Multimedia Ege'm
Keyifli okumalar ...*
Uzaktan sesler geliyordu, ama net bir şekilde duyamıyordum. Yatağa birinin çıktığını hissedip, gözlerimi yavaşça açtım.
"Nisaaa! Dikkat et kızım!"
Annem'in sesi kulaklarımı doldurunca, Nisa'nın merdivenleri tek başına çıktığını anlamıştım.
"Annecim, uyandı abim!"
Pembe, üzerinde beyaz benekleri olan geceliğiyle iki ayağını yataktan sarkıtmış, yüzümü inceleyerek küçük dişleriyle gülüyordu.
Belinden tutarak hızlıca yan tarafa yatırıp gıdıklamaya başladım.
Odada ikimizin kahkaha sesleri duyuluyordu."A-bi ab-iiş du-r."
Kollarımı çekip soluklanmasını bekledim. Küçücuk bedeni hızla inip kalkıyor, yüzündeki gülümseme ile bana bakıyordu.
"Abiyi uyandırmanın cezası minik canavar."
Yüzümdeki tebessümle onu izlerken, Nisa'nın sözlerinden sonra pek uzun sürmedi tebessümüm.
"Annem; "O tüm gece film izlemiştir, geçte kalmasın otelde yapılacakmış etkinlik." Dedi."
Gözlerimi aynaya çevirerek bedenimi süzdüm.
"Tüm gece, sıcak suyun altında, kaybolmuş bedenimi aradım anne.
Bağımlı ruhumu ipe dolayıp, üstüne basa basa dur dedim.
Bu son olsun yalvarırım.!"
Çikolata canavarı ile mutfağa inip, güzel bir kahvaltı ettik.
Telefonuma gelen ard arda mesaj sesi ile kimin attığına baktım.
Ege : Alaz annen geleceğini biliyor.
Ege : Yine mi gideceksin lan!
Ege : Abi bırak bu laneti. Bataklık bu, dibi yok boğulacaksın.
Bunlara benzer mesajlar attığını görünce, daha fazla okumadan telefonu cebime attım.
Annem ve Nisa'yı öpüp, giyinmek için odama çıktım.
Siyah bir t-shirt ve bacaklarımı saran kot pantolonu giyip, motorumun anahtarını aldım. Annemin attığı konum ile onbeş dakika sonra varmıştım.
Başıma birden saplanan ağrı ile asansörü durdurdum. Aynada kendime dönüp bakmak bile istemiyordum.
Beni nelerin bekleyeceğini az çok tahmin ediyordum.
"Bir rehabilitasyon merkezinde, daha erken tedavi olabilirsin Alaz.
Kendine daha çok acı çektirme."Kafamın içindeki sesin haklı olduğunu biliyordum.
Ama ailemin beni orada görmesine, onlara bu acıyı yaşatacağıma, hergün böyle acı çekmeyi yeğlerdim.
Babamın yıkılmış hali belirdi bir an önümde. O dağ gibi adamın başı eğilirdi. Bunca gencin hayatını o bataklıktan kurtarmak isteyen adam, beni batağın içinde görse mahvolurdu.
Annem! onun göz pınarları bir an olsun akmadan durmazdı.
"Affet oğlunu baba!
Yönünü bulmasına az kaldıSizden habersiz çıktığım bu yolda
Yönümü bulmama az kaldı.Evin yolunu bulmama az kaldı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOTUS
Teen Fictionİçimde sakladığım gizli sandığım açıldı yavaşça. Önce anılar saçıldı etrafa, arkasından hüzün kokan sesler gözyaşlarıyla dağıldı. Sandığın içinde, ellerini dizlerine sarmış, kaburgasındaki kırıkların acısıyla sessizce haykıran küçük bir kız çocuğu...