10.BÖLÜM
*YAMAÇ*
Bir haftadır Gül'le yaptığım o güzel anlaşmanın etkisindeydim.Zaten onu daha kanalarızada ,bana çarptığı o an beğenmiştim.Onun o atarlı halleri, aksi tavırları ve hala yeşil mi,mavimi diye ayırt edemediğim o çok açık yeşil gözleri beni tesiri altına almıştı.Ona sarılarak yatmak iyi gelecekti,ona dokunmaya alışacaktım güya ama,onun kokusunu içime çekerek uyurken ,daha fazlasını istememden başka işe yaramadı.Hele o öptüğüm dudakları,öptükce daha bir tatlanıyordu sanki.Bende bu görevlere alıştırma yapma bahanesiyle onu uzun uzun öpme fırsatı bulmuştum.Onun her kıvrımını merak ediyordum ve öpmek istiyordum.Oysa kadın kavramı bana tek gecelik ilişki demekti ,şimdi bu hergece yanımda yatan kadına olan doyumsuzluğumda nedendi böyle?Bazı geceler ona sarıldığımda bile onu düşünürken buluyordum kendimi.Bu düşüncelerimden ilk günlerde kolay kurtuluyordum ama şimdi,son günlerde bu iyice zorlaştı.O uyurken onu izlemek için bile uyanır oldum.Onun uykusundaki masumluğu bile tatlı geliyor bana.Bir de onunla dışarıdayken kavga etmek beni iyice bu dünyadan soyutluyordu.Bu kızın kavga etmesi bile bir değişik.Aşık olmuş olamam herhalde.Ben aşık olmam ki değil mi?Hele ki 15 gün gibi kısa sürede...
*GÜL*
15.GÜN Eleme Gecesi
Sabahtan beri içim içime sığmıyordu.Bu gece eleme gecesiydi ve kimin gideceğini daha tahmin edemiyordum.Aslında bu adaya ilk geldiğimden beridir aklımdaki tek tahmin ve korktuğum isim Esma'ydı.O kadar aşık ki gözü parayı bile görmüyor resmen.Eğer onlar giderse Melis ve Yalçın'dan başka arkadaşım kalmayacak.Tabi bir de dost mu düşman mı olduğunu daha bilmediğim Yamaç var.
Bugün yapım şirketinden gelen elbise kutusunu açmaya korkuyordum.Geçen yayın öncesi gelen o kırmızı elbise gibiyse ,yine kendimi çıplak hissedecektim.Beyaz elbise kutusunun kapağını içimdeki huzursuzlukla açtığımda açık pembe,dizlerimin üstünde kabarık tül etekli,askılı bir elbise çıktı.Ben şimdi bu saçma elbiseyi mi giyecektim yani?Yüzümü buruşturup elime aldığım elbiseyle banyoya gittim ve elbiseyi girdim.Açık pembe tonlarında makyaj yaptım ve saçlarımı da maşayla şekillendirdikten sonra çocukken oynadığım barbi bebeklerine benzemiştim.Kapı aniden açılınca bir an ürksemde Yamaç'ı görünce normale döndüm.Ama onun bakışları bir değişikti.
"Ne oldu Yamaç,niye bana öyle bakıyorsun?"
"Hiiiç, bişey yok!"deyip dolaptan aldığı takım elbiseyi giymeye başladı.Aynadan gözlerimi onun vücudununa kaydırıyordum ki yakalandım.
Çapkınca gülümseyip,"Asıl sana ne oldu Sarışın?Niye bana öyle bakıyorsun?"dedi.Klasik Yamaç işte ,bir fırsatını bulur ve senin soktuğun lafı geri sana sokar.
"Git banyoda giyin de bakmıyım sana"dedim.
"Banyoda da beni dikizlemiştin."
Ay evet o sahne hala gözümün önünden gitmiyor bir türlü.Hatırlayınca bile utanıyorum.
"Tamam Yamaç,gözüm kaydı uzatma!"dedim ve konuyu kapattım.O da giyinmişti.Takım elbise bir ayrı yakışıyordu bu adama.Amaaan ben ne diyorum be.Bana ne yakışıp yakışmadığından .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞIK OLURSAN KAYBEDERSİN
Teen FictionTANITIM Bir yarışma düşünün...Tam 120 gün sürecek olan yarışmanın ödülü 10 milyon dolar.Yarışma şartlarıysa ıssız bir adada kalan yarışmacılarımızın 120 gün içinde birbirlerine aşık olmaması gerekiyor.Aşkını seçen parayı kaybediyor.Kendinize güven...