29. Bölüm

15K 772 65
                                    


Merhaba canlarım. Yeni bir bölüm ile yine birlikteyiz.

 Bir arkadaşımdan aldığım mesaj bana hikayem hakkında çelişki yaşattı. O, hikayenin içinde Berfan'ın aşkının da olmasını sıkıcı bulduğunu ve yan karakterlere bu kadar geniş yer vermemin hikayeyi sıkıcı hale getirdiğini düşünüyormuş. Hepinizin düşüncesi benim için çok değerli, bu yüzünden ben de sizin fikrinizi almak istedim. Eğer Berfan ve Asaf'ın hikayesi sizi sıkıyorsa, lütfen söyleyin ona göre hikayemin yönünü değiştireceğim. Hikayemin ismi her ne kadar Demir Boran olsa da ben, Berfe ve Miran'ın iki çocuğunun da aynı hikayede olmasını istemiştim ama sizlerin düşüncesi benim için daha önemli. Çünkü her ne kadar yazan kişi ben olsam da okuyan ve yorumlayan kişiler de sizlersiniz. 

Bu konu hakkında lütfen yorumlarınızı yazın ki, ben de hikayeme ona yön verebileyim. Sizi seviyorum. 

Adil bey oğlunun sözlerini hem şaşkınlık hem de memnuniyet içinde dinlemişti. Evet, Asaf'ın evlenmesi önceliğiydi ama Miran Menzir ile dünür olmak da onun için bir şerefti. Hem oğlu sevdiği ve beğendiği kızla evlenmiş olacak hem de Diranoğlu aşiretiyle, Menzir aşireti birbirleriyle akraba olacaktı. Yıllardır toprağından kaçan oğlu dönmüş, dolaşmış ve yine kendi toprağından bir kıza gönül vermişti. Her ne kadar ikisi de İstanbul da yaşasalar da bu toprağın çocuklarıydı. Demek oğlunun kalbini çalan kız tam bir Menzir kızıydı. Yaşlı adam farkında olmadan gülümsedi. Eğer kız oğlunun dediği gibi dişli ise, tam da Menzirlere yakışan bir kızdı. Bu ailenin kızlarının ne kadar güzel ve dişli olduğunu tüm Mardin halkı bilirdi. Çünkü Berzan ağanın evlenen kızı da aynı oğlunun anlattığı gibi biriydi ve o evlenene kadar tüm Mardin'in delikanlıları etrafında pervane olmuştu. Diğer Menzir kızının etrafında pervane gibi dolanma sırası ise, şimdi Asaf daydı. Adil ağa gülümseyerek yerinden kalktı ve oğlunun yanına doğru ilerledi. Yüzüne yayılan memnu gülümseme ile omzunu sıktıktan sonra,

"Gazan mübarek olsun oğlum. Yolun çok engebeli ama bu beni yıldırmaz, tam tersi kamçılar diyorsan, Menzir kızını gelinim olarak görmekten gurur duyarım." dedi ve yavaş adımlarla odayı terk etti.

Asaf, babasının ardından bir süre daha boş gözlerle kapıyı izledikten sonra, bakışlarını abisine çevirdi ve onun da yüzünde aynı babasının ki gibi bir gülümseme gördü. Tek kaşını kaldırıp abisine bakarken,

"Sen bir şey demeyecek misin abi?" diye sordu. Genç adamın sorusu üzerine, Adem ağa yerinden kalktı ve kardeşinin yanına giderek, onu kucakladı.

"Babamın lafının üzerine diyecek bir söz bulmak zor ama bende asi Menzir kızını gelinimiz olarak görmeyi çok isterim kardeşim. Umarım kalbini kazanan kızı, bir gün karın olarak bu konakta görürüz."

İki kardeş kucaklaştıktan sonra, birlikte şirkete doğru yol alırlarken, Asaf 'ın aklına hala telefonunun kapalı olduğu gelmişti. Genç adam cebinden çıkardığı telefonu hızla açtı ve gelen bildirimleri merak içinde inceledi. Berfan dan gelen mesajı gördüğünde eli ayağı birbirine girmişti. Dün gece yolladığı mesajın cevabı gelmişti ama genç adam onun cevabını okumaktan çekiniyordu. Tedirgin ve heyecan içinde mesaja dokundu ve genç kızın yazdıklarını bir solukta okudu ama Asaf bu mesajı abisinin yanında okumamayı tercih ederdi. Çünkü genç adam Berfan'ın yazdıklarına tepkisiz kalamamış ve keyifli bir kahkaha atmıştı. Arabayı süren abisinin başını çevirip, ona meraklı bakışlar attığını görünce, başını iki yana salladı.

"Ölümüm bu kızın elinden olmazsa, emin ol ölümsüz olacağım abi." Dedikten sonra devam etti.

"Sana özel şoförüm gibi davranmak istemiyorum ama beni Menzir holdinge bırakır mısın? Orada bedenimi parçalara bölmek ve ruhumdan ayırmak için sabırsızlanan dişi bir panter beni bekliyor ve ben de onun bu isteğini gerçekleştirmekten büyük bir zevk alacağım."

Demir Boran ( Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin