EDİT: Nasıl buldunuz yeni hikayemi?Sizce devam ediyim mi?Bu konuda fikrinizi söylerseniz mükemmel olur.Seviliyorsunuz ......Keyifli okumalar....
4.BÖLÜM
Sinirli bir şekilde akşamki tanışma yemeği için hazırlanıyordum.Kapının çalınmasıyla kapıyı açtığımda Esma üzerine turkuaz mavisi vücuduna yapıan son derece seksi mini bir elbiseyle kapıdaydı.Ona sarıldım ve;"Çok güzel olmuşsun canım."dedim.
"Sağol tatlım ama ben sana aynı şeyi söyleyemiycem"dedi.Yukarıdan aşağı yüzünü buruşturarak üzerimdekilere bakıyordu.
"Neden ki?Bence gayet yerinde."dedim.Herzamanki gibi pantolon ceket giymiştim.Dedim ya ben pantolon seviyorum.Üstümdeki siyah ceketimde fena durmuyordu.
"Tatlım biz bu yarışmaya katılıyorsak,biraz cazibeli olmalı ve karşımızdaki rakibimiz konumundaki o taş gibi erkekleri kendimize aşık etmeliyiz ve onların elenmesini sağlamalıyız"dedi.
Bir taraftan da içeri girmiş ve benim kolumdan sürükleye sürükleye yatak odasına çıkarmıştı.Aslında düşününce haklıydı,fakat benim yapıma ters.Buzlar kraliçesi lakabını boşuna almadım ben.O erkeklere nasıl kur yapmamı veya onları baştan çıkarmamı beklerki benden.Düşündümde ıyyyk.Midem bulandı.Ben sadece her an düşündüğüm ve ayaklarımı yerden kesecek kadar sevdiğim birisi için kur yaparım ki daha öyle birisi çıkmadı henüz.
"Hadi sallanma yemeğe iki saatimiz kaldı."diye homurdanarak dolabımın kapağını açıp içinden kıyafetlerimi seçiyordu.Sonra durdu ve eline aldığı askıdaki elbiseyle yanıma geldi."Bunu giy!"
Elindeki elbiseye bakarak bir adım geri çekildim ve başımı sağa sola sallayıp"Olmaz Esma!Bu elbiseyi giyemem zaten zorla aldırttın bunu bana.Şimdi bu gecede herkese kuyruk sallayan ve ben müsaitim gelin diyen kızlar gibi bu kırmızı elbiseyi giyemem."dedim.
İki elini belinin yanına koyarak"Ne alakası var Gül.Bu elbise çok güzel ve sanada mağazada çok yakışmıştı.Şimdi inat etme de giy lütfen."dedi.Şuan onunla münakaşa etmek istemiyordum.Zaten toplantıda karşımda oturan salağın bakışlarına maruz kaldığım için sinirlerim bozuktu birde Esma'yla ağız dalaşı yaparak iyice gerilmek iyi olmazdı.Çaresiz elindeki elbiseyi alıp üzerime giydim.
Bir saat sonra hazırdım.Üstümdeki elbisenin derin ve şeklinde inen bir sırt dekoltesi vardı.Elbise dizlerimin 15 santim üstündeydi ve benim gibi normal bir elbiseyle bile rahat edemeyen biri için fazla iddialıydı.Kapının önüne gelen taksiye binip,Yapım şirketinin yemek için ayarladığı Hanzade Restauranta gittik.Taksiciye parasını ödeyip,arabadan indikten sonra içimi tuhaf bir his kaplamıştı.120 günde yaşayacak olacağımız heyecanın ilk kıpırtılarıydı sanki.Kapıdan içeri girdiğimizde kırmızı halıyı takip ederek,garsonların yön göstermesiyle restaurantın üst katına çıktık ve bizim için hazırlanmış olan büyük masaya doğru yürüdük.Hemen hemen herkes gelmişti.Biz yarışmacılardan başkası da yoktu zaten.Yapım şirketi restaurantı bizim için kapatmıştı.Masada her sandalyenin önündeki beyaz kağıtlarda isimlerimiz yazıyordu.Mecbur Esma ile ayrılıp ismimizin yazdığı yere oturduk.Benim oturdum sandalyenin sağında Murathan,solunda ise Yamaç vardı.Bu çocuk hep benim yakınımda olmak zorundamı?Neyse sanırım buna alışmam gerekecek.Yemek güzel geçmişti.Kızlardan Bengü biraz tuhaftı ama Melis ve Cemre'yi sevmiştim.Murathan'ın da sohbeti sıkmıyordu.Beni rahatsız eden bir tarafı yoktu yani.Yalçın da gayet efendi görünümlüydü,ama Arda bakışlarıyla bütün kızları süzdü,özelliklede Esma'yı.Yamaçtan hiç bahsetmiyorum bile.O nasıl bişey ya?Kasıntı,ukala,insanı rahatsız eden bakışlar...Daha daha bir sürü negatiflik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞIK OLURSAN KAYBEDERSİN
Novela JuvenilTANITIM Bir yarışma düşünün...Tam 120 gün sürecek olan yarışmanın ödülü 10 milyon dolar.Yarışma şartlarıysa ıssız bir adada kalan yarışmacılarımızın 120 gün içinde birbirlerine aşık olmaması gerekiyor.Aşkını seçen parayı kaybediyor.Kendinize güven...