~BTS 8.Üye~

four

Eşyalarımı dolabıma yerleştirirken telefonum çaldı. Baktığımda Nisa, içim tuhaftı. Açtığımda,

*Mutlu musun orada?*

"Böyle yapmana dayanamıyorum Nisa. Biz seninle çocukluk arkadaşız"

*Evet.. Ama benim grubumla aynı yerdesin!*

"Senin grubun mu? Bu grup kimsenin değil! Ben sevmeme rağmen malmış gibi davranmadım Nisa"

*Sen oraya gittiğinden beri değişmişsin*

"Gideli 7 saat oldu. Değişsem sence böyle olur muyum? Küçükken nasıldım? Aynıyım. Değişen varsa o da sensin"

*Ben değişmedim*

"Öyle mi? Bana olan konuşmaların, abime yavşamaların, sırf BTS grubuna girdim diye yapmadığın kalmadı. Elinde olsa döveceksin beni. Mevsimden farkın yok"

Suratına kapatıp derin nefes aldım...

Eşyalarımı yerleştirmeye devam etim.

Jimin'in Anlatımında;

Esra tatlı kızdı, ve biz Yoongi hyungla yeni üye kabul etmiyorduk ama Esranın dosyasını okuyunca ve bize olan davranışları konuşmaları yumuşaktı. Dansı, sesi güzeldi!

"Beyler ben Esra'ya bakayım, ihyiyacı var mı diye"

"Peki Jimin-shii"

Merdivenlerden ikinci kata gelene kadar yorulmuştum ya! Tam odasının kapısına tıklatacağım zaman içerden ses geldi.

Esra kendi diliyle bişiler konuşuyordu. Anlamıyordum ama sesi sonlara doğru titrek çıkmıştı. Jhope hyung dediğine göre Esra ona Türkçe öğretecekmiş. Türkiye'yi seviyordu ve dillerini öğrenmek istiyordu.

Kapıyı tıklatınca "GİR!" diye seslenince içeriye girdim. Çantasını dolabın üstüne koymaya çalışyordu.

"Yardım edeyim mi?"

"Yoo gerek yok"

Koyduğunda bana bakıp çocuksu sesiyle,

"Yaptım işte!"

"Eğer bizim için geldiğini falan sandığımızı düşünüyorsan öyle düşünme. Yardım istediğinde söyle ederiz"

"Teşekkürler Jimin hyung"

"Yardım lazım mı?"

"Hayır ama iki sorum var?"

"Tabi buyur?"

"Burdan Türkiye'yle konuşsam ne kadar gider?"

"Bilmiyorum ama baya gider"

"Peki. İkinci soru ise, wifi şifresi?"

Sevimlice sırıtınca güldüm,

"Büyük 'B' ile bangtan büyük 'B' ile boys birleşik hepsi"

"Wifi şifreleri bile bangtan boys"

Gülümseyip çıktım. Salona geçince Hope türkçe öğreniyordu bir kelimede,

"Kısa" diyordu Hope bana bakınca anlamsızca ona baktım.

"Kısa diyor senden bahsediyor Jiminie"

"Seni var ya!"

Hope bütün evi yastıkla terlikle dövdüm.

Esra'nin Anlatımında;

Lektobumu da masama koyup lavaboya girdim. Kısa süreliğine duş alıp bornozumu giyip odaya döndüm. Odamla lavabo birleşikti. Dolabımdan bir kaç parça kıyafet alıp yatağa koydum. İç çamaşırlarımı giyindim. Tam kıyafetlerimi giyeceğim zaman kapı tıkalandı.