Bu sefer gerçekten epeyce uzun bir bölümle sizlerleyim💜
Harika gelişmeler var😍 (spoi)😅
Umarım keyifle okursunuz.Okuduktan sonra yorumlarda buluşalımmm💜💜🌸😇
-------------------- Bölüm 30 -------------------
Şaşkınlık ve endişe arasında gidip geliyordum. Hanıl'a ne olduğu konusunda çok endişeliydim.
Ama aynı zamanda Unni'nin bu hali meraklı tarafımı da uyandırmıştı. Şimdilik bunun üzerinde çok durmamaya karar verdim. Unni'ye doğru yaklaşıp ellerinden tuttum. Elleri buz kesmişti. Gerçekten bu olay biter bitmez bunun nedenini kurcalayacaktım.
Unni'ye neler olduğunu sormak için uygun kelimeleri seçmeye çalışırken Euntak'ın sesiyle kapıya doğru baktım.
" Kral odaya teşrif ediyor!"
Dış kapının açılma sesi geldiğinde yatağımın kenarında duran örtüyü ne olur ne olmaz diyerek hızla takıp kapıya doğru döndüm.
Hanıl yaralandıysa neden buraya gelmişlerdi? Ya da sadece Kral gelmiş de olabilirdi tabii.
İç kapının açılmasıyla Kral ve ardından Hanıl içeriye girmişler ve biz de hızla Kral'a selam vermiştik.
Kral'a bir şey olmadığı için rahattım ve bu yüzden ona çok bakmadan arkasında gayet sağlıklı gibi duran Hanıl'ı şöyle bir süzdüm. Eee hiç bir şeyi yoktu bu adamın?
Örtümü yavaşça çıkarırken Kral bana bakıp gülümsedi.
" Hoş geldiniz Majesteleri."
Tekrar bir ufak baş selamı verip bu sefer gözlerinin içine bakarak ben de gülümsemiştim. Örtü olmadan onunla böyle rahat konuşabilimek hep hayalim değil miydi?
Kral da bana baş selamı vererek gülümserken tekrar Hanıl'a baktım. Yarası kol veya bacağında mıydı? Elbisesi de hiç kanlı görünmüyordu ama?
" Bir sorun mu var Kraliçem?"
Hanıl'ı o kadar çok dik bakmıştım ki sonunda dayanamayıp ne olduğunu sormuştu tabii.
" Yaralandığını duydum."
Kral sesli bir şekilde gülüp Hanıl'ın omzundan tuttu.
" Kraliçenin endişesini hemen gidermeliyiz. Girdiğimizden beri sana bakıyor!"
Omuzundan tutup Hanıl'ı sağ tarafına çevirerek parmağıyla yanağını gösterdi. Göz devirmemek için kendimi zor tutuyordum. Benim zamanımda olsa bu tepkiye belki olumlu bakardım da yüzdeki birzcık derin olan çizik için de bu yaygara kopmazdı be Unni!!
" Yaralandı dedikleri şey sadece bir çizik Kraliçem. İstihbaratınızdakileri güçlendirmelisiniz. "
Sinirle Unni'ye bakıp Kral'a döndüm.
" Haklısınız."
Unni mahcup bir şekilde bize bakarken Hanıl ise Unni'ye boşboş bakıyordu. Boş bakışları zamanı gelince doldururduk elbet. Bu iş kesinlikle bendeydi! Yani umarım...
" Kahvaltınızı yaptınız mı Kraliçem?"
Kral'ın sorusuyla başımı iki yana salladım.
" Henüz yapmadım."
" Öyleyse tam zamanında gelmişiz."
Kral bir süre bana bakıp bir iki adım atarak yanıma yaklaştığında Unni ve Hanıl başlarını eğmişlerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saraya Yolculuk --Tamamlandı--
Historical FictionBir hevesle başlayan yolculuğumun neler getireceğini bilmeden adım attım yola. Farklı yer, farklı zamanda olan bizler şimdi çıktığım yolculuğun sonunda aynı yerde aynı zamanı paylaşıyorduk. Gözleri bana bakarken sanki kalbimdekileri biliyormuş g...