EĞİTİM 5

675 102 22
                                    

Dark'ın arkası dönük olsa da yaptığı işi bırakmış, olduğu yerde donup kalmıştı. Tanya genç adamın gerginleştiğini sırtına bakarak bile anlayabilirdi. Saatler gibi geçen birkaç saniyenin ardından Dark arkasını dönmeden konuşup: "Beni daha önceden tanıyor musun ki bu şekilde konuşuyorsun?" diye sordu. Tanya onun arkasını dönmemesine minnettar kalabilirdi. Yoksa yüzündeki ifadeyi bir türlü toparlayamadığı için her an bu konuşma bir felaketle sonuçlanabilirdi.

"Şey..." dedi ne diyeceğini bilemeyerek. "Çok zengin olduğunu duymuştum. Zenginler böyle davranırlar. Senin de öyle olduğuna eminim." En azından sesini toplamıştı. Ama hata yapmaya devam ediyordu. Konuyu kapatmak yerine aptal gibi davranıp derinleştiriyordu.

Dark masada ki işini bitirip bardakları almaya diğer dolaba yöneldi. Neyse ki Tanya'nın çok düşünmesine gerek kalmamıştı. Genç adam da bu konuyu konuşmak istemiyordu ki konuyu değiştirmek için başka bir soru sormuştu. "Nedense? Sonya'nın seni hizmetçi gibi kullandığı hissine kapıldım."

Tanya 'Aynen öyle! Hislerin çok kuvvetli!' demek istese de; ağzından bambaşka bir cevap çıktı. "Aslında öyle değil. Ona olan borcumu ödemeye çalışıyorum."

"Hayatını kurtardın."

Tanya her ne kadar 'Benim yerimde kim olsa yapardı.' demek istediyse de Katina böyle bir şey söyleyecek biri değildi. Umursamaz görünüp omuz silkti. "Ona ihtiyacım vardı." dedi. Ardından hızlıca ekledi. "Hala ihtiyacım var."

Dark bardakları meyve sıkacağının yanına getirmişti. Aniden arkasını dönüp Tanya'ya baktı. "Benimde hayatımı kurtardın." Birkaç adımda dibine kadar gelerek öne doğru eğilip Genç kadının göz hizasına geldi. "Bana da ihtiyacın olduğunu mu düşünmeliyim bu durumda?"

Tanya şok olmuş gibi Dark'ın gözlerinin içine bakıyor, amacının ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Bu adamla kocası arasında dünyalar kadar fark vardı. Tanya'nın kafasını karıştırıyordu. Nedense bu Dark'ı daha çok sevmişti. Şimdi gözlerinin içine bakıp ne cevap vereceğini beklerken ne kadar çekici göründüğünü fark etti. Uzun saç ve sakalla ne kadar yakışıklı gözüküyordu. Genç adamla bu kadar yakın olmak hiç iyi olmamıştı. Aklını toparlayamıyordu. Tanya içinden neler düşündüğünü fark ettiğinde gözlerini birkaç ez kırpıştırıp bu andan kurtulmaya çalıştı. Sinirleri bir anda tepesine çıkmıştı. Aptal adam üç gündür yapmaya çalıştığı şeyi birkaç hareketle yerle bir etmek üzereydi. Bir adım geri attığında dolaba sırtı değmişti.

Kaşlarını çatarak "Amacım seni kurtarmak değildi. Neler olduğunu merak ediyordum bunun için Trinsi'ye yardım ettim." dedi.

Dark bir adım ileri atıp aralarındaki mesafeyi kapatıp, genç kadını dolapla arasına sıkıştır. Başını yana yatırıp bakışlarını genç kadının yüzüne dikti. Keskin bakan mavi gözler genç kadının sırlarını bulmak istercesine Katina'nın yüzünü araştırıyordu. Dediklerine inanmadığı belliydi. "Trinsi de aynı şeyi söylüyor."

Tanya dili damağının kuruduğunu hissetti. Zaman kazanmak için dudaklarını yaladı. Başarılı da olmuştu. Dark'ın ilgisi bir anlığına dudaklarına kaydı. Her ne kadar böyle olmasını istememiş olsa da... İçinden küçük bir küfür savurup ne söyleyeceğini düşündü. Bulduğunda inandırıcı olduğunu düşündüğü bir gülümsemeyle "Kibarlık yapmış." dedi.

"Trinsi?"

"Sana kibarlık yapmıyor mu? Bana en kibar davranan kişi o." derken içinden de: 'Tabi senden sonra' dedi.

Dark'ın gözleri hafif kısılmıştı. Hala istediği cevabı alamamış gibi genç kadının yüzüne bakıyordu. Tanya derin bir nefes aldığında nefesini tutmakta olduğunu fark etti. Dark da durumu fark etmiş olacak ki gülmemek için dudaklarını büzerek gülümsemesini engelledi. Yine de bu durumdan eğlendiği gözlerindeki pırıltıdan anlaşıyordu.

ASA EFSANELERİ -HAYAT-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin