Commuovere | Taekook | ✔

12|°Saudade°

Portekizce Saudade; şu an var olmayana, kaybedilmiş kişiye veya yokluğuna duyulan buruk, melankolik özlem demektir.

•Hoş geldiniz.

•Bölüm Jeongguk'un ağzından olacaktır. Ona tek bir hakaret eden olur ise engellerim hiç acımam.

•İyi okumalar.

<3 <3 <3

Jeongguk

Yere çökerek Taehyung'un fırlattığı bilekliği tutuyordum sıkıca. Bir yandan ağlarken bir yandan resmen kalbime sokmaya çalışıyordum bilekliği.

Mantıklı düşünmeye ve çözüm üretmeye çalışsam da öylece yerde kalmıştım. Taehyung'un söylediklerine inanamıyordum... Gerçek olabilir miydi cidden? Peki ya Jimin hyung...

Bileğindeki yazı benim ismim değil miydi yani? Nefesim kesilerek yerden zar zor doğrulup hala aralık olan kapıdan Taehyung'un evine girdim. Deli gibi etrafa bakınıyordum telefonumu bulabilmek için. Doğruları öğrenmeliydim.

Telefonu cebime attıktan sonra kapıyı kapatıp Jimin hyungun evine doğru koşmaya başladım. Kolunda yazan ismi görmeliydim. Orada kendi ismimi görmek zorundaydım...

O kadar hızlı koşmuştum ki kapısına vardığımda nefesim kesilmişti. Derin bir nefes alıp kapıya sertçe vurdum. Ellerimi dizlerime yerleştirip nefesimi düzenlemeye başladım. İçeriden birkaç ayak sesinin gelmesiyle kapıda Jimin hyungu gördüm.

"Jeongguk, ne işin var bura-"

Sertçe kolundan çekip evin yan duvarına çektim onu. Yüzüne baktığımda gözyaşlarımı durduramamıştım.

Karşımda, ya hayatım boyunca beklediğim ruh eşim ya da ruh eşim sanıp boşuna zamanımı harcadığım insan vardı...

Bileğine uzandım titreyen ellerimle.

"J-jimin hyung... B-bana bileğini göstermek zorundasın..."

Sertçe elimi tutup beni durdurdu.

"Bunu yapamam Jeongguk biliyorsun. Ayrıca neden ağlı-"

Sertçe elini tuttum.

"H-hyung, eğer o ismi göremezsem benim için her şey bitmiş demektir... Yalvarırım görmeme izin ver."

Jimin hyung ürkerek duvara doğru geri geri giderken gözümden yaşlar akıyordu. Orada başkasının ismini görürsem burada yıkılabilirdim...

"Jeongguk üzgünüm bunu yapamam... O ismi korumak istiyorum..."

Yavaşça yutkunup derin bir nefes aldım.

"Tamam hyung şöyle yapalım. Ben sana tek bir isim söyleyeceğim ve bana sadece o olup olmadığını söyleyeceksin."

"Bunu da yapmamız yasak Jeon-"

"HYUNG SENİNLE KONUŞTUĞUM ŞU SANİYELERDE RUH EŞİMİ KAYBEDİYOR OLABİLİRİM! HER ŞEY ZATEN MAHVOLDU NOLUR BANA BUNUN CEVABINI VER! B-BİZ CEZALANDIRILACAĞIZ BİLE ZATEN!"

Nefesim titreyerek omuzlarına tutundum. Ayakta durmak her saniye zorlaşıyordu.

"B-biz cezalandırılacağız derken? Kimden bahsediyorsun sen?"

"H-hyung sadece bir isim soracağım... B-bileğinde b-benim ismim mi var?"

Gözlerine bakarak sorduğum soru karşısında boş gözlerle bakan bir hyung vardı...

Tam o an fark etmiştim ismimim orada olmadığını ama kabullenememiştim belki de. Hala sözlü bir kanıta ihtiyacım vardı.

"Cevap ver hyung..."