love will tear us apart ➵ lee jeno✔️

2

2: ❝Ace❞

İkinci sınıflardan Lee Jeno, sınıfında oturmuş, önündeki matematik testini çözerken, bir yandan da tek elindeki portakal suyunun pipetini dişliyordu. Eğer yıl sonundaki dans yarışmalarına katılmak istiyorsa derslerini yüksek tutmalıydı ki burs alabilsin. Her yıl yarışmalara onlarca üniversitenin dekanları gizlice gelir ve iyi öğrencilere burs teklif ederlerdi, elbette Lee Jeno'nun da tek amacı buydu.

İyi bir dansçı olarak övülmek ve bir üniversiteye kabul edilmek.

Jeno'nun çözdüğü testin üzerine, o sırada bir gölge düştü. Çok uzun değildi. Jeno gözlerini testten çekip göz ucuyla yan tarafına baktığında, uzun, sarı saçlarla yüz yüze geldi.

Sarışın kimseyi tanımıyordu, kızlardan kimseyle arkadaş da değildi. O da sadece görmezden gelmeyi tercih etti.

Kim olduğuyla zerre ilgilenmiyordu.

"Afedersiniz, Kıdemli Lee. Müsait misiniz?" diye sordu kız, yumuşak bir sesle.

Jeno, kızın kendine hitap ediş şeklini duyar duymaz ürpererek hafifçe titredi.

Ben asla bir Kıdemli Lee olmayacağım.

"Bana öyle seslenme." dedi Jeno, ters bir sesle.
Huysuz bakışlarını kızın yüzüne çevirdi. Küçük duruyordu, okuldaki kimseyi pek tanımazdı fakat onun kendisine her an sarılıp ağlamaya başlayacakmış gibi bakan gözlerine tamamen yabancıydı. Birinci sınıf olduğunu tahmin etmek zor değildi.
"Ne istiyorsun?" diye sordu, dişlerinin arasındaki pipeti serbest bırakarak.

Önündeki kız, bir anda onun elini tuttu ve doksan derece eğilerek onunla tokalaşmaya başladı.

"Hey! Yapma! Ne yapıyorsun!" diye bağırdı Jeno, korkuyla elini ondan çekmeye çalışırken.
Bada ise onun elini bırakmamak için diğer eliyle de tutmaya başladı.

"Birinci sınıflardanım, adım Yoon Bada, çift dansları yapıyorum! Dans Kulübü'nü kurtarmak için size ihtiyacımız var, efendim! Lütfen kulübe katılın!"

Jeno, kocaman açılmış gözleriyle ona bakakaldı.
"Bekle, ne? Dans Kulübü'ne katılmak mı?" diye sordu Jeno, kaldırdığı kaşlarıyla.

Bada, onun elini deli gibi sallamayı keserek duraksadı ve eğilmeyi kesmeden başını kaldırarak ona baktı.
"Evet, Dans Kulübü."
Jeno öylesine şaşkındı ki onun hâlâ elini tuttuğunu unutmuştu bile.
"Ana dansçılar mezun oldu, bir dans grubu ana dansçıları olmadan nasıl ilerleyebilir ki?" diye sordu Jeno, şaşkınca.
Bada gülümsedi ve eğilmeyi keserek onun elini bıraktı.
"Tam bu yüzden size ihtiyacımız var. Lütfen kulübe katılın ve yıldızımız olun!"

Jeno, donuklaşan ifadesiyle önüne döndü.

Bir yıldız olmak mı?

Dans Kulübü'nün onda pek iyi hatıraları yoktu, ortaokulu bitirene kadar hep NCity'yi kazanmak için çalışmıştı fakat birinci sınıftayken kulüp başvurusu Kulüp Başkanı Lee Taeyong tarafından reddedilmişti.

Hem de yıl içinde pek çok kez.

"A... Ama efendim!" diye mırıldandı Jeno, gözlerinin önünde yırtılan başvuru formuna bir kez daha kocaman açılmış gözleriyle bakarken.

Taeyong, kızıl saçlarını alnından itti ve kendisine bakan çocuğa hafifçe güldü.
"Hadi ama, bana ağlayacağını söyleme, Jeno. Sana söyledim, yeterince iyi olursan kulübe girebileceğini biliyordun. Neden bana tüm suçlu benmişim gibi bakıyorsun?" diye sordu, elinde kalan kağıt parçalarını onun başından aşağı dökerken.