9.Bölüm

2.5K 74 4
                                    

( Medya Bora)

Bora bana çok kızgın bir ifadeyle bakıyordu. Acaba anlamış mıydı? Yok canım nerden anlasın.

" Valizimi almaya ben birazdan gidecektim."

"Hiç bir şey yokmuş gibi davranma."

"Ne var da nasıl davranacağım?"

" Bugün Almanya'ya 3 bilet almışsınız. Gezintiye mi çıkıyordunuz küçük hanım?"

Yüzüm kızarmıştı. Şimdi ne diyebilirdim ki buna. Bora hiç bir şey demeden odadan çıktı. Hemen telefona sarıldım. Ege'yi aradım ama telefonu açmadı. Bende mesajla durumu anlattım. Büyük ihtimalle mesajı görür görmez dönerdi. Acaba evdekilerin olanlardan haberi var mıydı? Saçmalama İnci. Bora onlara söyler mi? Söylemez. Umarım söylememiştir yani. Hava almak için odadan çıktım. Bora ortalıkta yoktu. Aşağı mutfağa indim. Çalışanlar yemek yapıyorlardı.

" Bir şey mi lazım oldu Gelin Ağam."

"Yok bir şey lazım olmadı. İsmin neydi acaba senin?"

"Zeynep."

" Kaç yaşındasın Zeynep."

" 18 yeni bitti Gelin Ağam."

"Zeynepciğim bundan sonra bana Gelin Ağam şeklinde değil ismimle seslenmeni istiyorum."

"Peki Gelin Ağam."

"Zeynep lütfen."

Zeynep bana gülümseyip işini yapmaya devam etti. Anlayışlı ve saf bir kızdı. Saflıktan kastığım iyi niyetli. Mutfaktan çıktığımda kapıdan Eylül ve Ege'nin geldiğini gördüm. Hemen Ege ile Eylül'ün yanlarına ilerledim. Yüzleri beş karış bana bakıyorlardı.

" Ege! Bora her şeyi öğrenmiş."

"Biliyorum abla biliyorum. Mesajını aldım. Peki şimdi ne yapacağız?"

"Bilmiyorum Ege bilmiyorum."

O sırada Bora merdivenlerden aşağı iniyordu. Yanımıza gelip :

"Eee ne duruyorsunuz burda? Salona geçelim annemler orda."

Boranın ardından bizde salona geçtik. Halide hanım ve handan hanım da salonda kahve içiyorlardı. Handan hanım kızını gördüğüne baya sevinmişti. Ayağa kalktı ve Eylül ile sıkı sıkı sarıldılar. Bizde koltuğa geçip oturmuştuk. Halide hanım söze girdi.

" Hazır hepiniz burada iken ben de bir şey söyleyeceğim."

Hepimiz pür dikkat Halide Hanım'ı dinliyorduk.

"Ben Amerika da çalışmaya karar verdim."

Herkes çok şaşırmıştı ki kimse bir şey dememişti en sonunda Handan hanım konuşmaya başladı.

"Olur mu kızım öyle şey. Yaban ellerde napacaksın?"

"Napıcam anne, çalışmaya gideceğim. Bana yaklaşık 1 ay önce teklif geldi. Ben düşüne düşüne bu gün oldu işte. Ha bu arada size fikrinizi sormuyorum benim kararımı verdim."

"İyi kızım da bir babanla da konuşsaydın"

"Babamın haberi var hem de ilk günden beri."

Herkes şaşkınlık içerisinde olanları anlamaya çalışıyordu.

" Ne zaman gidiyorsun Abla?"

"Yarın hayırlısıyla."

Uzun süre bu konu hakkında konuştular ama ben ağzımı bile açmadım sonuçta beni ilgilendirmezdi. Akşam olmuştu. Ege ile Eylül de otele döndüler. Handan hanım burda kalmaları için ısrar etmişti ama Ege bunu kabul etmemişti. Bizde akşam yemeğini yiyip odaya çıkmıştık. Bora bir köşede ben bir köşede hiç bir şey demeden oturuyorduk. Gerçekten çok sıkılmıştım. Dakikalar geçmiyordu.

"Ben dışarı çıkıyorum istediğin bir şey var mı?"

"Ne yani beni tek başıma burda bırakıp mı gidiceksin?"

"Ne yapabilirim prenses."

"Dalga geçme. Koca evde ne yapıcam kendi başıma."

" Öncelikle kendin değilsin annemler var. Diğer bir şey ise ben var iken de zaten tek başına gibisin."

" Öfff tamam nereye gidersen git hadi."

"Tamam hadi iyi geceler sana."

Bora arkasına bakmadan çıkıp gitmişti. İnsan beni de  davet ederdi. Sanki çok özel bir yere gidiyordu. Acaba gidiyor muydu? Amann banane bundan nereye giderse gitsin. Elime kitabımı aldım ve okumaya başladım bir süre sonra da uykum geldiği için uyumuştum.

( Sabah saat 07.00)

Sabah uyandığım da Bora koltukta uyuyordu. Gece geç gelmişti herhalde. Yataktan duş almak için kalktım. Bavulumu da alıp banyoya gittim.
Duştan çıktığımda Bora odada yoktu. Kahvaltıya inmiştir diye düşünerek bende saçımı kurutup aşağıya indim.

" Zeynep! Bora'yı gördün mü?"

"Salonda gelin ağam. Eylüller de gelmiş hep beraber oturuyorlar."

"Teşekkür ederim Zeynep."

Merdivenlerden yukarı çıkıp salona geçtim. Tüm ev halkı buradaydı.

"Ooo günaydın gelin hanım."

" Günaydın handan hanım."

Bora'nın yanına oturdum. Halide hanım gideceği için toplanmıştık herhalde. Bir süre sohbetten sonra Halide hanım yerinden kalktı.

"Eee yolcu yolunda gerek. Ben gideyim artık."

Bora bana dönüp.

" Senin gelmene gerek yok. Babamla biz onu uçağa bindirip geliriz."

Kafamı sallayıp tekrar yerime oturdum. Handan hanımın da işleri varmış o da bu yüzden odadan çıktı. Ege bana dönüp.

"Nasılsın abla iyi misin?"

" İyiyim iyiyim siz nasılsınız? "

"Bizde iyiyiz. Abla merak etme kurtulacağız burdan."

"Ege kaçma falan yok artık. Hem ben buralara alıştım."

" Emin misin abla?"

" Eminim."

"Abla eğer sen de burdan memnunsan biz artık Eylül ile gidiceğiz. Biliyorsun artık işe dönmem lazım. Ama merak etme sık sık seni ziyarete geliriz."

"Yok canım siz artık gidebilirsiniz. Peki yolculuk ne zaman?"

" Aslında bu konuşmamıza göre bilet alıcaktım. Bu durumda da bir iki güne gideriz."

Bir süre daha konuştuktan sonra Ege ve Eylül otele döndüler. Ben de odama geçtim. Bora hala gelmemişti. Odada sıkıntıdan patlamak üzereydim. Tam o sırada telefonum çaldı.

( Arayan: Annem)

Annemin aradığını görünce şaşırmıştım. Annem beni aramazdı. Genellikle ben onu aradığım için. Daha fazla beklemeden hemen açtım.

- Bölüm Sonu -

HALİDE GİTTİ. ZATEN BÖLÜMLERDE ÇOK İSMİ GEÇMİYORDU.

EYLÜL VE EGE DE İSTANBUL' A DÖNECEK.

BAKALIM NELER OLACAK. OKUMAYA DEVAM EDİN.

SEVİLİYORSUNUZ 😻

HANCIOĞLU KONAĞI ( TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin