4. BÖLÜM "Gerçekler"

141 73 129
                                    

İnsan bazı şeyleri bitti sanar, geçti sanar, gitti sanar ama hiç bilmediğin ve beklemediğin bir anda gerçekler karşına çıkar. O gerçekler ya yıkar, ya düzeltir. Ama benimki, beni yıktı. Darmadağın etti. Hayatın zorlukları değil mi zaten? düşersinde, yıkılırsında, kasırgalarda savrulursunda ama önemli olan her şekil ayağa kalkabilmektir.

************************

"Ateş Kaya'nın savunmacısı benim, itirazım var!" bunu dediğime, onu savunduğuma bende inanamadım ama öylece durup hapse girmesini izleyemezdim üstelik suçsuz olduğunu bile bile. Ordaki adamlar daldığım için sinirlenmiş beni dışarı çıkarmaya çalışırken hakim; "Durun! bırakın kızı madem o kadar daldı içeri anlatsın bakalım." oh be.

"Öncelikle daldığım için özür dilerim geç kalmışım," iyi yalan Açi, yutkundum. "Ben aslında olayı gördüm, Ateş Kaya ile aynı okuldayız ve bu sabah bahçede bir kızla konuşuyordu, o kız Ateş'in cebine şeffaf minik bir pakette birşey attı oda büyük ihtimal uy*şt*rucu. Önce anlamadım ve anlamadığım için Ateş ile de arkadaş olmadığımız için boşverdim ama yeni yeni anlıyorum. Ve o kızı çok iyi tanıyorlar isterseniz onlara sorun ayrıca o dediğim kız suçsuz olsaydı buraya gelip savunabilirdi."

Ateş şok olmuş şekil bana bakıyordu ve kısa süre sonra sakin bakıp öfkeyle doldu. Onunda kafası şimdi basmıştı işte anlıyordu birşeyler bu yüzden öfkeleniyordu. Hakim hepimize göz gezdirdikten sonra Ateş'e baktı: "Bu doğrumu? bu kızı tanıyor musun doğru mu söylüyor? ayrıca onun bahsettiği kızı da tanıyor musun?"

Ateş bana baktıktan sonra tekrar hakim'e baktı: "İkisinide tanıyorum. Beni savunan sadece aynı okuldan olduğum, diğeri sevgilim." niye bilmiyorum ama onunla birlikte bende yutkundum.. "Sürekli elimi tutuyordu zaten ve cebimden çıktığına göre o yaptı." arkadaşı Samet'te Ateş'e hak vererek olayı iyice anlayıp düzgün bir konuşma yapmıştı, konuşmalar kağıda geçmiş, yeni kararlar alınmıştı.

Cezası geçmemişti ama en azından uzun tartışmalar sonrası hapisten kurtarmıştık. Fakat 2 hafta uzaklaştırması vardı, umarım şu serseriliği bırakırdı çünkü sadece kendine değil arkadaşlarına ve okulada zararı oluyordu. Niye bu kadar umursuyorsun derseniz kişiliğimde yok, bu konuda gerçekten suçsuzdu ve ben bunu biliyorum bilerek susarak hapse girmesini izleyemezdim. Onunda çekmesi gereken cezası var tabiki ve buda uzaklaştırma oldu.

*******************************

Mahkeme bitince Ateş'i çözdüler ve bıraktılar. Dışarı çıktık ve Bade koluma girmiş, yan yanaydık. Diğer yanımda Ateş.. onun yanında ise Samet vardı. Çıkınca durduk ve Ateş bana döndü; "Herşeyi görüp, buraya nasıl gelip, neden merak ettin, neden beni savundun bilmiyorum gerçi bunlar zerre umrumda değil ama," yutkundu, "Sağol." ney? sağol dedi? kibar konuşmak? Ateş? yok ya mahkeme stresi vurdu bu çocuğa. Tek kaşım havaya kalkınca gözlerini kısıp Samet ile hızlıca son kez okula yürümeye devam ettiler ve bizde Bade'yle birbirimize bakıp arkalarından yavaş yavaş yürümeye başladık.

***************************

Okula vardığımızda öğlen arasıydı ve sınıfa çıktık çıktığımızda Ateş ile sevgilisi kavga ediyordu.. bugün kaçıncı sinsilikti bilmiyorum ama meraklandık ve saklanıp dinlemeye başladık zaten kimse yoktu.

Ateş; "ulan.. ulan sırf o eski şerefsizin sana dokunmasın diye, bana yalvardın diye sevgili gibi oldum senle. Üstüne bana gerçekten aşık oldun seni kırmayayım dedim kızsın dedim laf etmedim. Eğer o eski sevgilin peşinde hala dolanmasa seni kesinlikle bırakırdım o an. Ama sen naptın?"

Nefes aldı ve kızın hıçkırıklı ağlayışlarını duyuyordum. Demek sahte ilişkiydi.. niye bilmiyorum ama içim bi garip oldu, değişik histi.

Karşı Karşıya | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin