"jin.."
"jin uyan"
"jiiinn."
"ahhh noluyo neredeyim... Kafam patlıyor"Jin yattığı yerden doğruldu... Karşısında tae nın babasını görmeyi beklemiyordu... Elini Kafasina attı bir süre etrafına bakindi... Gözlerini açıp kapattı yavaşça... Burası onun odasıydı... Karşısında ayakta dikilen adam derince nefeslenmis ve
"jin tae yok nerde olduğuna dair bir fikrin var mı? " demişti imalı bir şekilde...
Jin saçlarını karıştırmış ve
"en son odasına gitmişti... Ve bende odama gelip uyudum"
Demişti sarhoş gibi..."jin taehyung dün gece evden çıkmış... Sen uyuduktan sonra hem de... Hasta falan mısın nasıl duymazsın çıktığını..."
"bben bilmiyorum ne zaman buraya gelip uyuduğumu bile hatırlamıyorum tek hatırladığım benim için komidinimin üstüne bırakılan sıcak sütü içtim ve sonrası yok..."
Tae nın babası adım adım ilerledi komidinin üstündeki bardağa doğru... Eline alıp kokladi sonra yüzünde ufak bir tebessüm belirdi
" şu serseri hiç değişmeyecek. hep aynı taktik ilaç katılmış sütüne uyarmaliydm seni benim oğlan biraz fazla akıllı bir seytan ...Jin hem utanmış hem de kızmıştı kendine ... Ayağa yavaşça kalkmış ve
" kapıda milyon tane adam var onlara tembihlemistim... Tae nın benim iznim dışında çıkmayacağını bizzat söyledim nasıl izin verirler"
"gerçekten mi... Tae nın onların yada senin lafına bakıp izin alacağını falan mı düşünüyordun sana söylemiştim o zor biri uyanık olman gerekir evlat ."
" peki ama o kadar korumayı nasıl geçmiş olabilir... Bunun için içlerinden birinin ona yardım ettiğine yemin edebilirim "
Tae nın babası gülmüş ve
" onun senin ve benim dışımda kimsenin yardımına ihtiyacı yok.. "Bu sözleri jin ı ikna etmemişti... nasıl... O pısırık hanım evladı nasıl kaçmış olabilirdi...
Kale gibi korunuyordu burası... Her tarafta koruma vardı... Mümkün değildi yardımsız çıkması...
Jin çok şaşırmış ve korkmuş bir ifade ile aklına gelen ilk teoriyi ortaya atmıştı sonunda ...
"o kadar korumaya da mı ilaç icirmis vaaayyyy şeytan bu çocuk gerçekten korkulur""yapmaya çalıştığı bir sefer vardı son anda yakalanmıştı... Ama neyse ki bir daha yapmayacağına söz verdi ve yapmadı da..."
"evet ama nasıl..."
Gözlerini birden karşısındaki adamın gözlerine kaldırdı... İnanamaz bir şekilde
"bana o kadar korumayı atlattıgini söylemeyin sakın... İnanmam bu mümkün değil""inan bana... Daha çok şaşıracaksın.. Neyse muhtemelen her zaman ki yerine gitmistir... Gidip onu al lütfen şoför yeri biliyor seni o götürür ..." deyip arkasını dönmüş kapıya doğru yönelmişti. Tam o sırada jin ona seslenmiş adam da olduğu yerde durmuş sorarcasina bakmıştı jin in yüzüne...
"şey..." dedi jin utanırcasina... Kendisini karşısındaki adama karşı mahcup hissediyordu...
"ben gerçekten özür dilerim... Dikkatsiz davrandım... Bir daha tekrarlanmayacak söz veriyorm"