Neden?

2.9K 181 35
                                    

Doğu saygın

Bazen pişmanlıklarımız bizim en büyük düşmanlarımız haline gelir. Tıpkı bende olduğu gibi defneye yaptığım tüm şeyler bugün en büyük düşmanlarımdı.

Ne uyku uyuyabiliyor ne de nefes alabiliyordum rahatça. Aklıma sürekli defneden çaldığımız gençliği geliyordu. Ona yaptığımız tüm iğrençlikler her şeye rağmen bize sevgi bekleyen gülerle bakması.

Hepsi aklımı karıştırıyor nefes almama engel oluyordu. En berbat olan ise defnenin tüm bu olanlara rağmen bizi affetmiş olmasıydı.

Bir kere bile olsun vurmamıştı yüzümüze ne kadar iğrenç olduğumuzu o kalbi hepimizi affetmişti. Ama ben bizi en önemlisi kendimi affedemiyorum.

Bu sebeptendir ki sürekli saçma sapan şeyler yapıyorum tıpkı sabah olduğu gibi gereksiz şekilde defneye geçmişi hatırlatmış onu üzmüştüm. Abimi dr keza aynı şekilde üzmüştüm.

Şimdi ise defnenin bizden tekrar gitmesinin hırsı ile nereye gittiğimi bilmeden kullanıyordum arabayı.

Geldiğim yere baktığımda buranın mezarlık olduğunu anladım. Arabadan yavaş adımlarla inip mezarlığın içine girdim.

Adımlarım çok yavaş ve güçsüzdü ilk annemin yanına doğru gitmek istesemde mezarlığın en sonuna doğru ilerleyip babamın baş ucuna geldim.

Ne kadar iğrenç bir insandı babam. Mezar taşına öfke ile bakıp ardı ardına tekmeler savuruyordum. Aynı zamanda ise öfkeden bağırıp hakaretler ediyordum "adi şerefsiz herif senin yüzünden annesiz kaldık lan" "sen adi utanmaz bir adamsın kendi öz kızına öz oğullarını düşman ettin" "gözlerinin önünde dövdük defneyi dur demedin şerefsiz"

Artık nefes alamadığımı hissedince yere dizlerimin üstüne çöktüm. Ellerimi toprağa sert sert vurup en son tükürüp kalktım o mezarın başından.

Mezar adete savaş alanı olmuştu iğrenç gözüküyordu. Tıpkı babamın hakettiği gibi. Son bir kez daha tekme savurup annemin mezarına doğru ilerledim.

Annemin mezarına geldiğimde gözyaşlarım anına kendilerini bırakmışlardı. Mezarına gidip taşına oturdum. Annemin isminin yazılı olduğu kısmı öptüm sanki kokusunu duyabilecekmişim gibi içime çektim.

Başımı toprağa koyum dizlerimi kendime çektim. "annem çok özür dilerim ben emanetine sahip çıkamadım" avuç içlerim ile toprağı sıkıyordum "yalvarıyorum affet beni anne defneye yaptığım her şey için affet beni al beni de yanına defne gitti anne.... Tekrar gitti yapamadı bizimle haksız da sayılmaz. Şimdi onsuz olmaz yalvarırım al beni de yanına" ben böyle konuşmaya devam ederken belime sarılan kollar ile susmak zorunda kaldım.

Defne saygın

Mezarlığa girdiğimde doğu abim perişan bir şekilde annemin Mezarında yatıyordu ilk oraya doğru adımlasamda söyledikleri ile durmak zorunda kalmıştım.

Abim acı içinde ağlayarak anneme yalvarıyordu. Yine gittiğimi düşünmüştü o an doğu abime bencillik ettiğimi düşündüm anlıkta olsa düşündüm bunu. Çok pişmandı hatta o gerçeği bilmeden önce bile diğerlerine nazaran iyi davranırdı bana.

Geçmiş

Defne saygın

Tüm gün yine evde tek başıma kalıp sabahtan akşama kadar temizlik yapıp daha sonra da yemek yapacaktım.

Abimler beni okuldan almıştı. Oysa ne çok istiyordum okumayı ama izin vermemişlerdi. Zaten izin vereceklerini düşünmem hataydı.

Tüm evi temizlemiştim şimdi sıra doğu abimin odasındaydı. Doğu abim doruk ve Bora abime göre daha iyiydi bana karşı o yüzden sanırım en çok onu severdim bu evde. Odasına girdiğimde çok dağınık olmadığını fark ettim.

Zaten temiz bırakırdı her zaman odasını sadece toz alacaktım kabaca onun dışında yapılacak bir şey yoktu. Masasından başladım toz almaya her yeri sırayla silerken sonunda kitaplığına gelmişti sıra.

En çok bu kısmı seviyordum doğu abimin odasında bir çok kitap vardı. Aşırı güzel duruyordu hepsi içlerinden birini alıp içini açtığımda tam okuyamamıştım.

Abimler sağolsun eğitimin yarıda kalmıştı tam kitabı geri yerine koyacakken arkadan gelen ses ile yerimden sıçradım "okuyamadın dimi? Senin için fazla karışık olsa gerek"  gelen doğu abimdi umarım bana kızmaz "şey abi ben odayı topluyordum kitabi merak ettiğim için aldım bir daha olmaz"  abim kaşlarını katıp bana baktığında kendimi çok kötü hissetmeye başlamıştım.

"sorun değil kızmadım bora abimle konuştum evde özel ders alacaksın bodruma da gerekli olan şeyleri bıraktım. Bir iki parçada kıyafet aldım kalın hırka falan git bak dene olmazsa yenisini alırım" doğu abimin söyledikleri ile dünyanın en mutlu insanı olmuştum. O anlık mutluluk ile abime sıkıca sarılmışım.

Ben beni iter sanarken o saçlarımda elini gezdirip çekilmişti. Sarılmamıştı ama bu bile yeterdi bana hızla bodruma girdiğimde. Okul ihtiyaçları ve baya bir kıyafet vardı.

Günümüz

Defne saygın

Daha fazla geçmişi düşünmeyip hızla doğu abime ilerledim kollarımı beline dolandığımda ağlaması durmuştu.

"ben gitmedim abi tekrar da gitmiycem. Sabah olan şey tamamen bir anlık öfkeydi. Üzgünüm olanlar için ama ben tamamen geçmişimi arkada bırakana kadar bu tarz şeyler yaşanacak"  abim bana dönüp hızla kollarını bedenime sardı. Saçlarıma yüzüme sayısız kez öpücükler bıraktı derin derin içine çekiyordu kokumu.

"tekrar gittin sandım. Çok korktum çok özür dilerim sabah olanlar ben unutamıyorum yaşananları o yüzden öyle davrandım çok üzgünüm güzelim" hala sıkıca sarılıyordu. Bana başımı boynuna gömüp öylece bekledim ve düşündüm.

Neden biz? Neden normal bir aile değiliz? Neden tüm bu yaşananla benim ailemin başına geldi?

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&

SİZİ ÇOK BEKLETİYORUM BİLİYORUM AMA OKUMA SAYISI İLE VOTE VE YORUM ARSINDA DAĞLAR KADAR FARK VAR.

AÇIKÇASI BİRAZ DESTEĞİNİZİ BEKLİYORUM.

SİZLERİ SEVİYORUM ❤️

BİR DAHA Kİ BÖLÜM HAKKINDA ÖNERİLERİNİZİ BELİRTİN LÜTFEN

ACIYA DOKUNMAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin