ARE YOU GAY? | bxb

39

SELAAAAAMMMMMM CANLARIM NASILSINIZ? Birazdan burası birazcık yanabilir 🥵🌝🔥🔥 yani anladığınız üzere smut yazdım ahsmdmdmslls herkese iyi okumalar.
(Medya 31 malzemesi ahsjkdkdslşdşf)
***

DERİN

Nasıl yaptıysa Toprak annesinden benimle gelmek için izin alabilmişti ve şimdi evimin kapısında anahtarı kapıya sokmamı bekliyordu. Elleri ceplerinde hala bana biraz tavırlı olmaya çalıştığını görebiliyordum. Ailesine karşı kendimi onun erkek arkadaşı olarak tanıtmamı beklemiyor olsa da gönlünü almak için bunun yeterli olmayacağını anlamıştım elbette.

Yemek güzel geçmişti. Kendimden beklemediğim şekilde rahat davranabilmiştim. Bunda masanın altında birbirlerine değen dizlerimizin etkili olduğunu biliyordum. Ne kadar bana sinirli olsa da ailesinin karşısında gizlemeye çalıştığım gerginliğimi sezmiş ve engellemeye çalışmıştı. Ciddi anlamda mükemmel biri olduğunu düşünmeye başlamıştım. Yüzü ya da vücudu bir kenara, tavırları ve karakteriyle beni kendine daha çok çekiyordu. Tabii ki, tipine de bayılıyordum. Bence her bir uzvu onu eşsiz göstermek için tasarlanmış gibiydi.

Sonunda çelik kapıyı açıp karanlık eve giriş yaptım. Hemen yanımdaki anahtara dokunup ortamın aydınlanmasına sebep olduğumda Toprak belli belirsiz bir çekingenlikle kapının önünde bekliyordu. "Aşkım geçsene." Bana eskisi gibi yaramaz bakışlar atması için her yolu deneyeceğimi bilerek daha önce ona karşı kullanmadığım bir hitapla konuşmuştum. Bakışları bir anlığına gözlerime odaklandı ve yutkunup eşikten geçti.

Ayakkabılarımızı çıkardığımız sırada elleri iki yanında bir şey dememi ya da yapmamı bekler şekilde dikilmeye başlamıştı. Bu hali artık cidden canımı sıkmaya başlamıştı. Derin bir nefes alarak vücuduna yaklaştım ve iki yandaki ellerini kavrayarak arkasındaki duvara yaslayana kadar üzerine gitmeye devam ettim. Göğsü birkaç düzensiz ritimle inip kalkmaya başlamıştı. Çok az tüy barındıran bembeyaz ve hafif kaslı göğsünü hatırlayarak yutkundum ve onu arzulayan bedenimi eşsiz vücuduna yasladım.

"Seni özledim..." Kulağına doğru fısıldayarak konuştum ve ellerinden birini bırakarak belini kavradım. Şakağına bir öpücük bırakıp dudaklarımı sırasıyla yanağına, çenesine ve boynuna değdirdim ve birbirine değen vücutlarımız sayesinde hafifçe titremeye başladığını hissettim. Bu hissi tatmayalı uzun bir süre olmuş gibi hissediyordum ama daha dün birlikteydik ve daha önce hiçbir erkekle tatmadığı yakınlığı benimle paylaşmıştı.

Elimi tişörtünden içeri sokmamla birlikte kısık sesle inledi. Sonunda pes etmiş gibi kollarını omuzlarıma çıkarıp ensemi okşamaya başladığında neredeyse kahkaha atacaktım. Ondan soğuk davranışlar görünce her zamanki tavırlarının ne kadar değerli olduğunu anlamıştım. Yüzümü yüzünün hizasına getirip dudaklarına uzandığım sırada ilk hamleyi o yaparak ıslak dudaklarını benim heyecandan kurumuş dudaklarıma bastırdı. Hissettiğim baskıyla inleyip bedenlerimizi biraz daha yaklaştırdığımda bu sefer kısa sürede sertleşenin Toprak değil ben olduğumu da biliyordum.

Dudaklarımı aralayıp bana izin vermesi için dudaklarını yaladığımda inledi ve ağzını araladı. Dillerimiz birbirine değdiği anda tüm evren koca bir gökkuşağından ibaretmiş gibi hissediyordum. Orada ellerim tişörtünün içinden ince belini okşarken dillerimiz vahşi denilebilecek şekilde dans ediyordu.

Belindeki ellerimi kalçasına indirip bacaklarını belime dolaması için teşvik ettiğimde geri çevirmeyip kucağıma tırmandı. Uzun boyuna rağmen zayıf olduğu için kaldırabileceğimden fazla kiloda değildi. Bazen onu beslememek istememe sebep olacak ince bir bele ve sıska bacaklara sahipti. Ellerimle poposundan kavradım ve dengede durabilmesine yardım ettim. Penisime değen vücudu kendimi sakinleştirmemde hiç de yardımcı olmuyordu. Dudaklarımızı ayırıp dilimi önce boynunda daha sonra kulağının altında gezdirirken ensemdeki saçları kavrayıp çekiştirdiğini hissedebiliyordum.