🍁Bölüm~12🍁

55 31 58
                                    

🍁



Yağızın sesini duymamak için rastgele bir şarkı açmıştım. Mümkün olduğunca burada yokmuş gibi davranmaya çalışıyordum, ama bu münkün değildi. Buradaydı yanımdaydı burnumun dibindeydi. "Hep böyle hızlı mı kullanırsın?" Bu arabaya bildiğinden bu yana sorduğu 16. Soruydu evet üşenmedim saydım. Çok fazla konuşuyordu ama dikkat ettiğim birşey vardı okuluda ise bu kadar konuşkan olmamasıydı. Burdan şunu çıkarabilirdik Yağız benim yanımda çenesi düşük birisi oluyordu. Arabayı park edip kapısını kitledim Yağız alışveriş merkezine bakıyordu buraya geleceğimi beklemediği her halinden belliydi. Onu takmayıp ben alışveriş merkezine gittim.

Buraya sık geldiğim için neyi hangi mağazada bulacağımı iyi biliyordum. Abiyeler ile dolu olan mağazalardan birini seçip girdim pardon girdik. Görevli bir bayan yanıma gelip "hoşgeldiniz nasıl yardımcı olabilirim" yalnız dikkat ettiğim kızın ilgisi bana değil de daha çok Yağızdaymış gibiydi. Gözleri sanki onu yiyecekmiş gibi bakıyordu. Ben o gözleri oyardım da neyse "ben çok abartı olmayacak bir elbise bakıyordum" kız gözlerini Yağızdan ayırmadan "tabiki şöyle geçelim" görevli önden geçince bende arkadan gittim. "Ne için bakmıştınız?" Yalnız dikkatimi çeken başka birşey ise kızın giydiği etek neredeyse yoktu evet yoktu! "Yakın bir arkadaşımın düğününe gideceğim" kız benden uzaklaşıp kıyafetlerden bir iki tanesini alıp yanıma geldi "bunaları size tavsiye ederim, eminim size de çok yakışır" elindeki olmayan kıyafetlere baktım ben asla bunları giymem! Birini elime aldım derin yırtmaçlıydı hemde fazlasıyla.

"Ben bu tarz giyinmem, bana dizim boyutunda şık bir elbise lazım" başını sallayıp elindeki kıyafetleri yerine koydu. Bu defa elinde sarı önü kısa arkası uzun bir elbise ile geldi. Buda çok sadeydi "birde ben bakayım" görevliyi es geçip kendim abiyelerin asılı olduğu askılara göz gezdirdim. Çok uzun birşey olsun istemiyordum, abartı da olmasın. Uzun abiyleri es geçip yan tarafa baktım çokta kısa denilmeyecek boyutta elbisler vardı. Aralarından kırmızımsı renginde olan dikkatimi çekmişti elime alıp havaya kaldırdım. Çok şeker bir elbiseydi denemek için kabine girdim. Çantamı yan tarafta olan bölmeye asıp elbiseyi üzerime geçirip aynadan kendime baktım. Çok çok güzel bir elbiseydi derin denilmeyecek kadar bir dekoltesi vardı. Üst tarafı taş altı ise tül tarzında birşeydi. Boyutu ise dizimin bir karış üstündeydi aslında biraz daha uzun olsaydı çok iyi olacaktı. Elbisede tek sorun bana bol olmasıydı onuda halledebilirdim. Üzerimi değişip kabinden çıktım "nasıl oldu beğendin mi keşke bende görseydim" Yağızı es geçip görevli kıza baktım "elbisenin bir küçük bedeni var mı?"

"Malesef efendim en küçüğü 34 beden ama isterseniz mağazamıza ait olan terzide 5 dakika da halledebiliriz"

"Tamam peki elbiseye uygun ayakkabı burada var mı"

"Evet efendim zaten seçtiğiniz kıyafet mağazamızın özel tasarımıdır, ve elbiseye özel ayakkabımız da var bir dakika hemen getireyim"

Görevli kız elinde kutuyla geldi içinden ayakkabıları çıkarıp elime verdi "ben bunu asla giyemem" ayakkabı cidden çok güzeldi ama ben giyemezdim çok yüksekti. Ben sandalet tarzı birşeyler giyerim sanmıştım aslında "neden efendim beğenmediniz mi?" Ayakkabıyı biraz daha elimde tutup inceledim "hayır çok beğendim de bunu giyemem " zaten boyum da uzundu pek ihtiyacım da olmazdı "Bence denemelisiniz" pufun üzerinde oturup topukları giyinip ayağa kalktım biraz yürüdüm. Aslında öyle fazlada zor değilmiş aynadan baktığımda ayağımda çok güzel durmuştu. Bende çok kalmazdım ayaktaz zaten fazla durmayacaktım. "Tamam ben ikisini de alıyorum, benim şimdi yarım saatlik işim var ben gelene kadar elbisem hazır olsun" bu mağazadan çıkıp başka mağazaya girdim.

Kışlık kıyafetlere ihtiyacım vardı. Malûm artık hemen hemen kışa giriş yapmıştık havalar soğumaya başlamıştı. Mağazaya girdiğimde görevli yanıma geldi "hoşgeldiniz Sena hanım, bir dakika hemen kıyafetlerinizi getiriyorum " daha önceden internet sitesinden ayarlamıştım kıyafetleri zaten. Ben öyle diğer kızlar gibi saatlerce vakit harcamazdım denemezdim kıyafetleri, alır evimde giyerdim. Sadece abiye ve ayakkabıları denerdim genelde. Görevli elinde onlarca paketle geldi "buyrun Sena hanım" ödeme için kartımı verdim "hepsi XXS beden öyle değil mi?" Bu aralar fazla kilo vermiş olabilirim.
"Evet Sena hanım istediğiniz gibi" ödemeyi yapıp karton poşetlerimi Yağız alacağı sıra ondan önce davranıp ben aldım."Kendi poşetlerimi kendim taşırım" mağazadan çıkıp kuyumcu aradım ilerde vardı bir tane. Deryaya söz verdiğim seti de alıp gitmek istiyorum sıkıldım. "Birşey sorcam bu zayıflıkla nasıl elbise buldun sen?" Öyle kolay bulunmuyordu gerçektende. Genelde aldıktan sonra hep daraltırdım ben kıyafetlerimi. Kuyumcuya girince poşetleri yere bıraktım. "Merhaba Trabzon seti alabilir miyim" benim yaşlarımda tatlı bir beyfendi yanıma gelip "tabi kaç ayar olacaktı?"

Siyah DünyamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin