.2.

229 10 0
                                    

Ve işte yine o lanet alarmın sesi. Tam rüyamın en güzel yerinde .

Öfleye pöfleye yattığım yerde doğruldum ellerimle gözlerimi ovuşturduktan sonra sola dönüp komodinin üzerinde duran alarmı susturdum. Telefonu elime aldığım an hatırladım.

Dün gece, tam arkadaşlarımla doğum günü kutlamamdan ayrılıp eve geldiğimde yatmak için hazırlandığım sırada hayatımın en garip mesajını almıştım. 

Kim olabilirdi? 

Hem benden hoşlandığını söyleyemeyecek kadar utangaç... Hem bu denli naif... Ayrıca bizim sınıfta... 

Bilmiyorum kafam acayip karışık.

Ayaklarımı yataktan sarkıtıp panduflarımı giydim. Yavaş yavaş sonbahar aylarının sonuna geliyorduk. Günlerden 16 Kasım Pazartesi günü ve bizim bugün Coğrafya sınavımız var.

Güç bela odamdan çıkıp lavaboya ilerledim ve elimi yüzümü yıkadım. Ev halkının seslerinin geldiği mutfağa ilerlemeden önce odama girip formamı giydim. Küçük mü küçük, çekirdek mi çekirdek ailem ile güzel bi kahvaltı yaptıktan sonra tekrar lavaboya girip dişlerimi fırçaladım.

Tam işim bitmiş kapıdan çıkacaktım ki. Toooos! Abimle çarpıştık. Sinirle;

"Önüne baksana be kızım koskocaman duruyoruz burda halla halla!"dedi. 

Ben çıkıştım bu sefer. "Ya asıl sen önüne baksana be. Daha çıkmamışız girmeye çalışıyorsun!" 

Biz sabahın köründe atışmaya başladığımız sırada holden babam karıştı seslerimizin arasına "Ceyhun! Ceyda! Bırakın didişmeyi sabah sabah hadi çıkalım." Abim "Ya ama baba haksız mı-" babam sözünü kesti "Ceyhun rahat bırak kızı."

Abim küçümser gibi bana baktı. Aslında iyi denebilecek bi düzeyde anlaşırdık.

Aramızda 3 yaş vardı e bu arkadaş gibi olmamızı sağlıyordu. Bu tartışma ilişkimizin tuzu biberi olan türündendi. 

Önümden çekildi ve benim geçmeme izin verdi. Hemen odama girip bi çırpıda kulaklığımı,telefonumu ve çantamı kaptım. Annemle vedalaşıp babam ve abimle dışarı çıkıp arabaya bindik. 

İlk önce beni bıraktılar kendi liseme. Daha sonra abim inicekti üniversitesine geldiğinde. Babamda en sonunda iş yerine gidecekti. Arabadakilerle vedalaşıp kendimi dışarı attım. Hava yağmurluydu.

Koşarak okul bahçesine girdim. Ah canım lisem. 

3 yıldır çok güzel anılar biriktirdim ben bu bahçede. Tabi o an yanımda olan kişilerinde emeği büyük. 

Bekleyin birazdan onlarla da tanıştırırım sizi.

Okul binasının içine girip hemen kendi sınıfımın bulunduğu kata çıktım.

Kapının önünde onları görebiliyordum. Onlar... Canım grubum :)

. Biz namıdiğer yykfanclup... Aslında bu bizim whatsapp grup adımızdı fakat tanışma hikayemizi de temsil ediyordu.

9. Sınıfın başlarıydı. Henüz kimsenin kimseyi gerçek anlamda tanımadığı , kaynaşamadığı bi dönemde bi Cuma günü sınıftan bi çocuk elinde önümüzdeki Cumartesi verilecek olan yüzyüzeyken konuşuruz konserine 6 bilet olduğunu ve ticaret amaçlı isteyenlere satabileceğini söylemişti. Bu konsere gitmeyi her şeyden çok istiyordum.

23.23Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin