FERHAT SAYGIN
Bora beni aradığında az çok neler olacağını tahmin edebiliyordum. Defnenin böyle bir şey yapacağı kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi. Bu şekilde saf dışı kalırsam ben onu bitirmeden o beni bitirecekti.
Eve hemen gitmek istemediğim için o aptal kadının yerini öğrenmeye çalıştım hepsi onun yüzünden olmuştu. Tam kurtuldum derken tekrar defneyi başıma sarmıştı. Eğer gerçekleri oğullarım da öğrenirse bittiğimin resmidir.
Aradan uzun zaman geçtikten sonra daha fazla oyalanamayacağımı anlayıp arabama binip yol aldım. Kim bilir neler olacaktı nasıl defnenin yalan söylediğini ispatlayacaktım. Şuan defneye karşı hissettikleri pişmanlık o kadar fazlaydı ki kötü körüne ona inanıyorlardı. Birde gerçekleri bilseler kesin beni yaşatmazlar.
Yol boyunca ne diyeceğimi düşünsemde aklıma hiçbir şey gelmemişti. Eve geldiğimde arabayı garaja çekip zile bastım. Kapıyı bora açtığında evde kimsenin olmadığını anladım
Oturma odasına geçtiğinizde ağzını ilk açan ben olmuştum.+bora oğlum defne yalan söylüyor ona hiçbir şey yapmadım.
-baba defne niye yalan söylesin? Kıza zaten yıllarca eziyet ettik. Biz kendimizi affettirmeye çalışıyorken sen ne yaptığını sanıyorsun?
+bora bir şey yapmadım. Ben de oldukça pişmanım oğlum. Sadece Defne'yi orda görünce şaşırdım. Daha ağzımı açamadan çığlıklar atmaya başladı. Rol yaptı.
-defne öyle bir şey yapmaz. Neler çeviriyorsun bilmiyorum ama işin ucunda defneye bir şey olursa kimseye bir gram acımam.
Bora başka bir şey söylememe izin vermeden yanımdan kalkmış ve odasına doğru ilerlemişti. Küçük sıçan her şeyi şimdiden berbat hale getirmişti. Ondan bir an önce kurtulmam lazım.
Odama çıkıp çok güvendiğim bir arkadaşımı arayıp o şeytan kadını bulmasını rica ettim. Bunun bedelini ödeyecekti. Üzerimi değiştirip. Hızlıca evden çıktım.
Otele geldiğimde karşıdan bana gülümseyerek bakan meltemi gördüm. Sonunda adam akıllı vakit geçirecektim. Bu kadın beni mutlu etmeyi iyi biliyordu.
+sevgilim hoş geldin beklemekten harap oldum. Seni çok özlemişim
-hoş buldum bebeğim. Evde durumlar karışık biliyorsun. Onları halletmeye çalıştım.
+ah o aptal kız yine her şeyi berbat hale soktu dimi ondan kurtulacağını söylemiştin. Hala bir şey yapamadın mı?
-hayır bir şey yapamadım Benden hızlı davrandı. Oğullarımı elimden aldı resmen hepsini bana düşman hale getirdi.
+oğullarının gerçeği öğrenirse sana bir kuruş vermeden kapı dışarı ederler. Elini hızlı tut ve şimdilik bunları düşünme hadi odamıza gidelim.
Kafamda olan düşünceleri attım v3 meltem ile odamıza gittim.
Yazarın ağzından
Adam yaşayacağı güzel geceyi düşünerek odasına çıkarken onları fotoğraflayan magazincilerden habersizdi. Kadın o kadar iyi ve sağlam plan yapmıştı ki her şey istediği gibi ilerliyordu. Sabah bu fotoğraflar magazin programlarına çıktığında bakalım o çok sevgili oğulları ne yapacaktı?
DEFNE SAYGIN
Dışarıya çıktığımızdan bu yana babamın odasında aldığım o defteri düşünüyordum. Bir şekilde o defteri bir an önce inceleyip aldığım yere yakalanmadan koymam lazımdı. Umarım içinde bana yardım edebilecek şeyler vardır.
Araba durduğunda geldiğimiz yere
yere baktım. Otele gelmiştik kafamı doruk abime çevirip konuşmaya başladım.+abi neden buraya geldik?
-bora abim ve babam bir şeyler konuşacakmış abim senin o ortamda kalmanı istemedi.
+abi yoksa babamla benim yüzümden mi konuşacak? Eğer öyleyse hadi eve gidelim benim yüzümden araları açılmasın.
Aslında deli gibi bunu istiyordum. O adam da mutsuz olsun istiyordum. Ve olması için de her şeyi yapacaktım ama bu olaylar esnasında yanımda abilerimin olması en doğrusu olur.
-hayır defne sen kendini zan altında bırakma. Olması gereken bu
Ben de konuyu daha fazla uzatmamak için kafamı sallayıp resepsiyona doğru ilerledim.
3 tane tek kişilik oda aldığımızda defteri okumak için en doğru zamanın bu olduğunu anladım.Herkes odalarına dağıldığında ilk iş üzerimi değiştirmek oldu. Daha sonra defteri de alıp yatağa oturdum. Sayfalarını açtığımda bunun Bir günlük olduğunu anladım.
Daha dikkatli okudukça bu annemin günlüğüydü. Okudukça gözlerim dolmaya başlamıştı. Ne kadar güzel bir anneymiş benim kraliçem abilerime ne kadar çok değer verirmiş.
En son sayfalara geldiğimde okuduğum yazı dilimin tutulmasına sebep oldu. Bir oyunlar döndüğünü anlamıştım ama bunu asla beklemiyordum. Nasıl olurdu bu? Bunu anneme nasıl yaparlardı?
Öfkeden mantıklı düşünmediğimi fark ettim kendimi uykuya verdim. Sabah daha mantıklı kararlar alarak düşünmeliydim. Şuan yanlış tercihler yapardım.
Doruk Saygın
Defne otele geldiğimizde her şeye rağmen babamı ve abimi birlikte görmek istemişti. Kalbi hepimizin kalbinden daha temiz ve saftı.
O odasına gittiğinde ben de bora abimi aradım konuştuğu şeyleri öğrenip. Yatağa girdim uyumalı ve yarın defne için güzel şeyler yapmalıydım.
BORA SAYGIN
Sabah gözlerimi açtığımda aklıma ilk Defne geldi. Bana söyledikleri hala aklımdaydı Bu yüzden yaraları için iyi bir doktor bulmam gerekiyordu. Babamla konuştuktan sonra kendimi odaya kapatıp tüm yaşananları düşündüm.
Sabah sabah kendimi daha fazla yormamak adına Yatağımdan kalkıp mutfağa ilerledim.
Evde yine kimse yoktu kendime sert bir kahve hazırlayıp televizyonun karşısına oturdum.Televizyonu açmam ile Şoka girdim. Nasıl olurdu bu amacı neydi resmen karşımda boy boy babamın ve bir kadının fotoğrafları vardı. Sinirim tüm vücudum ele geçirmişti Telefonuma gelen bildirim sesi ile kendime gelebildim telefonumu elime aldım tanımadığım numaradan bir mesaj vardı.
" gerçekten Ferhat Saygın yani Baban olacak o adam düşündüğün kadar masum mu?"
✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨
Sizleri çok ama çok seviyorum Sizler sayesinde kitabın çok kısa bir sürede hiç beklemediğim bir okumaya ulaştı Çok teşekkürler kocaman sevgiler💕💕💕
Yakın sürede yeni bir bölüm Daha yazmayı planlıyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACIYA DOKUNMAK
Ficção AdolescenteKim bilebilirdi bana acıyı öğreten bu eve Bir gün geri geleceğimi? ~~~~~~~~~~~ -Bizi affetmen için ne yapalım söyle. Öl de öleyim. Gözlerinin içine baktım belki 1 dakika boyunca pişmanlık, bitmişlik ve umutsuzluk vardı gözlerinde. +Ölmek... bana b...