'remember'

1.6K 64 21
                                    

Sabah gözümü açtığımda nerede olduğumu anlayamadım. Üstümde bir tişört vardı.
Altımda ise hiçbir şey yoktu.
En son Jack'in evinde ve bir odadaydık şuan ise burası Jack'in odası değildi. Ayaklarımı yataktan aşağı sarkıttım. Ve kapıya doğru ilerledim. Odadan dışarı çıktım. Kocaman bir evdi. Bir sürü odası vardı. Nereye gideceğimi şaşırmıştım. Ve bir kadın bana doğru yaklaşmaya başladı. Üstünde hizmetçi üniforması vardı herhalde hizmetçi idi.

"Merhaba Ben Kate. Wolfhard konağının hizmetçisi."
Wolfhard mı inanmıyorum şuan Finnlerin evindeydim pardon Wolfhard Konağında.

"M-merhaba ben Millie. Şey acaba Finn'in odası nerede ?"

"Şu tarafta." Sağ tarafı gösterdi zaten iki tane oda vardı Kate'e teşekkür edip sağ tarafa yöneldim. Zaten sadece iki tane kapı vardı iki tanesinden biridir zaten Finn'in odası.

Bir dakika! Ben şuan odaya giremem! Hay lanet! Dün yaşadığımız bütün herşey çıkmıştı aklımdan biz dün Finn ile yatmıştık. Ve eğer onun odasına girersem onu çok önemsediğimi düşünecek ama zaten önemsiyorum, ya da hayır. Off hiç bir şeyi bilmiyorum

Artık kendimi toplayıp Fİnn'in odasını bulup içeri girmek vardı Kate'in dediği yere geldiğimde elimi ilk gelen kapıyı açtım. Hayır burası lavaboydu. O zaman diğer oda finn'in odası idi. Hemen diğer kapıya doğru yöneldim.

Evet burası Finn'in odası idi. Hemen içeri girip kapıyı kapattım. Odası çok güzeldi. Simsiyah perdeler. Bir şifonyer ve şifonyerin üstünde olan Finn'in gitar çaldığı fotoğraflar, ve dolabının önünde duran gitarı. Her zaman erkeklerin gitar çalmasını sevmişimdir.

Finn daha uyuyordu. Onu uyandırmaya karar vermiştim. Aslında saatin daha kaç olduğunu bile bilmiyordum. Finn'in yattığı yatağa doğru ilerledim. Ve yatağına oturup saçları ile oynamaya başladım.

"Finn hadi kalk! Finn."
"Hıhıhı"

Beni takmıyordu çok uykuluydu. O uyanmadıysa şimdi onun üstüne doğru zıplayacaktım. Bir anda Finn'in üstüne zıpladım. Finn yataktan sıçramıştı korkudan.

"Ya napıyorsun millie ?"

"Uyanmazsan seni böyle uyandırırım. Hadi bana herşeyi anlat. Ben neden buradayım ?"

"Sen dün neler olduğunu hatırlamıyor musun?" Demişti ve yüzünün düştüğünü görebiliyordum bence şaka yapmaktan hiç bir şey olmazdı.

"Hayır hatırlamıyorum ne oldu ki dün ?"

"Şey millie biz ." Şuan biraz kıkırdıyordum.

"Ne var millie neden gülüyorsun?" Gülmem daha da şiddetlenmişti Finn ise "ne var amk" der gibi bakıyordu bana.

"Tamam şaka dünü hatırlıyorum ama buraya nasıl geldiğimi hatırlamıyorum."

"Yani bizim senle yaşadığımız şeyleri hatırlıyorsun öyle mi ?"

Kahretsin! Yanaklarım kızarmıştı. Şuan aşırı utanıyordum.

"Dünya'dan Millie'ye!"

"Hı! Öf her neyse ben evime gidiyorum."

"Peki."
Kalmam için ısrar edeceğini düşünmüyordum açıkçası.

"Telefonum ve kıyafetlerim nerede Finn ?"
Şifonyerini gösterdi bana umarım telefonumu kurcalamamıştır diye dua ediyordum içimden.

"Görüşürüz Wolfhard ."

"Görüşeceğiz Brown."

✧ ✧ ✧ ✧

Yaklaşık iki saattir yatağımda uzanıp sadece netflix izliyordum. Çünkü başka yapacak bir şey gelmiyordu aklıma ama artık bir şeyler izlemekte istemiyordum. O yüzden hemen Sadie'yi aradım.
"Alo Sadie .... Evet buluşalım çok sıkıldım evde.... Tamam o cafeyi biliyorum öptüm görüşürüz."

Sadie ile bir cafede buluşacaktık aynı zamanda Sadie Lilia'yada haber vereceğini söylemişti. Bende tabiki onayladım.

Üstüme bir crop top altıma da biraz geniş paça olan krem renginde bir pantolon giymeyi tercih ettim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üstüme bir crop top altıma da biraz geniş paça olan krem renginde bir pantolon giymeyi tercih ettim. Anneme arkadaşlarımla buluşucağımın söyleyince annem onayladı. Ve annem dün olan hiç bir şeyi sorgulamamıştı. Dün evde bile değildim ama sanırım annem çok beni sıkmak istemiyordu. Birazcık makyaj yaptım ama çok sade bir makyaj ayakkabı olarak da beyaz converslerimi giyecektim.

✧ ✧ ✧ ✧

Cafeye geldiğimde kızları beklemeye başladım. Sadie'nin turuncu saçlarını gördüm. Ve beni görsün diye elimi kaldırdım. Hemen beni görüp karşıma oturdu. Ve ardından Lilia geldi.

"Eee Millie nerdeydin dün ?" Dedi. Sadie Onlar biliyor olamazlardı dimi ?
Ama onlara dünkü yaşananları anlatmam gerekiyordu. Sonuçta onlar benim en yakın arkadaşlarım.

"Tamam siZe herşeyi anlatacağım ama bağırmak, çağırmak yok anlaşıldı mı ?"

"Anlaşıldı komutan." Dedi. Lilia ve bu benim biraz gülmeme neden olmuştu.

"Biliyorsunuz ki dün hep beraber D/C oynadık. Jack'de bana Finn'i öpmemi söylemişti. Ve sonra Finn beni yukarı çıkardı."

"Millie buraları bizde biliyoruz ya hadi çatlayacağım sonra ne oldu ?"

"Ya işte biz yukarı çıktığımızda bir oda buldu ve işte dün Finn ile beraber yattık ve sabahleyin kendimi Finn'lerin evinde buldum."

"Neğğğğ???" Diye bağırdı. Lilia iyi ki çığlık atmayın demiştim. Sadie ise Fillie diye bağırıyordu. Herkes ise bize bakıyordu ve bende onlara "iyi misiniz ?" bakışları atıyordum.

"Size bir daha hiçbir şey söylemeyeceğim."

"Ya tamam kızma bize sadece çok sevindik. Ee sonra ne oldu ?"

"Kendi evime geldim işte."

"Sen şuan Finn ile dört ay önce tanışmış olsan şuan sevgiliydiniz." Ben sevgili olmak istemiyordum ki sadece bir sex yaptık sonuçta aramızda daha başka bir şey olması. Onu daha yakından tanımam gerekiyor. O zaman gelince düşünürüm.

"Ya ben Finn ile ilgili konuşmaya gelmedim buraya. Ayrıca siparişlerimizi verelim."

"Peki." Dedi ikiside.

Ben vanilyalı milkshake söyledim kendime, Lilia çikolatalı, Sadie de çilekli söyledi hepimizin ağız tadları farklıydı. Ama bu en yakın arkadaşlarım olamayacakları denemezdi.

hi babes! 👒🤠

i need your love | fillieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin