21| kızım

3.3K 96 9
                                    

Genç kadını doğuma alınmıştı. Ama olacaklar hem onu hemde çevresini etkileyecekti. Neden normal bir hayatı olmadığını düşünen Uzay, dışarda bekliyordu kızıyla birlikte. Diğer kızı ve karısı içerde can çekişirken öylece duruyordu

*****

Uzun süren çığlıklarımın arasından çıkan minik bir bebek vardı. Kucağıma verdiklerinde içimde oluşan bütün sıkıntılar son bulmuştu

"idil'im hoşgeldin annem" onun o mis kokusu ciğerlerime dolarken kucağımdan aldılar ve yıkamak için hemşirelere uzattılar

*****

Kapıdan bize doğru gelen hemşireye baktım ve elimde pembe örtünün arasındaki bebeği tam anlamıyla görmüş bulundum. Bana uzattı ve;

"tebrikler uzay bey kızınız çok sağlıklı" hemşire kucağıma verdi ve dikkatlice ona baktım

"kızım hoşgeldin" aşağıda diğer kızım elimi tutan Sena vardı. Yere çöküp ona kardeşini gösterdim ona. Küçük eliyle ona dokundu

*****

Hastane odasında gözlerimi açtığımda Sena ve Uzay vardı koltukta oturuyordu. Baygınlıktan gözlerim kapanıp tekrar tekrar açılıyordu

"uzay kızımız nerde"

"birazdan gelecek"

Bekleyişimizin ardından gelen kadın ve minik kızımız bizi sevindirmeye yetmişti bile...İnci biraz doğrulup kafasını kaldırdı ve kollarını açtı. Hemşire, bebeği bıraktı ve odadan çıktı

"bu çok tatlı" kucağında olan kızımıza, İdil'e bakıyordu. Elleri,ayakları minicikti

not: çok uzatmak istemediğim için bundan birkaç ay sonrasını göstermek istedim. Devamını okuyunuz :)

*****

Bugün İnci ve Uzay'ın kızı 2 aylık olmuştu. Bu süreçte Ece yeğenini görmek için eve gelmişti ve ardından yurda dönmüştü. Sadece ailesi izin verdiğince yurt sınırları dışına çıkabiliyordu.

Ablasına hâla ve hâla öfkeli olan genç kız hep ders çalışıyordu. Çoğu zaman yurttan kaçmaya çalışıp ceza alsada ders çalışmayı bırakmadı. Ünlü mimar Ece Demirhan olarak onların karşısına çıkmak için gece gündüz çalışıyordu, ama içindeki öfke ile nefret onu yakıp geçiyor aynı zamanda küle döndürüyordu. Kaderine boyun eğmesi gerektiğini öğrenememişti o...

İnci, bu sıralar bebeğiyle ve 2 yaşındaki kızı ile ilgileniyordu. Kardeşini yurttan almak istediği zamanlarda ise Ece eve gelmeyi istemiyordu. Ablası onu zorlamak istemediği için fazla ısrar edip sıkmamaya çalışıyordu. Bir o kadarda onu özlüyordu,kendini suçlu hissetmeye başlamıştı.

Uzay, babaannesini aramayı eksik etmiyordu. Bazı yerlerden aldığı bilgiler doğrultusunda ve bilinen kişiler tarafından gelen haberlerle onun fazla uzaklarda olamayacağına kanaat getirip aramaya koyulmuştu. Onu yakında bulacaktı.

İNCİ'DEN DEVAM;

Saat öğleni geçmişti ve evde sadece kızlarım ile ben kalmıştım. Uzay ise babaannesini bulmak için aramalar yapıyordu. Bizde evimizdeydik...

ECE'DEN DEVAM;

Öğlen aramız bitince sınıfımıza girmiştik. Yine benimle uğraşanlar vardı ama pek takmıyor havası vermeye çalışıyordum. Çünkü onlardan korkmuş gibi yaparsam daha da üstelerlerdi.
Dersimiz rehberlikti ve yine klasik olan boş konuşmalar yapacaktık. Aşırı sıkıyordu beni

"evet arkadaşlar bugünkü dersimizde biraz kendinizden bahsedeceksiniz. Aramıza yeni katılan arkadaşlarımız var, tabi ben bazılarını yanıma çağırdım ama detaylı olarak kendinizi anlatmanızı istiyorum. Evet Cansu başla"

Yanımda oturan kızın ismini verince Cansu kafasını kaldırıp hocaya baktı. Ardından bütün sınıfta gözlerini gezdirip sözüne başladı

"ben Cansu. Orta gelirli bir ailenin kızıyım. Yani benim aile dediğime bakmayın çünkü biz aile değiliz. Bunu utanmadan söyleyebilirim çünkü utanılacak bir şey değil. Benim babam annemi aldattığı için annem ben 7 yaşındayken gözlerimin önünde intihar etti. Beni bu zamana kadar babaannem ile dedem getirdi. Bence bu kadar gereksiz bilgi size yeter dimi" anlattığı olay ile resmen şoka uğramıştım. İçim sızladı

Hoca konuyu değiştirip başkasına soru sordu ve sınıfın yakışıklı aynı zamanda ucube olan çocuğu ayağa kalktı ve anlatmaya başladı

"ben Mert. Niye kendimi anlatmamı istediniz bilmiyorum ama anlatayım. Bildiğiniz üzere zenginim ama annem ve babam boşandı. Ben annemle kaldığım zamanlarda şiddet gören bir çocuktum o yüzden babamı seçtim. İşte benim hayat hikayem böyle,gereksiz ve boş" dedi.

Gerçekten benimkinden daha kötü ve berbat hayatlar varmış. Hep kendimi dünyada olan en şanssız insan zannederdim meğersem bütün dünyanın kahrını bir tek ben çekmiyormuşum.

Sıra benim hikayeme gelince ayağa kalktım ve istemeyerek hayatımı anlatmaya başladım

"ben Ece. Çok klişe olabilir ama bende kötü bir ailenin kızıyım. Bir tek beni seven ablam var, oda beni buraya bıraktı işte. Bu durumdan pek memnun olmasam bile ona karşı içimde hâla sevgi kalıntıları var. Ama bir yanımda onu hiç affetmek istemiyor. Şimdi gelelim annem ile babama, onlar öldü. Ama babam ölmemiş bizim karşımıza tekrar çıkmıştı" hayatımı çok kısaca özetleyerek yerime tekrardan oturdum

*****

Babaannemi aramak için çıktığım uzun yolun sonunda onu bulmuştum. Eski bir arkadaşında kaldığını öğrenip direkt onun evine gelmiştik.
İçeri geçip babaannemi gördüğüm anda içimde oluşan fırtınalardan hiç kimsenin haberi yoktu

"ben geldim babaanne" oturduğu yerden kalkıp yanıma geldi ve nemli gözlerle bana sarıldı

"uzay'ım yavrum,kuzum benim. Beni bulup eve götüreceğini biliyordum" onu ağır bir şekilde itip kendimden uzaklaştırdım ve oturdum

"ben seni eve götürmeye gelmedim babaanne. Gerçekleri öğrenmeye geldim,bana her şeyi anlatacaksın" yüzünde solan gülümsemesinin yerine düşünceli bir hal oturmuş gibiydi

FLASHBACK UZAY'IN BEBEKLİĞİ;

Uzay ve annesi evde mutlu mesut yaşamlarına devam ederken çalan kapı ile bu mutluluğu ebediyen bitirmiş oldular. Gelenler Songül ve çok yakın arkadaşıydı. Bir hışımla eve girip Uzay'ı odasından çıkarmıştı Songül hanım

"ne yapıyorsunuz Songül hanım? Bırakın onu. Benim oğlum o" yalvarışları fayda etmeyen kadının yüzüne bile bakmıyordu ikiside

"uzay artık benimle kalacak" anlık olarak yapılan anlaşma sonucunda genç kadın oğlunu kayınvalidesine vermeye mecbur kalmıştı





herkese uzun bir süre sonra merhaba. Kısa bir bölüm olduğunu biliyorum ama şu sıralar psikolojik bakımdan çökmüş durumdayım. Gerçekten kendimi hiç iyi hissetmiyorum. Hayatım olması gerektiği gibi gitmiyor aksine olmasını istemediğim gibi gidiyor. Son 1 haftada yaşanan şeyler dolayısıyla psikoloğa gitme kararı aldım. Olayın ciddiyeti bu.

Şu sıralar sizden tek isteğim anlayışlı olmanız🙂belki sizde böyle bir durum yaşamışsınızdır bilmiyorum ama ciddi anlamda psikolojim berbat oldu...

~bölüm 871 kelime~

~yorum ve vote bekliyorum~

TURKUAZ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin