BÖLÜM 11

11.6K 580 23
                                    

İyi okumalar ❣️

Ne kaldı ki elinde bu hayattan başka? Kır artık zincirlerini özgürlüğe kanat çırp...

Bir insanın en fazla başına ne gelebilirdi ki? İlk kez dört duvardan çıkarak hata yaptığımı düşündüm. O duvarlar evet beni hayattan koparıyordu ama bir yandan da beni koruyordu şimdi ise korumasız ve çırılçıplaktım.

"S-sen ne mühründen bahsediyorsun Mehti?"

"Söyleyemem."

Gözyaşları içinde olan o güzel gözlerinde büyük bir korku vardı.

"Nasıl söyleyemezsin?"

Başını tekrardan olumsuz bir şekilde salladığında gömleğimi hızlı bir şekilde kapatıp ona doğru bir adım attım.

"Kötü bir şey olmadığını söyle bana Mehti."

"Üzgünüm ama bu hayatın boyunca taşımak zorunda olduğun bir yük Ahsen."

Gözlerimin kararmasıyla geriye doğru düşecekken kendimi hızlı bir şekilde toplamaya çalıştım.

"İyi misin?"

Sessiz kalmıştım, zaten altında ezildiğim bir yük varken nasıl bu yükü de kaldıracaktım?

"B-ben istemedim."

Yerde olan başımı kaldırıp Mehti'ye baktım.

"Ben istemedim ki o kendi ben baygınken yapmış."

Aklıma gelen düşünce ile Mehti'ye doğru yaklaştım.

"Sildirebilirim ama değil mi sonuçta bir dövme?"

Umutla baktığım gözlerimi Mehti geriye çevirmişti.

"Sakın öyle bir şey yapma Ahsen, zaten yapmak istesen de kimse o dövmeyi silmeye cesaret edemez."

"Neden?"

"Bu şehir onun ve onun hükmü dışında kimse hiçbir şey yapamaz, özellikle kendi mührünü kimse silemez, silerse sonu onun gözleri olur."

Bu adam neydi de herkesi bu kadar korkutuyordu? Mehti ellerini yüzüne koyup saniyeler içinde geri çekmişti.

"Bak Ahsen neye bulaştığını bilmiyorsun."

Ellerimi ona doğru açıp

"O zaman anlat." Dedim.

Sesimi yükseltmemden Mehti hoşlanmamıştı. O da hafifçe sesini yükseltip

"Burada olmaz Ahsen!" Demişti.

Etrafıma baktığımda kimse yoktu, bir şarap deposundaydık bu saatte de kimse gelmezdi zaten.

"Burada kimse yok."

Başını olumsuz bir şekilde salladı.

"Safsın, kimsenin burada olmaması bize duymayacaklar anlamına gelmiyor. Burası onların ini Ahsen, burası Zebani'nin yeri o her şeyi duyar ve bilir."

Sesindeki anlamadığım o ton tüylerimi diken diken yapmıştı.

"Bana gidelim o zaman."

Kaşlarını anında kaldırmıştı.

"Emin misin? Şeyda beni sevmez."

"Ablam yok merak etme."

Hem ablam neden Mehti'yi sevmemişti ki? Sadece ablam değil Mehti'de ondan hoşlanmıyordu, bu onun adını ağzına aldığında yüz ifadesinden belli oluyordu.

KİMLİKSİZLER ŞEHRİ +18 (KİTAP OLDU )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin