100k okunma mııııı inanamıyorum!! Bilgisayarda olduğum için buralara emoji konduramıyorum ama siz bütün duygusal sevinçli tatlı kalpli emojileri hayal edin burada lütfen. Okunmaya inanamadım, okuyan, vote veren ve yorum yapan herkese çok teşekkür ederim <3 İyi okumalar bebişkolarım......
DERİN
"Sana bundan sonra Derinko diyeceğim." Kahve makinesine diktiğim bakışlarımı sözleriyle ona doğru çevirdim.
"O nereden çıktı yavrum ?" Masanın üzerine oturmuş neredeyse yere değecek olan ayaklarını sallarken büyük bedenine rağmen bir bebek gibi görünüyordu gözüme. Çok tatlıydı ulan! Alıp göğsüme saklayasım geliyordu koskoca herifi.
"Geçen gün annemle bir film izledik. Orada çocuğun adı Derin'di ve en az senin kadar tatlı olduğu için ben de sana Derinko demek istediğime karar verdim." Tezgaha yasladığım ellerimi bulundukları yerden çekip sevgilime doğru adımladım. Masanın kenarlarına, tam bedeninin iki yanına koyduğum ellerimle onu kapanıma kıstırmış oldum. Gerçi, onun benim kapanıma gönüllü gireceğini biliyordum.
"Pekala aşkım, bana nasıl seslenmek istersen seslen. Hiçbirine bir itirazım olmayacağını biliyorsun." Kollarını boynuma sarıp bacaklarını belime doladı. Sadece iç çamaşırıyla durmak istediğinde itiraz etmediğim için memnundum. Benim bacaklarıma kaslı demesine rağmen futbol oynadığından olsa gerek, onunkiler ağzımı sulandıracak kadar seksiydi.Ulan! Her yeri güzeldi...
"O zaman... Bir gülüş ver bakayım, Derinko." Tek kaşımı kaldırıp minikçe gülümsedim fakat ne demek istediğini anlamamıştım. Ensemi kavrayıp yüzüme doğru eğildi ve dudaklarını gülüşümün bittiği yere değdirdi.
"Burası... Sen gülümsediğinde buradan öpmeyi seviyorum." Neredeyse bitişik olan göğüslerimizden birbirimize akan duygularımızı fiziksel olarak hissediyor gibiydim. Onunla her şey somutlaşıyordu. Gözümün önünde uçan duygularımı görüyordum, parmak uçlarımdaki cızırtıları duyuyordum sanki.
"Of, ulan Toprak!" Derin bir nefes aldım ve gözlerimi kapatıp alınlarımızı birleştirdim. "Efendim Derinko." Tatlı sesine karşılık kıkırdamış ve masada tuttuğum ellerimi beline yerleştirmiştim. Biz birbirimize yaslanmış şekilde dururken, dünyada yanlış giden hiçbir şey yokmuş gibi hissediyordum.
Kahvelerimizi doldurmuş ve elimizde kupalarımızla salondaki kanepeye yerleşmiştik.
"Sen çoğunlukla evde yalnızsın değil mi?" Boştaki elimi beline sarıp kafasını omzuma yaslamasını sağlarken söylediklerine kısık bir onaylama verdim. Aklından ne geçtiğini bilmiyordum ama tam o an sevgilim evimde sadece iç çamaşırıyla durabildiği için sürekli iş seyahatine çıkan ebeveynlere sahip olduğuma şükrediyordum.
"Annem birazdan arayıp beni eve götürmesi için babamı gönderdiğini söylerse şaşırmam." Kafamı ona doğru çevirip yüzünü benimkine çevirmesine sebep oldum. "Öyle bir ihtimal mi var? Bu akşam burada kalmana izin vermemişler miydi?" Muhtemelen çatılmış olan kaşlarımın ortasına dokunup gülümsedi. Küçük bir gülümseme bile gözlerinin parlamasına sebep oluyordu. Öyle bir aurası vardı ki beni tek bir gülücükle bile içine çekiyordu. Bir süre sonra benim yüzümden sokakta bile öpüşmeden duramayan toksik sevgililere dönüşeceğimize neredeyse emindim.
"18 yaşına girdiğimden beri bana ilişkilerim hakkında verdikleri tavsiyeler sadece cinsel sağlığım ile ilgili ama ilk defa bir erkekle olduğum için babam biraz endişeli gözüküyordu." Doğru söylüyordu. Babası kendini geliştirmiş, havalı ve çağdaş biri gibi gözüküyordu ama 18 yaşındaki oğlunun gay ya da biseksüel olduğunun sinyalini vermeden karşılarına erkek arkadaşıyla çıkması onu şaşırtmış ve endişelendirmiş olabilirdi. Bu oldukça anlaşılabilir bir durumdu. Yine de bu gece onu eve götürmesini hiç istemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARE YOU GAY? | bxb
Short StoryToprak, Derin'in gay olup olmadığını çok merak ediyordu ama Derin'in sırrını açık etmeye hiç niyeti yoktu.