Multimedia Güneş'im
Keyifli okumalar..*
Tekdüze giden hayatımda güzel şeylerin olacağına inancım yoktu.
Ben ruhu mühürlenmiş bir kızdım. Çektiğim yaralar, aldığım acılar. Bunlar bana yarası kabuk bağlayan, hayatın sunduğu birer armağandı.
Bütün izlerim geçmişin üzerinde, geçmişin yası ise hala üstümdeydi.
Ruhum satılmış gibi asılmayı bekliyor.
İçimdeki kız çocuğu tabureye çıkmış, kalın halata bakmaya çalışıyordu.Kapkara mahzen gibi gözleri, yıllarca mahzeninde beni ağırlamış gibi bakıyordu.
"Yedin anam çocuğu gözlerinle!"
Güneş'in sesiyle hızla başımı çevirip, yüzüne bakmak için başımı hafif kaldırdım.
"Ne işi var burada?"
Diye, mırıldanıp o tarafa bakmamak için başımı Güneş'in göğsüne yasladım.
"Buraya eğlenmek için geliyor ya hani insanlar! Hani dans etmek içki içmek falan?"
Diyip, iğneleyici sesiyle devam etti.
"Ayol mal mal bakma bana! Bu da pek eğleniyor gibi deil ki anam! Gözleriyle insan öldürüyor resmen!"
Güneş'in bakışlarını takip edip yüzüne baktım. Kaşları çatık, yanında otoparkta gördüğüm adamla konuşuyor, arada etrafa gözlerini gezdiriyordu.
"Yanlız o nasıl kastır yiğidim! Gömleğin üstünden fışkırıyor, hey maşallah!"
Deyip, yüzüme tükürüklerini saçtı.
"Aptal mısın Güneş!" Diye Bağırıp yüzümü gömleğine bastırarak salyalarını sildim.
"Cırlama bana! sana bakıyor kız"
Kollarını belime daha sıkı sarıp, vücuduna yapıştırdı beni.
"Kuduruyor ayol resmen, öldürdü gözleriyle beni!"
Şuh bir kahkaha atıp, yerimizde sallanmaya devam ettik.
birbirine çok aşık iki sevgili, olduğumuzu düşünecek kadar yakındık.
Ellerim titremeye başlarken belli etmemeye çalışıp "Güneş!" deyip, beni anlaması için ellerimi gösterip yüzüne bakmaya çalıştım.
"Tamam tamam! sakin ol yavrum!."
Deyip, ellerini yavaşça belimden çekti.
Dış kapıya kadar benimle yürüyüp,
"İkizleri alıp geliyorum hemen. Hava al sen!" deyip, içeri geri gitti.
İnsanlara temas etmemeye çalışıp, terleyen ellerimi eteğime sildim.
Geçmiş her zaman ensemdeydi.
"Alin iyi misin?"
Başımı kaldırıp sesin sahibine baktım. Kapkara gözlerinde kısa süreliğine endişeyi görür gibiydim, ya da beynimin kurduğu bir hayaldi.
"Bebeğim gidelim hadi!"
Bana seslenen Güneş ile Alaz'ın sert çehresi kasıldı, başını yere eğip birşeyler mırıldandı.
"Sorduğun için teşekkürler, iyiyim."
Deyip, ardından birşey söylememesi için "İyi akşamlar" diyerek, sırtımı ona dönüp yürümeye başladım. Güneş'in belimi tutan eliyle arabaya binip eve doğru sürdük.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOTUS
Teen Fictionİçimde sakladığım gizli sandığım açıldı yavaşça. Önce anılar saçıldı etrafa, arkasından hüzün kokan sesler gözyaşlarıyla dağıldı. Sandığın içinde, ellerini dizlerine sarmış, kaburgasındaki kırıkların acısıyla sessizce haykıran küçük bir kız çocuğu...