Bölüm 12: gardiyan bakıcı

183 21 0
                                    

"Yaşıtım birisinin bakıcılığına ihtiyacım yok"
Cümlemi bitirdiğimde hızlıca merdivenlerden çıkıp odama ilerledim. Annem arkamdan söylenip dururken çocuğun gülmemek için kendini tuttuğundan emindim
...
Sabah kalktığımda saat on buçuk civarındaydı
Kalktım,penceremi açtım, günlük işlerimi halledip güzel bir kahvaltı yapmak için aşağıya inidim. Salonu geçip mutfağa ulaştığımda dün annemin beni emanet ettiği çocuğu sofrada oturmuş kahvaltı yaparken görmemle göz devirdim
"Günaydın"
Cevap vermemeyi seçip sofraya oturdum. Hızlıca bir şeyler atıştırıp çıkmak istiyordum
"Rosè'ydi dimi?"
Cevap vermemekte ısrar ederken aynı zamanda hızlıca ağzıma bir şeyler sokuşturuyordum
"Adımı sormayacak mısın?"

"Hayır"

"Tamam, sen bilirsin"

Bir şeyler yedikten sonra sofradan kalkıp hızlıca kapıya ilerledim
"Nereye"

Kapıya geldiğimde kapının kilitli olmasıyla göz devirip arka kapıya ilerledim,
Ve gene kilitli.
İç çekerek ona döndüm
"Kapıyı açar mısın?"

"Hayır"

"Hadi ama geç kalıyorum!"

"O zaman baya bir geç kalıcaksın çünkü bugün dışarı çıkman yasak!"

"Efendim!"

"Annen dün bana terbiyesizce davrandığın için özür dileyene kadar dıları çıkamayacağını söyledi"
Şaşkınlık ve sinir. Bu iki duyguyuda en uçlarda yaşıyorken sesimi stabil tutmaya çalıştım

"Pardon, kimden özür dileyecekmişim?"

"Benden"
Sesinin bu kadar memnun çıkması normal mi?

"Öyle bir şey olmayacak!"

"Sen bilirsin"
Hızlıca odama girip yastığımı yumruklamaya başladım
Gıcık!!!

Jimin: Seni bekliyorum! Nerde kaldın?

Rosie: üzgünüm  bugün gelemeyeceğim

Annemin başıma diktiği adam bakıcı deği gardiyanmış

Jimin: anladım
O zaman başka zaman görüşüyoruz

Rosie: öyle oldu

Telefonumu kapatıp kendimi yatağa attım ve kaçış planları yapmaya başladım
Su almak için aşağıya indiğimde ismini hala öğrenemediğim adam koltuğa uzanmış televizyon izliyordu.
Kapı çalınca benim açmak gibi bir düşüncem olmadığını fark etti ve iç çekerek kapıya doğru yürüdü
Kapıyı açtığında jiminin neşeli sesini duymamla kapıya doğru ilerlemeye başladım
Kapıya yaklaştığımda  jiminle ismini bilmediğim adamın nefret dolu bir bakışmanın içinde olduklarını fark ederek adımlarımı yavaşlattım

"Jimin!!!"
Sesi nefret, acı kalp kırıklığı, özlem ve bir çok başka duygu içeriyordu

"Jungkook"
Aynı evde yaşadığım birinin ismini böyle öğrenmem peki
Jimin beni fark edince adının jungkook olduğunu öğrendiğim kişiyi ittirip yanıma ilerledi elinde iki kutu hazır noodle vardı
Hızlıca yanıma gelip dudağıma kısa bir öpücük bıraktı sonra noodle'ları  sehpaya bırakıp az önce jungkook'un oturduğu yere geçti

"Madem sen gelemiyorsun bari ben geleyim dedim"
Davranışlarında bir farklılık hissetmiştim kötü bir enerji almıştım ama bu düşünceler beynimde bir kaç saliseden uzun kalamadı yüzüme dev gibi bir gülümseme yerleştirip kendimi jiminin yanına attım

Okuduğunuz için teşekkürler

Tattattta

Tattattta

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Love shotHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin