19🍀

4.8K 318 128
                                    

🌫️

Sıkıcı ve boş bir ceza sınıfı.

İki hödük ve telefonsuz geçicek 3saat.

Cehenneme gönderseydiniz keşke hocam...

Yaklaşık yarım saattir duvara küçük zıplayan topu atıp sektiren kutay'a baktım ve "kes şunu." dedim.

Kutay beni kafasına bile takmıyorken özgür'ün bana baktığını farkettim.

"Ne bakıyon?"

"Arkadaşıma emir verir gibi oldun galiba, ona tilt oldum."

"Emir verir gibi olmadım? Emir verdim."

Özgür oturduğu sandalyeyi geri iktirip yere düşürdü ve ayağa kalktı. Bana doğru yürüyüp ellerini sırama koydu ve ciddi bi şekilde yüzüme bakmaya başladı.

O sırada kutay elindeki topu sektirmeyi bırakıp bizi izlemeye başlamıştı.

"Bana bak ben kırmaktan çekinmem. Seni öyle bi üzerim ki pişman olur ağlarsın burda."

Gözlerine aynı ciddiyetten bakarken "ağlatsana?" dedim.

Sıramdan çektiği elini sıkıca koluma sarıp beni yerimden kaldırdı.

Tam erkekliğine dizimi geçiricekken kutay aramıza girip özgür'ün elini benim kolumdan çekti.

K-uğraşma şununla.

A-şu derken?

Ö-kaşınıyor kuş beyinli

A-koçum gel kaşı?

Özgür "canını yakıcam az kaldı" diyip üstüme yürürken kutay sağ koluyla beni arkasına alıp diğer eliyle özgür'ü durdurdu.

Özgür kutay'ın yaptığına göz devirip boş bi sıraya oturduğunda kutay aniden arkasını dönüp kolumu kavradı.

Kafasını eğip boylarımızı eşitledikten sonra kaşlarını çattı ve "eğer bir daha onun veya her hangi bir arkadaşımın sinirlerini bozarsan nerde olursan ol seni bulur ve özgür'ün yapacaklarının daha beterini yaparım. Anladın?" dedi.

Yüzünün yüzüme yakınlığından dolayı ilk başta affallasam da çok geçmeden göğüsünden iktirip aramızdaki mesafeyi açtım. "Yap yapabilirsen." diyip ondan uzaklaştım.

Birisi kapıya vurup "özgür" diye seslendiğinde özgür kalkıp kapının önüne geçti. Kapının altındaki bolşluktan telefonları aldığında ayağa kalktı.

"Herkes gitti mi?"

"Müdür otoparkta hâlâ dikkatli çıkın"

"Tamam gidebilirsin."

Kapının ardındaki kişi anahtarj da alttan attı. Adım seslerinden uzaklaştığını anladığımda kutay ile özgür'ün yanına gittim. Telefonumu bana uzattığında bir şey demeden elime aldım.

"Kapıyı açtığımda arkamdan beni takip edin. Yangın merdiveninden çıkarız. Otoparkın yanından geçmemiz gereken yere kadar yürüyüp sonra beklememiz lazım"

Kafamı onaylar gibi salladığımda anahtarla kapıyı ses çıkartmamaya çalışarak açtı. Arkasından yürümeye başladığımda kutay da arkamdan geliyordu. Okulun dışına çıktığımızda biraz daha yürüdük. Önümde özgür olduğundan nereye gittiğimizi pek göremiyordum.

Aniden durduğunda özgür'ün sırtına çarptım. Gerizekalı beni geriye doğru hafif indirince dengem bozuldu ve arkaya doğru sendelendim.

Düşücekken kutay arkamdan kollarımı kavradı ve tuttu. Hemen doğrulduğumda kulağıma yaklaşıp "bu kadar beceriksiz olma." dedi.

Lan arkadaşın itti aq

Müdür arabasına binip okuldan çıkar çıkmaz özgür bu sefer nazikçe bileğimi kavradı ve yürümeye başladı.

"Hızlı." dediğinde ona ayak uydurup daha hızlı yürüdüm. Üçümüzde okuldab çıktığımızda kutay boğazını temizleyip gülümseyerek özgür'e bakmaya başladı.

Özgür kutay'ın bakışlarını farkettiğimde bileğimi bırakıp sol tarafa doğru yürümeye başladı. Kutay'da onunla yürüken ben tam tersi olan sağ tarafa döndüm ve evime doğru yürümeye başladım.

🌫️🍀

Vote ve yorum atmayı unutmayın!

Muahs

Anka |Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin