16| anahtar

3.1K 112 11
                                    

Burnuma dolan vanilya kokusu ve karnıma giren sancı ile uyanmıştım. Yine ağrım vardı. Neden rahat durmuyordu benim bebeğim?
Ağrım artınca Uzay'ı uyandırdım ama biraz zorlanmıştım. Onu uyandırmak zor oluyordu

"ahh karnım" diye acıyla inledim.

"noldu inci" uyanıp belimden tuttu ve elini rahatlatmak adına karnıma koydu

"hadi hastaneye gidelim uzay" ağrımın çok fazla olduğunu anlatmaya çalıştım ve ikna edip hastaneye gittik ve doktorun odasına girdik

Doktor gayet sağlıklı olduğunu söyleyip bizi uğurladı. Sadece yalancı sancıları olabilirmiş. Anlaşılan benim bebişim yaramaz olacaktı

*****

Eve geldiğimizde ultrason fotoğraflarını alıp buzdolabının üstüne koydum tabi önce Ece'ye gösterdim. Teyze olacaktı benim kardeşim.

Dünden beri merak ettiğim bir kutu vardı ve onun kilidini bulmak istiyordum. Beni ona çeken bir şeyler vardı,sanki o kutunun içinde bulacağım şey bana hayatımı değiştireceğim düşüncesini gösteriyordu. Belkide hormonlar yüzünden kuruntu yapıyordum ama bu hisler beni pekte mutlu etmeyecek gibiydi. Küçükken eğlence olsun diye böyle hislerimi kullanırdım ama şimdi hepsi tamamen gerçek oluyordu

Uzay dışarı çıkmıştı ve İhsan'da bugün izinli olduğu dolayısıyla buraya gelmemişti. Bende kardeşimle evde kalıp vakit geçirmeyi tercih ettim. Birlikte film izledik ve mısır patlattık.
Filmi izlerken aniden durdurup Ece'ye dönüp;

"ablacım eğer herhangi bir küçük anahtar bulursan bana getir olur mu?" dedim ve bana anlamamış gözlerle bakmıştı

"neden" diye sordu. Bende ona nedenini en uygun şekilde anlatıp filmi devam ettirdim

UZAY'DAN DEVAM;

Evden çıkıp kızımın yanına gittim. Şu an ayrı olduğum ama ilk eşim olan Ebru kanserdi. Son zamanlarını iyi geçirmesi adına onların yanına gidiyordum. Arabayı parkedip evin kapısını çaldım. Kapıyı Ebru ve kucağındaki kızım açtı.

"hoşgeldin uzay" beni içeri aldı. Sena ise ellerini çırpıp beni bekliyordu kucağında

"beni mi özledin kızım" diyip kucağıma aldım minik kızımı. Bal rengi gözleriyle bakıyordu

"bütün gece seni bekledi babası" kurduğu fazla samimiyet içeren bir cümleydi çünkü biz ayrı yaşayan anne ve bakaydık. Samimiyet iyi değil

"bak ebru biz şu an evli değiliz sadece kızımız için bir araya geliyoruz" dedim ve kızımı yere indirip oyuncakları ile oynamasını izledim

"şey ben özür dilerim" diyip ayağa kalktı. Onu kırmak istemiyordum ama daha ileriye gitmesi hem benim için hemde onun için iyi olmazdı

İNCİ'DEN DEVAM;

Ece odasına çıkmıştı,bende etrafı toplayıp yine Uzay'ın odasına gidip kutuyu incelemeye ve açmaya çalışmıştım ama beceremedim. Elime bir bez alıp temizlik bahanesi ile odayı silmeye çalıştım ve o sırada Uzay'ın geldiğini duyunca kutuyu hemen aldığım yere bıraktım. Kapının açılma sesi gelince kendimi direk işe verdim

TURKUAZ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin