Duru: Bilinmeyen nereye kadar kaçabiliceksin ki ?
Duru: Ayrıca karşıma çıkınca sana seni istemiyorum git diyceğimi mi sanıyorsun ?
Duru: Eğer öyleyse beni hiç tanımıyorsun.
Bilinmeyen: Belki de seni senden de iyi tanıyorum.
Bilinmeyen: Öyle bir şey demezsin ama şu an karşına çıksam arkana bakmadan topuklarsın.
Bilinmeyen: Bırak da zaman geçsin.
Bilinmeyen: Senin tabuların var ve ben o tabularını kırayım.
Bilinmeyen: Kıran ilk ve son kişi olayım.
Bilinmeyen: Zaman vericek misin ?
Duru: Al bakalım.
Duru: Umarım zamanını iyi kullanırsın :')
Telefonu cebime atıp salona ilerledim. Uzun zaman olmuştu annemle oturmayalı ve sürekli işte olduğundan özlüyordum.
Aşağıdan bağırışma sesleri gelirken merdivenleri üçerli beşerli atlayarak hızla salona girmiştim. Etrafa bakarken televizyonda maçın açık olduğunu ve karşısında iki tane hayvan gibi bağırışan Yalın ve Umut'u görmüştüm. Bunlar mı bağırıp duruyolardı boşuna mı korktum yani ben.
"Naber ufaklık ?" Umut bildiğimiz gibi yine beni sinir etme çabasındaydı. Yalın elinde ki ona doğum günümüzde aldığım oyun konsolunun kolunu sımsıkı tutarken bir andan da kendime sövüyordum. Ne vardı da daha sessiz bir şey almadıysam, ayrıca ben bunu bu kafayı ufaklıkla bozmuş çocukla oyna diye mi aldım ya.
Mutfağa ilerlerken buz dolabının üstünde ki küçük beyaz kağıtta yazan notu okudum annem bırakmıştı.
Kızım, Yalın'ın arkadaşı geldi oyun oynıycaklarmış bende acil hastaneye gitmem gerekti ameliyat edilmesi gereken bir hasta vardı sonunda ikna olmuş ameliyata, özür dilerim güzelim."
Kağıdı gülümseyerek okuduğumda annemle gurur duyduğumu bir kez daha fark ettim. Umarım ileride bende onun gibi başarılı bir doktor olurdum.
"Kendi kendine gülmeye mi başladın ?"
Aniden gelen Umut'un sesiyle yerimde sıçrarken ellerimi tezgaha koydum. Bu çocuğun benle derdi neydi ya.
Umut üstüme üstüme gelirken az önce sanki korkan ben değilmişim gibi sakince onu izliyordum.
"Ufaklık korkmuş mu ?"
O her yaklaştığında kokusu burnuma dolarken babamı özlediğimi fark ediyordum.
Tam önümde durduğumda geriye yaslanık olmasam dudaklarımız bile değicekti ama ben hâlâ ters tepki göstermemiştim daha doğrusu gösterememiştim sanki karşımda duran babamdı ve ben şu an Umut'a sarılmamak için zor duruyordum.
"Yo-yok ne ko-korkucam" hey ben kekelemiş miydim ? Bunu sadece çok heyecanlı olduğumda ya da stres altında olduğumda yapardım.
Umut gülmeye başladığında gözlerim yanağında ki gamzesine takıldı. O hep orda mıydı ? Çünkü benim o kadar güzel bir şeyi görmemiş olamazdım. Güzel mi ? Duru kendine gel. Umut'ta ne güzel durur ki...
"Çok tatlısın ufaklık."
523 kişi bunu beğendi.
umuttunç: Ellerin ellerime bir değse...
Yorumlar kapatılmıştır.
.....
Seelam duramadım uyumadan bi bölüm daha atayım dedim üstelik saat 05:05
Artık Umut karakterimizi sizlerle paylaşmak istedim nasıl buldunuz ?
Bir de hazır sev kitabının kapağını değiştirmişken bunu da değiştireyim dedim nasıl olmuş ?
Yıldızımıza yıldız tozu eklemeyi unutmayalım :')
Sizi seviyorum 🐥🥺
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güzel Kızım / texting
Teen Fiction0545 *** ****: İyi ki doğdun ay. 0545 *** ****: İyi ki doğdun güzel kızım. 0545 *** ****: En tatlı sızım.