Aware Japonca'da kısa ve geçici ancak olağanüstü güzellikte bir anın hem güzel hem de acı veri olmasına denir.
•Öncelikle hoş geldiniz...
•Oy atmayı ve yorum yapmayı lütfen unutmayın...
•İyi okumalar...
<3 <3 <3
Jimin ve Yoongi hyungun gidişinden sonra Namjoon hyung, Hoseok hyungu ben ise Taehyung'u sakinleştirmeye çalışıyordum. Namjoon hyung Jimin hyungun dediklerini çok takmıyor gibiydi. Daha doğrusu sinirden söylediği için ciddiye almıyor gibiydi. Ama Taehyung ve Hoseok hyung ciddi olup olmadığını anlayamayacak kadar üzülmüşlerdi.
İkisi de ağlıyordu...
Taehyung'un gözyaşları resmen kalbimi acıtıyordu. Her damlası aktığında görmemem için hızla siliyordu. Bana zayıflığını göstermiyordu. Ama bugün de saklamasına izin vermeyecektim. Bugün onun yanında olacaktım.. Yavaşça sandalyemi yaklaştırıp yanaklarından tuttum. Burnunu çekip gözlerime baktı. Gözleri hemen kızarmıştı. Alt dudağını büzerek bana bakıyordu. Taehyung...
Gözünden akan yaşı gülümseyerek sildim.
"Jimin hyung söyle-"
Jimin hyungun ismini duyar duymaz alt dudağını ısırıp daha şiddetli ağlamaya başladı. Gözlerini bacaklarının üstündeki ellerine dikti. Yavaşça yanaklarını bırakıp sandalyeden kalktım. Önüne çöküp ellerine uzandım. Ellerini tutunca gözlerini yine gözlerime dikti. Ellerini yavaşça okşarken başımı da dizine yaslamıştım.
"Ağladığında bile çok yakışıklı gözüküyorsun hyung."
Söylediğim şeyi duyar duymaz küçük bir kahkaha kaçırdı dudaklarından. Gülümseyerek ellerini daha yavaş okşadım.
"Bak Hoseok hyung da ağlıyor. Çok yakışıklı ağlamıyor mu sence de?"
Kafasını kaldırıp Hoseok hyunga döndü. Hoseok hyung hem ağlıyor hem de Namjoon hyunga bir şeyler söylüyordu. Namjoon hyung da omzunu sıvazlayıp başı ile dediklerini onaylıyordu. Namjoon hyungun çenesi hafif öne çıkmıştı. Baya ciddi görünüyordu...
Yerden doğrulup tekrar Taehyung'un gözünden akan yaşı sildim.
"Bana bir dakika ver lütfen."
Elini bırakıp Hoseok hyungun yanına yaklaştım. Az önceki gibi yere çöktüm ve ellerimi sandalyenin kenarına koydum.
"Hyung."
Hoseok hyung kızaran yüzü ile bana döndü. Kıyamıyorum size ağlamayın lütfen...
"Ağladığında çok yakışıklı görünüyorsun."
Söylediğim şey ile o da Taehyung gibi güldü. Namjoon hyung aferin der gibi bana dönüp gülümsedi. Yerimden doğrulup Hoseok hyungun boynuna arkadan sarıldım ve başımı omzuna koydum.
"Hyung. Jimin hyung söylediklerinde ciddi değildi. Sadece sinirlendiği için onları söyledi. Lütfen ağlama."
Hoseok hyung burnunu çekip gözlerini sildi.
"Onu bırakacağımızı nasıl düşünür? Evet onsuz hayaller kurduğumuz doğru ama bunun nedeni aynı şeyi onun da yapmasını istememiz... Sonsuza kadar birlikte olmayı ben de isterim ama şartlar buna engel olacak. Hepimizin hayalleri, hedefleri bambaşka."
Kollarımı boynunda gevşetip karşısına geçtim.
"Sadece biz olmadan da hayatına devam edebilmesini istiyorum. Hiç görüşmemek üzere hayatından çıkmıyoruz sonuçta..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Commuovere | Taekook | ✔
Fanfictiontaekook, yoonmin soulmate au. Commuovere: İçini ısıtan ve gözlerini yaşartan hikaye anlamına gelir. (İtalyanca) Ruh eşinin isminin teninde kazılı olduğu bir dünya hayal edin. Tanrı Jin ruh eşlerini çok sevdiği için onlara kavuşmaları için bir şans t...