9. Bölüm

1.1K 49 31
                                    

Doktorlar Serdar'a müdahale ederken ellerim titreye titreye bir yandan başında olduğum askerin kanamasını durdurmaya çalışıyordum bir yandan da Serdar'ın ailesini aramaya çalışıyordum. Sonunda aramayı başarmıştım. Telefonu başımla omzumun arasına sıkıştırıp yaraya daha çok baskı uyguladım. Telefon uzun zamandır çalıyordu ve son saniyede açılmıştı.

-Buyurun Esra Hanım?

- Eğer ailenizin yanındaysanız lütfen onlardan uzaklaşır mısınız?

- Ailemden şimdi uzaklaştım bir sorun mu var Esra Hanım?

-Serkan Bey a-askeriyeye bir saldırı olmuş. Serdar yaralı. Şu an müdahale ediyorlar. Lütfen yardım edin lütfen.

- Tamam siz sakin olun. Neredesiniz şu an?

- Babamlarla birlikte askeriyedeyiz şimdi. Yaralılara yardım ediyoruz.

- Tamam ben 10 dakikaya oradayım. Siz bekleyin beni.

Dedikten sonra telefon kapanmıştı. Yanımdaki askerden ayrılamıyordum, kanaması çok fazlaydı. Hemen durduramazsam onu kaybedebilirdik. Ama bir yandan da Serdar'ın durumunu çok merak ediyordum. Bu sırada bir doktor yanıma gelmiş ve askere müdahale etmeye başlamıştı. Askerin kanamasını zorda olsa durdurmayı başarmıştım. Durumu ağır olunca hemen ambulansa bindirip hastanenin yolunu tutmuşlardı.

Bir ambulans gidiyor yenisi geliyordu. Ortalık savaş alanı gibiydi. Askerler, doktorlar oradan oraya koşturuyorlardı. Yaralılar çok fazlaydı ve daha şimdiden 5 şehidimiz vardı. Etraftan çığlık sesleri yükseliyordu.

Aslında bu kısma kimseyi almıyorlardı. Biz belki bir faydamız dokunur diye babamla birlikte içeriye girmiştik. Etrafa bakıp Serdar'ı bulmaya çalıştım. Yok , hiçbir yerde yoktu. Neredeydi? Durumu ağır olduğu için hastaneye götürmüş olabilirler mi? Askerlerden birinin yanına koşup Serdar'ı sorduğumda ağır yaralı olduğunu, kurtulma şansının çok düşük olduğunu söyledi. Birden gözüm kararmaya başlamıştı. Görüşüm bulanıklaşırken son duyduğum adımın haykırıldığıydı.

****

Gözlerimi açtığımda bir hastane odasında olduğumu fark ettim. Kolumdaki serumu hemen çıkardım ve yerimde doğrularak yatağın yanındaki ayakkabılarımı giydim. Üstümde temiz kıyafetler vardı ve ellerim kandan kurtulmuştu. Kendimi incelemeyi kestim ve odadaki lavaboya giderek ellerimi ve yüzümü yıkadım. Ardından odadan çıkıp resepsiyona yöneldim.

- Merhaba Serdar Sargın isimli bir hasta var mı acaba burada?

- Merhaba efendim , evet bu isimde bir hastamız var. Şu an yoğun bakıma alınmış.

- Hangi odada olduğunu öğrenebilir miyim ?

-230 numaralı oda efendim.

- Peki teşekkür ederim.

- Rica ederim.

Asansöre binip Serdar'ın yanına gittiğimde ailesini bir odanın önünde dikilirken bulmuştum. Başak Hanım ortalarda yoktu büyük ihtimalle sakinleştirici verip uyumasını sağlamışlardır. Yanlarına gittiğimde İnci hemen bana sarılmıştı. Serdar'ı görmemle gözlerim dolmuştu. İnci'nin ağlamaya başlamasıyla ben de dayanamayıp kendimi serbest bırakmıştım. Gözyaşlarım usul usul akarken daha fazla bakamayıp yere çöktüm. Bu sırada dizlerinin üstüne çöküp yanıma eğilen adama bakakaldım. Kenan Bey beni kaldırmak yerine kendisi yanıma oturmuştu.

- Sen asker yolu gözlemeyi bilir misin kızım?

- Bilirim.

Dedim gözyaşlarım arasında.

Muallim Hanım ( TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin