında ne çok şey biliyorum. Yada bildiğimi sanıyorum. Neden o gün gelmedi yanıma? Neden hep gizliden takip etti beni? Neden çocuk istiyor? Ve neden benden istiyor? Aklımdaki soruları kendim yanıtlamaya başladım. Etrafında bir sürü kız varken beni seçti? O çocuğu ne Yapacak.? Allahım kafayı sıyırdım sanırım. Bu sorularını hepsinin cevabını almadan onunla evlenmeyeceğim.
Peki ya plan. O beynimin en ücra köşesinden yer almış bir şekilde düşünülmesini bekliyor. Ayça cesaretidir. Dediği herşeyi yapar. Hemde en güzel şekilde. Ama ya o adi herif ayça'ya zarar verirse? Düşünmek bile istemiyorum. Bende gitmek istiyorum. Ama asil'in buna izin vereceğimi pek sanmıyorum. İçime cesaret geldi. Hemenn telefonumu aldım. Onu mu arayacaktım. Hemde gecenin 3'unde. Evet evet aracaktım. Ama numarasını nereden bulacaktım. Hemen bilgisayarımı alıp hastanenin danışman numarasını aldım. İsmimi söylersem bence verirler numarasını. Allahım içime ayça kaçtı herhalde. Numarayı aradığımda karşıma bir kadın çıktı. "iyi geceler buyurun Er hastanemiz nasıl yardımı olabilirim?". Konuşmayınca unuttum. Hayır hayır konuş melisa. "eee iyi geceler ben Mehmet asil er'in telefonu numarasını istiyorum". Karışmdaki kadın alayala konuştu. " hanımefendi kusura bakmayın da sucu mu bu numara istiyorsunuz" hahaha ne kadar komiksin sen sinir oldum şu kadına. " ee ben melisa Yalçın" dedim utanarak ve sinirle. "ki-kim, bi saniye bu kendi numaranız mı?". "evet kendi numaram" kadının sesi kesildiğinde aklıma tek şey geldi numarama bakıp kim olduğumu bulacaktı
Bak canım bak. 2 dakikadır kadını bekliyordum. En sonunda kısık bir ses geldi " melisa hanım kusura bakmayın ben bi anda şey". " önemli değil numarayı alabilir miyim?". "ta-tabiki " numarayı kağıda yazdım ve kadının suratına kapattım. Çünkü beni sinir ermişti.Asli'in numarasını kaydedip aramak ve aramamak arasında kaldığımda bir süreçte aklıma yaptığı plan gelince hemen arama tuşuna bastım. Oha çalışıyor çalıyor çalıyor." alo" boğuk sesi kulağımda ve beyimde yankı buldu. Hadi melisa boşuna mi aradın adamı. "a-alo asil" sonunda.
"melisa sen misin? Ne oldu birsey mi oldu?" sesindeki korkuyu hissediyorum.
"hayır birsey olmadı ben sana birsey söylemek için aradım."
" söyle"
" Şey bende gelmek istiyorum ayça'yı yalnız bırakmak ist-"
" hayır "
" ne demek hayır "
" hayır, gelmeyeceksin demek "
" o zaman ayça'yı da göndermem " bu dediğime ben bile inanmadım.
" bak beni zorlama gelmeyeceksin dediysem gelmeyeceksin"
"bende sana geleceğim dedim"
" gelip ne yapacaksın korkmaktan başka"
" korkmuyorum sadece kardeşimin yanında olmak ve ona güç vermek istiyorum" uzun süre sustu sustu sustu ve
"tamam geleceksin ama benim yanımda duracaksın olay bitince onların yanına gideceğiz". Evet başardım ben kazandım.
"tamam" dedim mutlu bir sesle.
"iyi geceler" dedi hızlı bir şekilde.
"iyi geceler" dedim aynı şekilde ve kapattım.
Yatağıma uzanıp uyumak için can atıyorum bir yandan sabah olmasın istiyorum. Bir yandan da olsun da kurtulalım istiyorum.🔻🔻🔻🔻🔻🔻 🔻 🔻 🔻 🔻 🔻 🔻 🔻
Ben artık geçmişe gitmek istiyorum. Küçüklüğüme gitmek istiyorum. Öyle saf saf doğayı incelemek istiyorum. İnsanların kafalarındaki düşüncelerin iyi niyetli olduklarına inandığım zamana gitme istiyorum. Kimsenin içinde kötülük olmadığı zamana gitmek istiyorum. Ailemin yanına gitmek istiyorum. Ben kaybolan mutluluğu istiyorum huzuru istiyorum. Bu soluk gülüşleri değil.
Uykumu bölen ayça'nin sesiyle korkuyla irkildim. Kafamın içinde yankılanan sesini hala net bir şekilde anlamış değilim. Gözlerimi açtığımda korkuyla bana bakıyordu. Ve kolumu sıkıyordu. "melisa melisa uyan kapı çalıyor sözleşmeyi getirdiler melisaaa" hemen yataktan kalkıp ellerimle yüzümü ovaladım. Saçlarımı topuz yapıp ayça'ya korkmaması için "tamam sakin ol ben alıp gelicem sen burda bekle" dedim. Ama içimde fırtınalar kopuyor karnıma sancılar giriyordu. Ayça kafasını tamam anlamında salladı.
Kapıya giden adımlarım sanki ölüme gidiyordu. Sakin ol melisa sakin ol. Asil herşeyi ayarladı sakin ol. Kapının çengelini açıp delikten baktığımda kimse yoktu. Kapıyı açtığımda soğuk rüzgar yüzüme tokat gibi eserken gözlerim aşağı kaydığında karton bir paket gördüm. Onu hemen elime alarak kapıyı kapatıp ayça'nin yanına koştum.
Ayça korkudan titreyen bacağını sıkı sıkı tutarken gözleri beni bulduğunda ayağa kalktı. "aldın mı?" dedi gözlerime bakarak "evet" dedim sanki herkes bizi dinliyormuş gibi sessizce. Karton kağıda baktığımda üstünde birşey yazmıyordu. Ayça hemen elimden alıp kağıdı açtı. Eline aldığı beyaz kağıdı okumaya başladı. Suratından mimikler kafamı karıştırıyordu. Merakla elindeki kağıdı alıp okumaya başladım. Sözleşmede bir evin tapusundan bahsediyordu. Tabi ya asil sözleşmeyi değiştireceğini söylemişti. "asil sözleşmeyi değiştirdi". Ayça şaşkınlıkla bana bakıyordu. "iyide nasıl yaptı" ikimizinde aklındaki tek soru buydu.
Masanın üstünden aldığım kalemle kağıdı imzalayacaktım resmen ölüm fermanımızı kendimiz imzalıyorduk. Ölüm mu? Başlangıç mı? Bu sorunun cevabı henüz belli değildi. Ama belli olacaktı. Daldığım düşüncelerden boğulmadan çıktım ve hemen imzaladım. Ayça'nın imzasını kopyaladım. Bunu ben yapmak istedim çünkü o bakmak bile istemiyordu her ne kadar sözleşme sahte de olsa.
Sözleşmeyi imzalayıp karton kağıda geri koyduğumuzda telefonum çaldı. Hızlıca alıp baktığımda asil arıyordu. "kim arıyor" dedi ayça merakla. "asil arıyor" dedim hızlıca ve telefonu açtım. "alo melisa imzaladınız mı" dedi soluk bir sesle. "evet imzaladık" dedim sessiz ve çaresiz bir şekilde.
"tamam yarın sabah 10 da ayça'yı almaya gelecekler sıkıntı çıkarmadan arabaya binsin fatih yanında olacak korkmasına gerek yok" sözleri gözlerimin dolmasına sebep oluyordu.
"bende seni almaya geleceğim ve onların yanına gideceğiz korkmayın sadece bekleyin". Beklemek her zaman işe yarıyordu. "tamam" dedim ağlak bir sesle ve telefonu kapattı.Ayça'nin merakla bakışları konuştuklarımızı anlatmamı istediğinin belirtisiydi. "yarın 10 da seni almaya gelecekler korkma fatih hoca da yanında olacakmış" dedim tedirgin bir şekilde. "oo işimiz o öküze kaldıysa bittik" dedi isyan edercesine. "ya ayça uğraşma şu adamla bak sıkıntı çıkarma biz asil ile peşinizden geleceğiz". Tamam dercesine kafasını salladı ve yatağa bıraktı kendini.
İkimizde birbirimize sarılıp ağlıyorduk. Neye ağlıyorduk? Kurtuluşumuza mi? Yoksa yok oluşumuza mi? Bence her ikisi. Bekleyin demişti asil neyi bekleyecektik? Çaresizliğin içinde yok oluşumumuzu mu? Yoksa Varoluşumumuzu mu?
BÖLÜM SONU🌼
OY VERMEYİ VE TAKİP ETMEYİ UNUTMAYIN 🌼
DAHA UZUN YAZMAYA GAYRET EDİYORUM 🌼
SİZİ ÇOK SEVİYORUM 🌼
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AȘK VE MUCİZE ( Yarıda Kaldı)
Chick-LitÜzerime doğru gelen adımları durdu ani bir hareket ile belimden tutup beni ters çevirdi duvara yasladı. Duvar ile onun arasında kalmıştım. Bir eli, iki kolumu arkadan tutarken diğer eli, karnımdan göğsüme doğru bir yol izliyordu. Kulağıma fısılda...