Kollarını belime sardığında, boşta kalan kollarımı sırtına kapatmıştım. Kokusu çok güzeldi, böyle hafif gibiydi ama sanki iz bırakmak ister gibi içime işliyordu. Saçlarıma gömülü yüzünü görmek istedim, derince nefeslendiğini duymuştum. Kulağıma eğildiğinde hala kollarını ayırmamıştı. "Ay bugün yanında sönük kalmış Mahperi... Ben hergün ona bakıp seni düşledim. Şâyet güzelliğin ona bile meydan okumuş" Saçlarımdan çektiği yüzünde kalan bir iki teli parmaklarımı kaldırarak yüzünden çektim. Biraz dokunmak istediğim için de olabilir. "Hoşgeldin" diyerek fısıldadım. Mahalle kurgusudur.