6- Duygu Karmaşası

412 35 6
                                    


Kısa bir aradan sonra yeniden merhaba. Nasılsınız? 

Hikayenin yeni kapağını nasıl buldunuz?

 Yorumlarınız yazmak için motivasyon kaynağı, bölümle ilgili düşüncelerinizi benimle satır aralarında paylaşırsanız çok mutlu olurum.

İyi okumalar!!

6-Duygu Karmaşası

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

6-Duygu Karmaşası

Duygu Karmaşası

İnsanlar çoğu zaman duygularını belli etmeyi güçsüzlük olarak görürdü. Ağlamayı reddeder, kendisini duygusuzluğa şartlardı. Ancak bu benim gözümde hiçbir zaman zayıflık olmamıştı, kez olmamalıydı da...

Çünkü kendimi hissizleştirmenin bir çözüm yolu olmadığına inanırdım. Güç denilince akla silahlar, dövüş, kan, şiddet gelmemeliydi. 

Gerçek güç iradeydi. Yaptıklarının, yaşadıklarının veya yaşamak istediklerinin arkasında durabilmekti. Yeri geldiğinde 'Ben bunu yapabilirim' diyebilmekti.

20 yaşıma kadar babam ve abimin fikirlerini önemseyerek geldim. Aldığım kararlarda birçok kez onlara danıştım. Bunun temel sebebi onlara duyduğum güvendi. Fakat aradaki güven zedelenmeye başladığında her şey zorlaşmaya başlıyordu.

"Bize söylemenin zamanı geldi diyerek başladığına göre ilişkinizin üzerinden uzun bir zaman geçmiş olmalı.." Onaylar anlamda bakıyordu. Ancak cümlemi nasıl bitireceğimi çözememişti.

"Evli bir adamla beraber olan kadına metres deniliyorsa, evli bir kadınla beraber olup üstüne bir de çocuk yapan adam için uygun kelime ne olur?" 

Kurduğum cümlelerin ardından abim çatalını tabağa düşürmüş ve gürültü çıkmıştı.

"Süheyla ne diyorsun sen güzelim ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu?" Başımı sakince salladım.

"Gayet duyuyor abi." Dehşet dolu bir ifadeyle babama döndü sinirle sesini yükselterek ayağa kalktı.

"Baba bir şey söylesene!"

Babam masaya yumruğunu elini vururken "Kaç yaşında adamım ben size hesap mı vereceğim? Haberiniz olsun diye söylüyorum gördüğüm tepki bu mu?"

Abim dehşete düşmüş ifadesini sürdürdü ve ellerini yüzüne sürterken "Süheyla çocuk diyor, kadın evli diyor baba! Sen bunu kendine nasıl yakıştırdın? Senin benim annemden ne farkın kaldı!"

Ayağa kalkan babam işaret parmağını abime doğrulttu. "Kelimelerine dikkat edeceksin Alpay. Ben sizin yaşıtınız değil babanızım! Eğer dikkat etmezseniz şu saatten sonra çok farklı bir adam görürsünüz. Özellikle sen Süheyla. Terbiyesizlik etme."

Bakışlarım kısılarken "Ne?" diyerek güldüm. "Süheyla!" 

Bu seferki seslenişi uyarı gibiydi.

İHANETİN ANATOMİSİ I İNTİHARCI +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin