Bu uzun bölüm, sizlere minik bir yılbaşı hediyesi (yılbaşına 2 saat kala atıyorum ama, yılsonu değil, yılbaşı hediyesi!!!)
Ve 2021'in hepimiz için musmutlu bir yıl olmasını diliyorum:") Mutlu Yıllar!!! Öpüyorum hepinizi yanaklarınızdan xx
Umarım hediyemi beğenirsiniz ❤️Masanın üzerine bırakılmış sahipli kadehler, boşaldığı anda hiç bekletilmeden yeniden kırmızı şarapla dolduruluyordu. Yeniden ve yeniden tekrarlanıyordu aynı şey. Akşam yemeğinden çok daha geç bir saat olmuştu. Evdeki tüm küçük yaştakiler kenara yerleştirilmiş koltukların birinde uyuyakalmıştı, yetişkinler ise soğuğa rağmen terastaki balkonlarında keyiflerine bakmaya devam ediyorlardı hoş sohbetler eşliğinde. Dördüncü kadehini çok kısa bir sürede bitirip, yenisini doldurması için arkadaşına doğru uzatmıştı. Louis sarhoş olmazdı, yalnızca üç büyük şişe votka içtiğinde ya da sayamayacak kadar fazlaca bardak viskiyi bitirdiğinde, bilincini kaybeder ve gözlerini hastanede açardı. Tanrıya şükür ki, bu sadece iki kere yaşanmıştı ve o berbat günler geride kalmıştı. Arnold da çok iyi biliyordu, beş kadeh kırmızı şarap Louis'i asla etkilemezdi ama gece eve dönmeye giderken araba kullanacak olması, Louis'in beşinci bardağını doldurmasındaki engeli olmuştu. "Elini korkak alıştırma Arnold. Dök hadi."
"Bu gecelik bu kadar yeter Tomlinson. Kızlar da arabada olacak bu sefer." Arnold sadece kendi bardağını doldurmakla yetinirken, ayağa kalkan Rosalind içkinin etrafa dökülmesini umursamadan şişeyi kabaca eşinin elinden aldı ve arkadaşının bardağına dökmeye başladı.
"Ben bırakırım onları." Rosalind dudaklarındaki sigarayı bırakmadan konuştuğunda Louis minnettar olduğunu belirtircesine gülümsedi.
"Teşekkür ederim Rose. Eğer içmezsem bu gece asla uyuyamam." Louis kadehi dudaklarına götürdüğünde, Arnold'un sus dercesine kaşlarını kaldırdığını fark etti.
"Nedenmiş o?"
"Sakın anlatma Louis. Gidip yetiştirecek." Arnold başını hızla iki yana sallıyordu. Louis ikisine gülmeye başladı.
"Hiç umurumda değil Arnold." Louis arkasına yaslandığında elinde tuttuğu kırmızı sıvıya bakıyordu.
"Siz ikiniz ne karıştırıyorsunuz?"
"Rosalind, özel olmazsa biseksüelliğini nasıl keşfettiğini açıklar mısın? Sanırım kendimi keşfetmeye başladım."
Rosalind oturduğu sandalyesinde kocaman bir kahkaha patlatmıştı. "Sen mi Louis? Önce çoraplarını doğru eşleştirerek giymeyi öğren."
"Tüm bu sinirin hamile olduğun için içemediğinle alakalı." Louis aynı şekilde sinir bozucu bir şekilde güldüğünde, Rosalind bir anda ciddileşti.
"Söylüyorum, iyi dinle öyleyse. Ben kendimi lezbiyen sanıyordum ama biliyorsun bu arkadaşın biraz olağandışı bir adam olduğu için kabuğumdan çıkmamı sağladı."
"Yalan söyleme." Diye araya girmişti Arnold. "Louis sen de hatırlıyorsun değil mi? Benden önce başka bir erkekle beraberdi."
"Kendimi keşfediyordum! Ne var?" Rosalind kollarını birleştirdi ciddi bir tavırla.
"Konumuza dönebilir miyiz?" Louis şakadan da olsa atışan çifti aynı ciddilikle bölmek zorunda kalmıştı. "Nasıl oluyor yani? O kişiyi bulunca mı anlıyorsun?"
Louis'in sorusu havada kalmıştı çünkü balkonun kapısı aniden, Arnold ve Rosalind'in kızı Cherly tarafından açılmıştı. Uykusunda gördüğü korkunç kabus yüzünden uyanan minik kızı sakinleştirmek için mecburen ağzı buruk bir şekilde şarap kokmayan tek kişi olması sebebiyle Rosalind kalkmıştı. O gittikten sonra, Arnold başbaşa kaldıkları terasta sandalyesini iyice Louis'inkine yaklaştırmış ve bu da yetmiyormuş gibi ona fısıldayarak konuşmuştu. "Rosalind'in yanında açma şu konuyu Louis. Seni son kez ikaz ediyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
S H E (She lives in daydreams with me)
FanfictionHarry(Merin) hayatındaki tüm zorluklara rağmen mutlu biriydi, Louis ise hayatın monotonluğunda kendini ve anlam arayışını kaybetmiş, eski bir alkolikti. Bu yüzdendi belki de, tanrı, Harry ve Louis'i tanıştırdı. Louis geçici bir süreliğine de olsa, d...