21. Bölüm: Acının İlacı

2K 94 296
                                    


Playlist: İkiye On Kala - Sonra Kül Tablasında Yer Arıyorsun

İnsanlar gidiyor hep eşyalar kalıyor.

Bazı cümleler hiçbir anlama gelmiyor.

Çırılçıplak hayatın ortasında.

Yanlızca soğuktan üşünmüyor.

İnsan ağlıyor da konuşmuyor.

Her şeyi herkese anlatamıyor.

Paramparça uykulardan uyanıp.

Sonra kül tablasında yer arıyor.

Yalan söylüyorlar ya da bilmiyorlar.

Öyle her şeye rağmen gülemiyor insan.

Yağmurlar içine yağıyor üşüyorsun.

Bazen piç gibi ortada kalıyorsun.


Fatoş'un bayılmasıyla Neco korkuyla yerinden fırlamış, önündeki insanları yararak sahneye koşmuştu korku içinde. Ramo ve Hasan da arkasındaydı ama Neco'yu geçememişti hiçbiri. Onu yerde gördüğü an aklı çıkmıştı.

Tam sahneye adımını atmış, ona yaklaşmak için sadece iki adım kalmıştı ki onun da önüne geçen biri vardı. Boz birden ortada belirip Fatoş'un yanına eğilerek onu kollarının arasına aldığında Neco olduğu yerde çakılı kalmış, hareket edememişti. Sanki birisi onu zapt ediyormuş gibi gözlerinin önündeki bu manzarayı izlerken içinde bir şeylerin parça parça dağıldığını hissetti. Adamın biri gelmiş, karısını kucağına almıştı ve o öylece seyrediyordu. Sanki kendi yerini hatırlatması için yaşanıyordu tüm bunlar.

Ama Neco, yerinin ona uzaktan bakmak olduğunu kabul etmiyordu. Onun yeriydi Fatoş'un yanı. Karısının şu an kendisine ihtiyacı vardı. Ellerini tutsa, yüzünü okşasa açardı gözlerini.

Tam kendine gelip onu almak için adım attığı sırada kolundan bir el yakaladı. "Sakın." Ablasıydı. "Neco, şimdi yeri değil."

O sırada Boz kalabalığı da yararak götürmüştü Fatoş'u. Neco ise onlar gözden kaybolana kadar arkalarından bakmıştı. Tıpkı hastanedeki o gün gibi. Tıpkı takas günü onlar sarılırken olduğu gibi.

"Lütfen," dedi Sibel. "Fatoş için."

Bunu duyduğu an vazgeçti Neco. Bir adım bile atmadı. Çünkü ona da söylediği gibi onun için her şeyi yapardı. Ablasına döndüğünde onun gözlerinde hayret ettiği bir anlayış gördü.

Ablası onu anlıyordu.

Bu önemli bir gelişmeydi Neco için. Çünkü ablası genelde onu hatalı bulurdu. Ama bu konuda anlıyordu. Belki kendisi de aşkı bildiği için.

Kendini toparlaması birkaç saniye aldı. Sonra iki lafı bir araya getirip, "Onun iyi olduğunu görmeden gidemem abla," dedi.

Sibel kardeşinin kolunu sıvazlarken, "Tamam," dedi. "Benimle gel ama dediklerim dışında bir şey yapma lütfen."

Neco başını salladı.

Beraber Ramo'nun odasının önüne geldiklerinde, "Ben şimdi girip bakacağım," dedi kardeşine dönerek. "Kapıyı da aralık bırakacağım. Sakın içeriye gireyim deme."

GELECEĞİN BURADA | NECFATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin