KURTARICI

BÖLÜM 22

Harry şiddetli bir boğaz ağrısıyla uyandı. Severus'un ona verdiği iksir etkisini yitirmişti ve şimdi boğazı çok ağrıyordu. Severus'un derse girdiğini biliyordu. Ayaklarını yataktan sallayıp yere bastı. Küçük battaniyesini kendine sarıp, çıplak ayaklar ve çizgili pijamalarıyla İksir Sınıfı'na yürüdü.

Kapıyı yavaşça açıp içeri göz attı. Severus öğrencilerine ders anlatırken, çocukların elindeki tüy kalem hızlı hızlı hareket ediyordu. Harry, boğazındaki şiddetli ağrı artınca Severus'un yanına yürüdü.

İksir Sınıfı'ndaki ikinci yıllardan birkaç kız Harry'i battaniyesine sarılmış halde görünce "Avvv..." gibi sesler çıkardılar.

Severus sesleri duyunca kaşlarını çattı. Etrafına bakınınca derse girmeden önce uyuttuğu Harry' i fark etti. Çocuğun yanına giderek kaşlarını çattı.

Küçük çocuk koruyucusuna bakmak için başını yukarı kaldırdı. Severus'un kaşlarını çatmış olduğunu görünce, aşağı bakarak "Kızma..." dedi. Bunu o kadar yumuşak ve sevimli söylemiş olmalı ki, sınıftaki kızlardan yine sesler geldi.

Severus, kızlara sert bir bakış atarak dikkatlerini parşömenlerine vermelerini sağladı. Sonra Harry'e dönerek yavaşça kucağına aldı. Harry anında başını Severus'un çenesinin altına sıkıştırarak gözlerini kapattı.

Severus kucağındaki çocukla sınıfın köşesine geçti. Köşeden son bir kez sınıfın dikkatini derslerine verdiğinden emin olarak kucağındaki ufaklığa baktı "Ne oldu?" diye sordu.

Harry başını kaldırıp adama baktı. Küçük çocuğun bakışları kesinlikle uykulu ve bitkin görünüyordu "Boğazım ağrıyor" diyerek başını tekrar Severus'un çenesinin altına sıkıştırdı.

Severus iksir dolabına giderek bir iksir çıkardı. Küçük şişeyi çocuğa uzattı.

Harry küçük elleriyle şişeyi kavrayarak, tekrar Severus'a baktı. Severus çocuğun soracağı şeyi bilerek "Evet aromalı" dedi.

Harry yavaşça kapağını açıp şişeyi ağzına götürdü. Şişedeki bütün sıvıyı içerek, boş şişeyi adama verdi. Severus boş şişeyi sessiz bir büyüyle bir yere koyarken Harry'i odasına yatırmak için şifreli kapıya doğru yürüdü.

Harry Severus'un onu odasına yatıracağını anlayınca, adamın boynundaki tutuşu sıklaştı "Seninle kalmak istiyorum lütfen kalabilir miyim ?" diye sordu.

Severus çocuğun sevimli sesinin onu ele geçirmesine izin vererek nefes verdi. Başını tamam anlamında sallayarak çocuğun üzerindeki battaniyeyle küçük çıplak ayakları örttü.

Harry başını Severus'un omzuna koyarak gözlerini kapattı. Adamın ders anlatan sesi sınıftaki tüy kalemlerin cızırtılarına, kazanların fokurdama sesine karışıyordu.

Severus bir yandan sıralar arasında dolaşırken bir yandan da çocuğun küçük sırtına daireler çiziyordu. Harry'nin olan uykusu sınıfı gezerken uçup gitmişti. Özellikle saçı pembe bir küçük kız dikkatini çok çekmişti.

Severus, Tonks'un kazanına yaklaşınca sol kaşını kaldırdı. Boğazını temizleyerek "Bayan Nymphadora, sanıyorum ki iksiriniz koyu mavi bir renk almalıydı. Sarı değil" dedi.

Tonks kaşlarını çatarak profesörüne baktı. Kendine 'Nymphadora' diye hitap edildiği için sinirlenmiş olmalı ki saçları koyu kırmızı bir renk almıştı.

Severus'un kucağındaki Harry kızın saçlarının rengi değiştiğinde, aralık olan gözleri şokla açılarak başını Severus'un omzundan kaldırdı. Kızın saçlarına şaşkınlıkla bakarak "Bu- bunu nasıl yaptın?!" diye sordu.

Tonks'un yüzündeki kızgınlık yerini gülümsemeye bıraktı. Küçük olduğu için saçlarının rengini tam kontrol edemiyordu. Çocuğun şaşkınlığına kıkırdadı "Doğuştan gelen bir özellik" dedi.

Severus kaşlarını çattı. Harry'nin başını eliyle omzuna yatırarak, ikinci yıla döndü "İksirinize bakın Bayan Nymphadora" diye tıslayarak sıralaın arasında dolaşmaya devam etti.

Severus sınıfta dolaşmaya ara vererek masasına oturdu. Harry başını kaldırarak Severus'a baktı. Gözlerini yere indirerek "Özür dilerim" diye fısıldadı.

Severus şaşkınlıkla kucağındaki küçük çocuğa baktı "Ne için özür diliyorsun?"

Harry biraz sessiz kaldıktan sonra konuştu "Onun dikkatini dağıttığım için" Severus olayı anlayarak kaşlarını kaldırdı.

Severus çocuğun yüzünü kapatan saçları parmaklarıyla arkaya tarayarak "Evet, onun dikkatini dağıtman hoş değildi. Ama bir daha olmayacaksa özrünü kabul edebilirim" dedi.

Harry başını adamın omzuna yaslayarak "Olmayacak" dedi usulca. Severus başını sallayarak onayladı.

Yarım saat sonra sınıf, işini bitirmiş iksirlerini şişelemiş olarak eşyalarını topluyordu. Yavaş yavaş herkes dışarı çıkarken Tonks herkesin arkasında kalmıştı. Severus küçük kızı yanına çağırarak sınıfın dışarı çıkmasını bekledi.

Tonks yavaşça profesörünün masasının önünde durdu. Korkuyla yutkunarak Severus'a baktı. Severus kızı korkutmak adına hiçbir şey söylemeden durdu. Sessizlikten sonra "Size soruyorum Bayan Nymphadora, iksirinizde nerede hata yaptınız?" diye sordu.

Tonks gözlerini zeminde gezdirerek düşündü. Ama nerede hata yaptığını bilmiyordu. Sessizce "Bilmiyorum profesör" dedi. Sesi fısıltının bir tık üstündeydi.

Severus nefes alarak başladı "Öncelikle çok dikkatsizdiniz Bayan Nymphadora. Sonra talimatlara uymadınız. Ayrıca ateşi fazla açtığınız için kıvamı tutmadı. Talimatlara uymadınız derken Filsikür dişini bir tutam koymalıydınız, bir kaşık değil..... Bundan sonra daha dikkatli olmanızı tavsiye ederim. Aksi halde ceza almanız kaçınılmaz olacaktır" diye bitirdi. Son cümlesini biraz tehditkar bir tonda söylemişti.

Tonks "E-evet efendim" diye kekeledi. Severus "Çıkabilirsiniz" dediğinde koşar adımlarla sınıf kapısından çıktı.

Severus kucağında uyuyaklan Harry'i odasına yatırmak için kalkarken, öğrencilerin masasına koyduğu iksirleri sonra kontrol etmek için aklına bir not yazdı...

°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°
Merhaba... Ayyyy bu bölümü yazarken kalbim deli gibi atıyodu. Çoook tatlılar. Neyse şimdi. Abi ara sıra size de 'Snape'ten nöfröt ödöyorom' diyenlere Sectumsempra atma isteği geliyor mu? Kafasını sürte sürte anlatacan Snape'in iyi biri olduğunu. Neyse okuyan, oy veren, takip eden, yorum yapan herkese çoook teşekkür ederim
💖