Akatsuki bir kedi!

Akatsuki: Kolyeler -3-

medya=Deidara

"NOOOOOOOOORRRAAAAAAA!!!!!!!" Merelyn son ses bağırırken Deidara telaşlanmıştı. Hızla küvetten çıkıp kızı susturmaya çalıştı.

"Dur! Bağırma! Hmmmm"  Merelyn düştüğü yerden hızla kalktı. Geri geri giderken arkasında ki kapının kolunu bulup kapıyı açtı. Allah'tan kapı dışarı doğru açılıyordu. Buharlarla birlikte kendini dışarı attı. Sarsak adımlarla geri geri giderken ayakları birbirine dolandı ve yeri boyladı. Tekrar son ses resmen evi inletti.

"NOOOOOOOOORAAAAAAAAAAAAAAA!!İİİİİİİİİİİİİİMMMMMMMMMMMDAAAAAAAAATTTTTTTTTTT!"

 Nora mutfakta elinde uzun süperkeyle yerleri süpürürlen duymuştu ilk sesi. Ondan sonrası onun için oldukça bulanıktı. O daha ne olduğunu kavrayana kadar çoktan merdivenleri tırmanmaya başlamıştı. Merdivenlerin yarısındayken Merelyn'ın ikinci çığlığını duydu. Eğer tüm bu şamata bir kediden dolayıysa çok fena kızacaktı. Orası ayrı.

 Merdivenler sonunda bitince gördüklerine bir an anlam veremedi. Öncelikle neden sarı saçlı bir adam, sadece belinde kısa bir havluyla, evinin üçüncü katının ortasında yani tam göbeğinde, Merelyn'ın üstüne yürüyordu? Pek düşünmedi aslında hiç düşünmedi. Çok hızlı hareket etti.

 Elinde hala bırakmadığı süpürkeyi sarı saçlı adamın sırtına indirdi. Hem de öyle ki süpürkenin tahtadan yapılma sapı çat diye kırıldı. Ama durur mu? Elbette hayır. Kırık olan parçayı eline alıp, zavallı Deidara'nın ensesine geçirdi. Normalde bu derbe insanı bayıltırdı. Ama Deidara'nın sadece dengesinin bozulmasını ve baya çok semelemesi sağlamış. Merelyn'ın üstüne doğru düşerken de elinde ki kolyenin düşmesine sebep olmuştu.

 Merelyn üstüne doğru düşen adamla gözlerini kapattı. Ama beklediğinin aksine daha -hatta çok daha- hafif bir ağırlığı hissedince şaşkınlıkla gözlerini açtı. Kucağında Sarı çiyanı, yerde demin adamın belinde olan havlu ve yere 'pat' diye düşen obsidyen taşından yapılma kolyesini gördü.

 Aynı manzarayı hem Nora ve kızlar; hem de diğer kedicikler görmüştü. Pardon Akatsuki üyeleri. Nora derin bir nefes aldı. Tavana bakarken inler bir şekilde konuştu.

"Ne olur bunlar rüya olsun!"

----

"Evet baylar ve bayanlar" Nora mor renkte kediye bakıp yorgun bir şekilde gülümsedi. Konan memnun bir şekilde başını aşağı yukarı salladı. Hafifçe. Unutulmamak hoşuna gitmişti. Nora konuşmaya devam etti. Aynı zamanda bir o yöne bir bu yöne yürüyordu.

" Şimdi anladığım kadarıyla siz şu sözde hayal ürünü (?!) olan Naruto animesinin 'kötü adamları ve bayanı' sınız" Ellerini tırnak işareti şeklinde yapmayı unutmamıştı. Kendini tekrar koltuğuna atarken masanın önünde ki kediciklere baktı. Hepsinin dikkati ondaydı. Açıkcası pek bir şey anlamamışlardı.

"Ve siz bir şekilde kediye dönüşüp bizim.... ne desem.... bizim dünyamıza geldiniz. Ve sizi demin Deidara da gördüğümüz gibi insana dönüştüre bilen tek şey obsidyen taşı. Allah'tan ondan var. Ve büyük ihtimalle sabaha kadar 9 tane daha kolye yapabilirim. Hatta daha fazla. Ve unutmadan sana vurduğum için özür dilerim Deidara." 

 Masanın önünde ki sarı kedicik kafasını çevirdi. Resmen Nora'ya trip atıyordu. Nora kıkırdayıp elini masanın üstüne uzattı. Sarı kediciğin ensesini kaşırken tatlıca gülüyordu. Bir kaç dakika sonra oturduğu yerden kalktı. Başını sağa sola sallarken Tanya'ya döndü. 

" Hadi sen de benimle geliyorsun." Amara uykulu uykulu Nora'ya baktı.

"Mutfak?" Nora'nın yüzünde şeytani diyilebilecek bir gülümseme oluştu.

"Orayı sonra şu dört kedicik temizleyecek!" Hidan, Kakazu, Deidara ve Sasori birbirlerine baktılar. Temizlik mi?! Onlar mı?! Tamara ve Amara gülümseyip bulundukları koltuğa iyice yayıldılar ve bir iki dakika sonra ikisinin de gözleri kapandı. Yarım saat sonra da her ne kadar istemeselerde onlara kedicikler de eşlik etti. Hepsi çok yorgundu.

---

 "Bitti." Nora fısıldıyarak konuşmuştu. Sandalyeye yığılıp dışarıya baktı. Güneş doğmak üzereydi. Ellerini yukarı kaldırıp bedenini esnetti. Masanın üstünde ki 15 kolyeye baktı. Nora nedendir bilinmez Akatsuki üyelerinin kolyelerini bitirince, Merelyn'ın kolyesini tamir etmiş ve kendilerine de yapmıştı. Nedenini kendi de bilmiyordu ya. 

 Duvara dayanmış koltukta uyuyan Tanya'yı baktı. En fazla bir saat dayanabilmiş sonra da uyumuş kalmıştı. Eline masada ki kolyelerden birini aldı. Kolyeyi boynuna takarken tenine değen soğuk taş ile hafiften irkilmeden yapamadı. Geri kalan kolyelerin hepsini küçük bir sandığa koyarken içeri geçti. Salonda ki görüntü üzerine gülümsedi. Sandığı yavaşça masanın üstüne koyarken fotoğraf makinesini eline aldı. Ve manzaranın resmini çekti. Fotoğrafa bakarken gülümsemesi iyice büyüdü. 

 İki çift kişilik koltuk karşı karşıya duruyordu. Ortalarında bir masa vardı. Masanın arkasında da bir tane tekli koltuk. Amara ve Tamara çift kişilik koltuklara yatmışlardı. Merelyn ise başı koltuğun arkasına dayamış, bacaklarını kenarından aşağı sarkıtmış bir şekilde uyuyordu.

 Amara'nın kucağında siyah bir havluya sarılmış Papatya gerçek adıyla Hidan; Tamara'nın kucağında ise beyaz bir havluya sarılmış huysuz virjin yani Kakazu vardı. Merelyn'ın kucağına ise Sarı çiyan, Deidara yatmıştı. Kukla,Şeker ve Dondurma yani Sasori, Tobi ve Zetsu Amara'nın koltuğunun üstüne yatmış; Same ve Çikolata onlarında adlarını vermek gerekirse Kisame ve İtachi ise Tamara'nın koltuğunun üstüne yatmıştı. Kan ve Zakkum ise masanın üstünde yatmışlardı.

Nora istemeye istemeye konuşmaya başladı.

"Hadi kalkın bakalım baylar bayanlar!!!!!!!" 

 Pain yavaş yavaş gözlerini açarken, Tobi uyumaya inat ediyordu. İşi zordu. Kafasını sağa sola sallarken ileri de gördüğü su dolu kanayla bir bardak aldı. Öyle ya da böyle uyanacaklardı.

Nora en sonunda binbir şekilde herkesi kaldırmayı başarmıştı. Yani kısmen. Tanya'ya dokanmamıştı. Çünkü biliyordu ki onu uyandırmak deveye hendek attırmaktan çok daha zordu. Bir bardak suyu bırak bir tencere su dökse kesmezdi onu. Herkes kendini biraz olsun toparlayınca kendini elinde sandıkla koltuğuna attı.

"Kolyeler bitti. Biraz basit oldu ama yapabileceğim bir şey yok. Öncelikle Merelyn bu senin kolyen."

Merelyn yüzünde ki mükemmel gülümsemesi ile kolyesini aldı. Nora sırayla diğer kızlarınkini de verdi.  En sonunda gülümser vaziyette kediciklere döndü. 

"O zaman ilk olarak Konan dönüşsün. Eee ne derler ilk önce bayanlar. Sonra sırasıyla: İtachi, Pain, Sasori, Deidara, Tobi, Kisame, Hidan, Kakazu ve Zetsu. Tamam mı?" kediciklerin başlarını aşağı yukarı sallayıp onaylaması üzerine Konan'ı kucağına aldı. Banyoya giderken Merelyn'a dönüp konuştu.

"Kiyafetler" beyaz saçlı kız kafasıyla onaylarken yürümeye devam etti. Sonuda banyoya gelince kediciği banyo tezgahının üstüne bıraktı. Sandığın içinde ki kolyeleri çıkarırken tezgahın üstüne dizmeye başladı. Birini eline aldı. Bu Tanya'nındı. Merelyn'ın getirdiği kiyafetleri alırken kediceğe baktı.

"Kolyelerden istediğini seç." der demez banyodan çıktı. Karşısında ki duvara bakarken derin bir nefes verdi. Hayatları bir daha eski haline gelemeyecek şekilde değişiyordu. Ve işin garibi şu ki bundan hiç bir şekilde şikayeti yoktu.