Tehlikeli Güzel (TAMAMLANDI)

Acaba

SELİM

Bu iş fazla uzamıştı. Herkes sır saklamak konusunda uzmanlaşmıştı ve bu beni sinir ediyordu.

Mert ve Bora koridorda farklı telefon aramalarına koyulmuştu. Bense salonda kızlarla kalmıştım.

"Biri bana artık ne olduğunu anlatacak mı? Ablasının olayı ne? Benim bildiğim abla kardeşler en fazla elbise için kavga ederler ve sonunda yırtılan elbise olur."

Sevil gülümsemeye çalıştı.

"Detay veremem çünkü bu Şebnem'in ailevi meselesi ama basitçe anlatmak gerekirse ablası ailenin gözde kızı olduğu için Şebnem'i oldu olası sevmedi. Oysaki kendisinin çıkarcı bir pislik olduğunu aklına getirseydi neden az sevilenin kendisi olduğunu anlardı."

"Bu kadar mı yani? Kıskançlık mı?"

Şafak rahatsızca arkasına yaşlandı ve uyarıda bulundu.

"Kıskançlığı hafife alıyorsun Selim, özellikle de kızlar arasında olanı."

Tehtidinden etkilenmemiştim. Bu çok bariz olmalı ki Sevil ekleme yaptı.

"Tabii o en büyük etken bi de bunu söylediğim için Şebnem beni öldürecektir o yüzden bildiğini çaktırmasan iyi olur."

"Ağzını açmam."

"Çakıroğlu'nun adamları Şebnem'in kardeşini kaçırdıklarında evde Şebnem'de vardı ve aslında ona emanet edilmişti. Ablası bunu hiç affetmedi."

"Şebnem'in kardeşini mi kaçırdılar?!"

"Hepimizden bir şeyler çaldılar. Bu yüzden bir araya geldik."

"Peki Şebnem kardeşini mi arıyor?"

"Hayır. Hayır. Büyük ihtimalle ölmüştür o yüzden Şebnem kardeşine ve kardeşi gibilere bunu yapanları arıyor."

"Ablası onu suçluyor demek."

"Ablası her şey için onu suçlar. Şebnem kabul etmek istemiyor ama ablası her seferinde ondan nefret etmek için kendine bir bahane uyduruyor. Biraz sorunlu birisi."

Şafak tekrar fikirde bulundu.

"Onu suçlayamam. O evde yaşaydım bende sorunlu olurdum."

Biz konuşmaya devam ederken Bora ve Mert içeri daldı.
ŞEBNEM

Sakin sesi hiç umrumda değildi. Tekrar kapılara saldırdım.

"Aç dedim!"

"Ama se-"

"Hemen çıkar beni!"

"Bak bi-"

"Senin canına o-"

"Artık çeneni kapatacak mısın?!"

Bağırışıyla geri çekildim."

"Her zaman insanları kaçırıp onları böyle korkutur musun?"

"Her zaman çenen yerde mi gezersin?"

O anda çocuğa bakmak için çabaladım. Kumral saçları ve ela gözleri vardı. Beni kaçıran kişi olmasaydı ona bir içki ısmarlayabilirdim.

"Bak- Şebnem. Şebnem dimi?"

"Kaçırdığın kişinin kim olduğunu bilmemek de yeni moda herhalde?"

"Sadece emin olmak istiyorum. Yüz hafızam iyidir ama isimleri aklımda tutamam."

"Ne olmuş? Şimdi de beni kaçıran kişi için üzülmem mi gerekiyor?"