on, sende yenik düşmek

780 82 35
                                    

İyi okumalar. Yorumlarınızı bekliyorum🌹

Onun hayaliyle yıllarımı geçirmiştim. Her geçirdiğim yıl duygularımla birlikte acım da katlanmıştı. Ben büyüdükçe, biz büyüdükçe arzularım da büyüdü ve içime sığmaz oldu. Şimdi tüm o arzularım kendi rızasıyla bana gelmişken neden duraksıyordum, neden kendimi bırakamıyordum tüm isteklerime? Şartlar değişmişti, eskisi gibi değildi hiçbir şey. Belki tüm bunlar yaşanmasaydı ve biz bir geceliğine bu dünyada olmasaydık nasıl seve seve kollarına bırakırdım kendimi...

Dudaklarımdaki sıcaklığına zaten hazırdım her şeyimi vermeye. Geri çekilemiyordum, o kadar muhtaçtım ki göğsüne uzanan ellerim onu bir türlü itemiyordu. Boynuma getirdiği, tenime değen elleri dokunduğu yeri yakıyordu. Gözlerim sımsıkı kapalıydı ve dudaklarım kıpırdamıyordu. Buna karşın sanki karşılık vermem için daha da direnmeye başladı. Dudaklarımı araladığında belimden tutup kendine yaklaştırdı beni. Tir tir titriyordum, üzerimdeki etkisinden korkuyordum. Biraz daha üzerime gelse pes edeceğimi de biliyordum. Göğsündeki ellerime güç verdiğimde dudakları geri çekildi. Kolu hala etrafıma sarılıyken boynumdaki elini çeneme yerleştirip başımı kaldırmamı sağladı.

"Bana bak Jimin." Gözlerim hala kapalıyken başımı eğmeye çalışmıştım lakin Jungkook iki elini de başımın iki yanına koymuştu. Gözlerim yavaşça açıldığında dibimdeki yüzünü görmemle korktuğum başıma gelmişti. Güzel yüzüne bakarken çabaladığım onca zamanı bir anda çöpe atmıştım. Hızlı ve kesik nefesler alırken bir yandan yüzünün her yanını doya doya inceliyordum. Dudakları benimki gibi aralıydı, yüzündeki karmaşık ve acı dolu ifade dudaklarımı burkmama neden olmuştu. Baş parmağı alt dudağımı okşadığında tüm vücudum baştan aşağı titredi ve ben gözlerimi kapattım. Üst dudağıma da dokunduğunda verdiğim titrek nefesim eline çarptı. Alnını alnıma yasladığında ellerim tereddütle titriyordu. Onu sevmeye hazır mıydım? Onu ellerimde hissettiğimde tekrar paramparça olacaktım.

Ellerim omuzlarına tutunduğunda tek elim ensesine doğru gitti ve saçlarının arasına daldı parmaklarım. Jungkook kapalı gözleriyle dudaklarını ileri ittiğinde artık kendime söz geçirmem imkansız gibiydi. Ben bu anın hayaliyle yaşıyordum, onu hissetmeyi hak ediyordum. Belki pişmanlıktan ölecektim sonrasında lakin aklım o kadar bulanıktı ki mantıklı düşünemiyordum bile.

Dudaklarını yarı yolda karşıladığımda kollarını belime doladı ve sırtımı yaslandığım duvardan ayırıp bedenimi kendine yasladı. Ayak parmaklarımın üzerine kalkmışken destek almak için omuzlarına sardım kollarımı. Öncekine rağmen öpücükleri daha yavaştı ve derin soluklarımız arasından dudaklarımızı tadıyorduk. Ellerini gömleğimin içinde hissettiğimde belim bir yay misali gerilmişti ve kendimi ona itmiştim. Çıplak tenimde ellerini gezdirirken ben dudaklarına doğru çaresizce inliyordum. Gözlerim sımsıkı kapalı bir halde bu hisse odaklanmıştım. Ensesindeki saçları çekiştirdiğimde dudağımı dişlemiş ve kollarını sıkılaştırmıştı. Geri geri yürüdüğünde yatağa doğru gittiğimizi biliyordum. Kalbim çok hızlı atmaya başladığında dudaklarımı ayırdım ve başımı omzuna koydum. Belimden tutup kaldırdığında ayaklarım artık yere değmiyordu. Bacaklarımı beline doladığımda ilk defa bu yakınlık içinde olduğumuzdan utandım ve iyice heyecanlandım.

Ben ne yapıyordum? Çok yanlıştı, asla olmamalıydı. Lakin söz geçiremiyordum. Sanki şimdi dursam onu kaybedecektim ve bir daha onu sevemeyecektim. Durmak istemiyordum, onu çok istiyordum. Her şeyiyle benim olsun istiyordum.

Beni yatağıma uzandırdığında kendisi de üzerime doğru geldi. Keşisen bakışlarımız ateş ve baruttan farksızdı. Beni bu kadar istiyor muydu? Neden daha önce belli etmemişti? Ona güvenebilir miydim bilmiyordum. Endişelenmiştim ve üzerime uzanacakken ellerim omuzlarına gitmişti. Jungkook omuzlarını tutan ellerimi bileklerinden tutup iki bileğimi de öptüğünde gözlerim kocaman olmuştu. Ağzımı açmama ve bir şey dememe bile izin vermeden üzerime eğildiğinde ve dudakları boynuma değdiğinde yerimden sıçramıştım. Ellerimin altındaki gömleğe sıkıca tutunurken yumuşak öpücükleri kulağıma kadar geldi.

'through my chest' jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin