+18
İhanetin acı tadını aşık olduğum adamdan tatmıştım. Ama en kötüsü bu değildi.
Çünkü en kötüsü aşık olduğum adamın nelere sebep olduğunu öğrendiğimde başlıyordu.
.
Sorgulayan tavrına tebessüm ettim. Elini tutarken önden salona doğru yürüdüm.
Peşimden gelirken başını boyun girintime sokup öpücük kondurdu.
"Kokusuna meftun olduğum kadın." Gülümsedim başımı çevirdiğimde dolgun dudaklarına son kez temas ettim.
Ona arkamı döndüğümde bakışlarım salondaydı. Masanın etrafını mum ışıkları aydınlatıyor ortama loş bir hava veriyordu. Boğazımı temizlerken "Geç hadi yemekleri servis edeceğim." diyerek yüzüne baktım.
"O kadar acıktım ki seni bile yemeği düşünüyorum."
Hızla yerine otururken mutfaktan çorba tenceresini getirdim. Tam yanında dururken kaseye çorbayı koymaya başladım.
"Mantar çorbası mı?" diye sorduğunda sapı tutan elim sıkılaştı.
Gülümseyerek tencereyi karıştırırken "Kremalı mantar çorbası." diye tamamladım.
"Eline sağlık hayatım." hevesle konuştu.
'Tencerenin kapağını açtığında kokuya yüzünü buruşturdu. "Yemek o Ferman" Sert olduğunu düşündüğüm bir ifadeyle yüzüne bakarken "Sevmiyorum Süheyla. Çok ağır geliyor." diyerek arkasını dönüp gitti.'
Sandalyeye oturduğumda iştahla çorbayı içen kocama baktım ve gülümsedim. "Farklı olmuş. Ne koydun içine hayatım?"
Sahici bir gülümseme pay etti dudaklarımda.
"Kocamın sevdiğini duyunca dayanamadım o kadından tarifini aldım."
Evet aldatıldığıma size göre basit bir mantarla emin olmuştum.
Kaşığı hızla düşerken tok sesim odayı doldurdu.
"Metresinden."
Birbirlerine düşman iki kelimeydi aşk ve ihanet. Kadının sadakati yoklukta erkeğin sadakatiyse bollukta belli olur derler.
O kadınla birlikte olduğu yetmezmiş gibi burnumun dibine girmesine izin verdiğini düşünerek aklımı kaybedecek gibi olduğum dördüncü gün.
Şüphelerimde haklı çıktığımsa yirmi sekizinci gün.
Yutkunduğunu gördüğümde kaşlarını kaldırdı "Süheyla din-" başımı iki yana sallayarak susması için elimi kaldırdım.
"Ben seni hep dinlemeye çalıştım Ferman. Ama artık senin zamanın doldu. Boşanma dilekçesi en geç yarın öğlen gelecek. İmzala ve bana zorluk çıkarma." diyerek ayağa kalktığımda umursamadan masa örtüsünü çekerek düşürdüm.
Çorbası üstüne döküldüğünde yandığını belli eden sesi kulağıma ulaşsa da umursamadım.
Arka odaya koyduğum valizimle beraber çıkıp gidecektim.
"Bu kadar kolay değil Ferman. Olmayacak, senin hayatını küle çevirmeden durmayacağım..."
Hırsla soluklanırken kapıyı çarptım. Hızlı adımlarla asansöre bindim.
"... Ben senin için ailemin o adam dul diyerek karşı çıkmış olmasını önemsemeden arkanda durdum. Onları karşıma aldım. Ne büyük aptalmışım. Sevgimiz her şeyi geçer sandım. Ama geçmedi. Sen o yemek masasında bana onunla aklınızca oyun oynamaya kalkıştığın gün benim gözümde bir hiç oldun. Beni o masada salak yerine koymaya çalışmanın bedelini hepiniz ödeyeceksiniz."
...
Süheyla'yım ben
On dokuz yaşıma adım attığım gece aşık olduğunu fark etmeden kendi intiharını hazırlamış olan Süheyla...
Artarda hatalarını yapmaktan bıkmayan, çevresindeki sözlere sağır, aşık olduğum adamın her davranışına kör, dışarıdaki hayatı kendi hayatım gibi sanan o saf Süheyla.
Ama ben bu oyunun sonundaki masum kadın olmayacağım.
Aramızda gözüken tek sorun yaş farkımız değildi. Keşke öyle olsaydı. Çünkü kendimizi tüketecek kadar büyük sorunlarımız oluşarak sadece birbirimize zarar verecektik.
Sen benim en kötü tecrübemsin Ferman Keskin.
Bir o kadar da en güzel tecrübem.
Neden mi? Zamanla sizde göreceksiniz.
BÖLÜM SONU
Herkese merhaba. Nasılsınız, tanıtımı nasıl buldunuz?
Taslakta çok uzun zamandır bekleyen hikayemi artık paylaşmanın zamanı geldi. Beni tanıyan ve daha önceden okuyan okuyucularım bilir ki bazı konuları yazarken çizgilerim vardır. Bu hikayeyi yazmak bana hem çok zor hem de vermek istediğim mesajlar dolayısıyla önemli gelen bir hikaye.
Sizinle hatasız ve en güzel şekilde hikayemi paylaşabilmeyi çok istiyorum ancak Hata yaptığımı düşündüğünüz bir nokta olduğunda benimle paylaşmanız benim için çok önemli ve kıymetli.
Ana karakterimiz Süheyla'nın asla ezilen, sessiz kalan bir kadın olmayacağının garantisini daha tanıtım bölümünden verebilirim.
