31. BÖLÜM

1K 73 5
                                    

"Şehitler ölmez vatan bölünmez"
......................

Herşey yoluna giriyormuş gibiydi tabi tek yolunda gitmeyen şey albay Koray'ın sürekli Azra ile konuşmak için peşinde koşmasıydı. Kabul edemiyordu Azra babası olduğuna inanmak istemiyordu ya da. O yetimhanede büyüyen bir kızdı kaç yıldır aile sevgisi görmeyen bir kız. Çabucak kabul edemezdi bir babası olduğunu.

-"Hayatım baban ile konuşsanmı artık"

3 ay 10 gündür birlikte olan Serhat ve Azra birbirlerini daha iyi tanımışlardı.

-"Bilmiyorum Serhat kabul edemiyorum hala"

Serhat sevdiği kadının elini destek verircesine tuttu hemen.

-"Bana güven onun ile konuştuktan sonra anlayacaksın onuda."

Azra gözlerinden bile belli olan Serhat'ın aşkı ile erirken kafasını olumlu anlamda salladı. Belki ikna olurdu onun ile konuşunca.

-"Ooo çifte kumrular buradaymış"

Gökhan ve arkasındaki arkadaşları birer sandalye çekip birlikte kahvaltı yapan Serhat ve Azra'nın keyiflerini kaçırmışlardı.

-"Bana bakın hepiniz benim için değerlisiniz ama bi salın artık ya bıktım sizde"

Serhat sinirle konuşup Azraya bakmıştı.

-"Enişte bak ayıp ediyon ne var bizde sizinle kahvaltı yapsak"

Nefes masumca konuşmuştu ama Serhat'ı sakinleştiren tek ses Azra'nın sesiydi.

-"Boşver hayatım birlikte yapalım sende rahatla"

Garsona siparişler verilmişti hemen, Özkan ve Nefes sonunda birbirleri ile sevgili olmuşlar Mira ve Burak ise daha açılamamışlardı. Aslı ve Dilan görev için Irak'a gittikleri için Gökhan ve Oğuz biraz üzülmüşlerdi. Belli etmeselerde Aslı ve Dilan yokken sesiz oluyorlar onlar gelince birbirleri ile kavga ediyorlardı.

Güzel bir kahvaltı ile hepsi ayaklanmıştı. Serhat sevdiğinin elinden tutup birlikte çıktılar dışarıya. Arabaya binince heycanlanmıştı Azra konuşacaktı artık onun ile. Serhat sürekli destekleyen sözler söylesede Azra çok heycanlıydı. Sonunda Koray albay'ın yaşadığı evin önüne gelmişlerdi.

-"Sen git istersen ben tek başıma konuşayım"

Serhat anlayış ile gülümsemişti hemen.

-"Sen nasıl istersen"

Azraya yaklaşıp anlına uzun bir öpücük koydu. Azrada Serhata sarılıp indi arabadan. Yavaşca adımladı sonunda gelmişti kapının önüne. Elini kaldırıp çalmıştı kapıyı. Sonunda kapı açılmıştı Koray Albay kızını görmesi ile gülümsedi.

-"Hoşgeldin Azra gelsene"

Azra birşey demeden içeriye girdi salona geçtiklerinde evdeki sesizlik daha çok heycanlanmasına neden oluyordu.

-"Neden gittin?"

-"Anlattım sana Azra ben mecburdum yoksa sende ölecektin"

Azra gülümsedi ama bu samimiyetten uzaktı.

-"O soğuk duvarların arasında tek başıma kaldım. Bu yaşıma kadar tek başıma savaştım. Hep bir ailemin olduğuna inandım belki dedim bulurlar beni. Ama yine yanlızlık beni bırakmadı."

Koray albay hemen kızının ellerine uzandı.

-"Sen o sedyede hareketsiz yatarken sanki annenin öldüğü zamanı tekrardan yaşadım ben kızım. Aradım hep seni ama evlatlık verildiğin için bulamadım. Her zaman inandım bulacağıma dualar ettim bak sonunda buldum seni"

Azra gözünden düşen yaşlar ile baktı gözlerine.

-"Beni bir kere bıraktın eğer bir daha bırakırsan seni asla affetmem baba"

Bunu bekliyormuş gibi babasına sarıldı sıkıca. Eksik yanıydı bu adam resmen. Geniş cüssesine sığındı Azra hep yapmak istediği gibi. Babası ilk aşkı olsun o hep yol göstersin istemişti.

-"Seni asla bırakmam bundan sonra o Serhat yüzbaşı ilede bir hesabım var zaten merak etme"

İşte bu kadar kolaydı mutlu olmak için.

-"Bensiz sarılamazsınız"

Hayat koşarak sarılmıştı babası ve ablasına.

-"Siz benim meleklerimsiniz canlarım"

Koray albay iki yanına aldığı kızları ile artık aldığı nefes boğazına düğümlenmiyordu.

Akşam yemeğini Azra ve Hayat hazırlamış babalarına güzel bir sofra kurmuşlardı. İki kızı ile keyifle sofraya oturan albay ilk defa huzurluydu. Bu anın bozulmaması için dualar ediyordu.

-"Kızlarım ellerinize sağlık çok güzel görünüyor herşey"

Hep birlikte yemeklerini yerken Azra ve Koray albay'ın telefonu aynı anda  çalmıştı.  Cebinden çıkardığı telefona cevap verdi hemen.

-"Efendim"

-"Hayatım Aslı ve Dilan geliyorlar sende gel istersen karşılamaya"

-"Tamam geliyoruz"

Azra telefonu kapatık babasına döndü hemen. Koray albay kapattığı telefon ile kızına baktı haberleri yoktu demekki.

-"Gidelim"

Asılan yüzü ile ayağa kalktı hemen Azra'da kalkıp hemen çıkmışlardı evden. Araba ile karargaha gidiyorlardı. Ama ölüm sesizliği hakimdi. Kapıdaki askerlere selam verip içeriye girmişlerdi. Arabayı park edip indi ikiside. Azra arkadaşlarını görme heyecanı ile hemen helikopter pistine gitti.

-"Ne zaman gelecekler"

-"2 dakikaya ineceklermiş"

Serhat'ın konuşması ile Mira ve Nefes'in yanına gitti.

-"Sonunda geldiler özledim onları"

Gelen ses ile hemen kenra çekildiler. Piste iniş yapan helikopter ile gözlerini helikoptere çevirdiler. Albaylar ve askerlerde gelmişti kimse sesini çıkarmadan izliyordu. 2 asker indi ardında sedyere albayrak sarılı birisini indirmişlerdi. Korku bedenleri sarmıştı. Ardından 2 asker daha inip diğer sedyeyi indirdiler.

-"Komutanım şehit Astsubay kıdemli başçavuş Dilan Güneş ve şehit Astsubay kıdemli üstçavuş Aslı Bozkurt sağsalim getirdik"

Askerler komutanlara selam verince ateş düşmüştü kalplere. Azra ayaklarının altından kayan zemin ile yanındaki kişiye tutundu.

-"Nediyon sen asker onlar şehit olmadı"

Mira sinirle askere bağırıyordu kardeşleri yaşıyordu. Nefes koşarak bayrağı kaldırdı Dilan cansız yatıyordu. Diğer sedyedeki bayrağıda kaldırdı Aslıda beyaz teni ile cansızca yatıyordu. Şehit olmuştu ikiside sözlerini tutamamışlardı.

-"Söz vermişlerdi bize Azra hani sözlerini niye tutamadılar."

Nefesin göz yaşları ile herkes ağlamaya başladı. Azra kendini toparlayıp sol gözünden akan yaşı umursamadan dimdik durdu ayakta.

-"Onlar ölmedi onlar şehit oldu Nefes onlar en güzel yerde"

Herkes perişan bir halde kendi köşelerine çekilmişti. Özkan ve Bura Mira ve Nefese destek olurken Serhat Azrayı kollarının arasına almış rahatlaması için elinden geleni yapmaya çalışıyordu. Albaylar odaya çıkmışlardı. Perişan olmuştu hepsi öfke hırs bedenleri sarmıştı. Intikam duygusu iliklere kadar hissediliyordu.

.....................
Yeni bölüm sizlerle oy ve yorum yapmayı unutmayın.

GÖLGE (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin