******Daniel *****
Merdivenleri hızla çıkarken Scott'ın somurttuğunu görebiliyordum. Buradan hiç hoşlanmazdı. Ben de Vince'i sevmezdim. Gerçi Vince de bizi sevmiyordu...
Yine de bu şehirde bizleri bilen iki doktordan biriydi Vince. Ama kliniği bir doktora yakışmayacak derece de rutubetli, kirli ve dağınıktı.
Eh,koku alma duyumuz diğer insanlara göre kat be kat fazla gelişmiş olduğu için burası olduğundan daha da korkunç bir yere dönüşüyordu. Kapıya yöneldim. Zili çalma gereği görmeden tokmağı hızla çevirdim.
Bir klik sesinden sonra kapı ardına kadar açılırken parçalanan kapı kulu yere büyük bir gürültüyle düştü. İçeriye girdiğimde kalp krizi geçiriyormuş gibi gözüken Vince'le karşılaştık . Beni gördüğünde rahat bir nefes verdi ve hızla bir odaya girdi. Normalde tam tersi olurdu ama Scott'la fazla üzerinde durmak istemedik.
Ses çıkarmadan onu takip ettik. Bizi genişçe bir kapının önünde bekliyordu. İçeriye girmek için yeltendiğimde kolu titreyerek beni durdurdu. Kaşlarımı çatarak ne yapmaya çalıştığını çözmeye çalıştım.
"Şe-şey şu an çok zor bir evreden geçiyor. İçeriye böyle girerseniz enfeksiyondan ölür." diyerek elimize galoş,bone ve mavi bir önlük tutuşturdu. Söverek giydiğimde boneyi takmamak için direttim. Ama Scott onaylamayan bakışlar eşliğinde onu bana zorla da olsa giydirdi. Tekrar içeriye girmek için adım attığımda beni tekrar durdurunca kafasını gövdesinden ayırmamak için kendimi kasmam gerekti. Ne var ulan ne var!!
Bu sefer de uzattığı maskeyi takıp Scott'a baktım. İlk onun girmesini istiyordum. Çünkü adam bir kez daha bizi durdurmaya çalışırsa kan akardı. Tabii Scott içeri girerken sesini çıkarmayan Vince'e daha bir sinir oldum.
İçeriye en sonunda girebildiğimde bedeni beyaz bir çarşafla kapatılmış kıza baktım. Çok çok fazla soluktu. Soru yönelten bakışlarımı doktora yönelttiğimde açıklama yapmaya başladı.
Uzun bir konuşma yapacağını haber edercesine öksürdü. "Geldiğinde çok kötü bir durumdaydı. Onu dönüştüren her kimse oldukça acımasız davranmış. Birazcık daha ısırsaymış sağ kolu kaybediyorduk. Aynı zamanda yara da inanılmaz derecede bir enfeksiyon vardı. Buraya gelirken kolu çok fazla hırpalanmış.
Elimizden geleni yapıp kolu kurtardık. Ama akut romatizmal ateş baş gösterdi. Ne yazık ki dönüşümün de etkisiyle kuluçka süresi hızlanmış. A grubu beta hemolitik streptokokların kana karışmasını engelleyemedik." dedi ve sustu. Yani? Anlattığından hiçbir şey anlamadım ki? Belki bir şeyler anlamıştır diye bir umut Scott'a baktım. Ama beyni erimiş gibi boş bakışlarla bana dönünce oflayarak tekrar Vince'e döndüm.Kısaca "Yaşayacak mı yaşamayacak mı? " dedim. Bilmek istediğim tek şey buydu. Yaşayacak olsa iyi olurdu çünkü sürüm kızı duymuştu ve şu an onlara bir eş götürmemi bekliyorlardı.
Ayrıca bende bu kız için oldukça hevesliydim. Kesinlikle bir kez daha o inatçı mavi gözleri görmek istiyordum. Ayrıca büyük ihtimalle meclisin de bu durumdan haberi olmuştur .
Naakeller Meclisinin benimle konuşmaya gelmeden önce yaşayan bir Alfa eşe ihtiyacım vardı.
Başımda ki bunca sıkıntıyı bilmeyen Vince bana inanmayan bakışlar attıktan sonra derin bir nefes aldı.
"Bakteriler yüzünden kalbi durmazsa yaşayacak. Ve bu oldukça düşük bir ihtimal çünkü dönüşüm geçirmesi hastalığın daha çabuk evre atlamasını sağlıyor. Şu an son evrede. Ne olacağını kestiremiyorum. Sanırım hepimiz bir kaç saat sonra cevabın ne olduğunu öğreneceğiz. " dedi ve sakin adımlarla o komik şapkasıyla birlikte uzaklaştı. İyi ki de gelmişim. Yoksa Vince'in bakışlarından anladığım kadarıyla ben gelmesem kız zaten ölecek diye çöpe falan atacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURT ADAM:ALFA
Fantasy-Hangisi daha tehlikeli olabilir? Çekirdek almak için gittiği markette hayaletler görmesiyle başlayan olaylar silsilesinin içerisinde kalan Silver mı? Babasının ölümüyle gözü dönmüş bir Alfa mı? -Hangisi daha aşık? Hiç kimse tarafından sevilmedi...